28 Temmuz 2013 Pazar

Silivri'ye gitmek Kur'an'a uygun davranmaktır

İslamcı araştırmacı - yazar Yılmaz Yunak, Ulusal Kanal'da Teoman Alili'nin sorularını yanıtladı:
 
Silivri'de yatanlar vatanseverlerdir. Silivri'ye, Atatürk'ten sonra gelen en büyük dehalardan biri olan Doğu Perinçek'e saygımı göstermek için gidiyorum. 
 
5 Ağustos'ta Silivri'ye gidip "Vatanseverlere özgürlük" sloganı attığımızda Kur'an'a uygun davranıyor olacağız. Çünkü orada büyük bir zulüm var.
 
Müslüman pozlarına yatıp vatanseverlere zulmediyorlar. Eğer ben Kur'an'ı doğru anlıyorsam, ki inşallah doğru anlıyorumdur, bir gün bunun karşılığını verecekler.
 

ABD emperyalizmi Türkiye'mizi bölüyor. 5 Ağustos'ta hepimiz Silivri'de olacağız.

Yılmaz Yunak

İslam dininde faiz niçin haramdır? İsterseniz ona faiz değil de riba diyelim. Riba büyümek, anlamsız şekilde artmak demektir. Mal ve servette haksız ve makul olmayan artış şeklinde tanımlanır. Korkunç bir günah.
Ama, bir emeklinin birikmiş parasını bankaya yatırıp onun faiziyle geçinmesi günah değildir.
Mesela fabrikanız var, işçileriniz sendikasız çalışıyor. Siz servetinize servet katarken işçileriniz aç. Ya da, borsa oynayanlar bir gecede milyonlar kazanıyor. İşte bunlar eşitliği bozuyor. Riba budur.
 
Çözüm sınıfsız bir toplum. Sınıfsız toplum yaratmanın yolu da sosyalizmdir. Benim Kur'an'dan çıkardığım sonuç, İslam'ın ihyasını solcuların, kamucu zihniyetin yapacağıdır. Sağ siyasetten ve riba yapanlardan İslam'a fayda falan gelmez.
 



Gezi direnişi sırasında Taksim'deki cuma namazı muhteşem bir olaydı. Direnişte pek dindar olmayan kesim demokrasiyi korumak adına bir araya gelmişti. O gün, dindarlar rahat namaz kılsın diye güvenlik çemberi oluşturdular. Bu, İslam'ın ruhuna çok uygun bir şeydi.




5 yıldızlı otellerde iftar yapmak insanı ilk tanıştığı günah olan kibre götürür. O salonlarda binbir çeşit yemekler, garsonlar, muhteşem bir ortam ve riya sohbetleri var. O yüzden yeryüzü sofralarında iftar açmak daha uygundur.
Yeryüzü iftarı güzel bir örnek. Yeryüzü sofraları sanki sosyalizmi de yaşattı insanlara.
Kutlu Haziran Direnişi'nden sonra Ramazan gelince, insanlar sınıfsız bir şekilde bunu ortaya koydular. Oraya herkes kendi evinden bir şeyler getirdi, yemekler paylaşıldı, insanlar dost oldu. Bu Ramazan sofralarına oturanların hepsi oruçlu değildi. Orada solcusu, sağcısı, ateisti, dindarı hepsi bir aradaydı. Ama top atılıncaya kadar herkes saygı göstererek bekledi ver hep beraber iftar yaptılar. Bu, çok güzel bir örnekti.

Galatasaray Lisesi'nden Fransız Konsolosluğu önüne kadar uzayan yeryüzü iftarı sofrası

TOMA önlerini kesti. Taksim Meydanı'na uzamasına engel oldu iftar sofrasının. Su sıkmaya hazır bekliyor.
 
Çünkü Taksim Meydanı'nda AKP'li Beyoğlu Belediyesi gösterişli sofralat kurarak iftar veriyordu. Müslümanların ve dinsizlerin iftarları birbirine karışmamalı. İşte bölücü AKP kafası böyle çalışıyor. AKP yandaşı isen Müslümansın, değilsen dinsiz. Erbakan'ın dediği gibi, ya Erbakan'dan yanasın, ya da patates partisinden.

"Marjinal mısınız?" diye sordunuz. Yandaş basın tabiriyle marjinal diyorsanız, Allah'a binlerce şükür olsun ki, marjinalim. Ama tarih kimin marjinal olduğunu gösterecek.
 
Mustafa Kemal Samsun'a çıktığında, dönemin din adamları onun için "katli vaciptir" diye fetva vermişlerdi. Mustafa Kemal'i marjinal ilan etmişlerdi o günkü dilde. Kimin marjinal olduğunu gördük. Bundan sonra da inşallah göreceğiz.
 
Aydınlık, 27 Temmuz 2013
 
***********



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder