İstanbul 6. İdare Mahkemesi, Topçu Kışlası planı için
yürütmeyi durdurma kararı vermişti. Bakanlık kararı temyiz etti. Bölge İdare
Mahkemesi, durdurma kararını bozdu.
Ancak, 1. İdare Mahkemesi, Gezi Parkı ile ilgili imar
planını iptal etmişti. Parkta yapılaşma öngörülmesi iptal edildi. Oraya bir çivi
bile çakamazlar.
İptal edilmiş olan imar planına göre bugüne kadar yapılmış
olan bütün hazırlıklar, açılan köstebek tünelleri yasa dışıdır. Her şey eski
haline döndürülmelidir.
Aydınlık, 23 Temmuz 2013
Ağaç Katili Parti AKP, İstiklal Caddesi'ndeki ağaçları da
kökünden kesmişti. Amaçları ülkeyi çöle çevirmektir.
İstiklal Caddesi, 2005 yılından önce aşağıdaki resimlerde
gördüğünüz gibi ağaçlıydı. Ağaç Katili Parti bir gün içinde hepsini kökünden
kesti, güzelim caddeyi kelaynak kuşuna çevirdi. Şimdi o caddede tek bir ağaç,
tek bir gölge yok.
AKP'nin Gezi Parkı'nı da aynı şekilde kelaynak kuşuna
çevirmesine izin vermeyeceğiz. Çivi bile çaktırmayız.
Gümüşsuyu'na, Dolmabahçe'ye inen İnönü Caddesi'nin iki
tarafında Taksim'den Alman Konsolosluğu'na kadar uzanan asırlık ağaçları da
kesecekler.
Taksim'den Harbiye'ye uzanan Cumhuriyet Caddesi'ndeki
ağaçları da kesecekler.
Sebep: Buralardan Taksim'in altına giren tüneller
açacaklar. Vandallığa bak sen...
Taksim'i araçsızlaştırma (yani araç trafiğine kapama)
projesi, aslında ağaçsızlandırma projesidir. Bu kadar ağaç düşmanı bir parti
hiçbir ülkede iktidar olmadı bugüne kadar.
İşte İstiklal Caddesi'nin 8 yıl önceki hali. Bakıp bakıp
ağlayın. İlerde, Gezi Parkı'nın, Gümüşsuyu Caddesi'nin, Cumhuriyet Caddesi'nin
fotoğraflarına da bakıp bakıp ağlamamak için, bugün mücadele
edelim.
***********
Bekir Coşkun,
9 Haziran 2013 günlü Cumhuriyet'te Atatürk Orman
Çiftliği (AOÇ) kıyımını "Vay
Vandal..." başlıklı yazısında anlattı
Atatürk...
Orman...
Çiftlik...
Üçü birden gitti...
*
Atatürk, o çiftliği kendi parası ile kurmuş, vasiyetinde
millete bırakmıştı.
55,300 hektar...
Kimse çalmasın diye özel bir kanun çıkartarak koruma
altına aldığı için, çala çala 30,000 hektarı anca kaldı...
*
Şu an gidin...
Kalanın üzerindeki ormanlık bölümünü kestiler, toz duman
içinde Başbakanlık binası yapıyorlar...
Kaçak...
*
Bir de Disneyland yapılacak AOÇ üzerine
AOÇ katliamı. Üstteki fotoda görülen
yeşil arazi aşağıdaki fotoda görüldüğü şekilde katledildi.
Başbakanlık konutu için bugüne kadar 3,000 ağaç
kesildi
Gezi direnişçilerine: "Çevrecilik yapacaksanız gelin
benimle yapın" diyen Tayyip Bey'in oturması için.
Katliamın kuşbakışı görünüşü:
AOÇ Başbakanlık
katliamı
Atatürk Orman Çiftlği'nin 6,400 metrekarelik bölümü,
Büyükelçilik binası yapımı için Amerika'ya tahsis edildi.
Tezgah şöyle gelişti:
Atatürk 1925'de kurdu, 1937'de Hazine'ye devretti.
1983'de çiftliğin bir bölümü önce Gazi
Üniversitesi'ne, sonra da TOKİ'ye tahsis edildi. Atatürk'ün vasiyeti paspas gibi
çiğnendi. TOKİ "Bu arazi artık benim, istediğime veririm"
diyor.
Başbakanlık binası ile ABD Büyükelçiliği binası yanyana
olacak. Amerika'nın Başkanlık Binası olan Beyaz Saray'ın bahçesine Türkiye
Büyükelçiliği kondurabilir misiniz? Bu da öyle bir şey işte. Sömürge
uygulaması.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi heyeti, ABD Büyükelçiliği'ni
ziyaret etti, "AOÇ arazisine bina yapmaktan vazgeçin, araziyi iade edin"
talebini iletti. Amerikalılar "Yeşili ve AOÇ ürünlerini çok seviyoruz ama kentin
ortasında kaldık, sıkıştık. Çok da ucuz değil orası" dediler. Yani o araziye çok
para vermişler...
"Elçilik yetkililerini araziyi almaları durumunda bina yapmak amacıyla
plan değişikliği yapamayacakları konusunda uyardık. Konuyu yargıya
taşıyacağımızı söyledik. Bize gülümseyerek yanıt verdiler."
Gezi eylemcileri AOÇ için
yürüdü
Amerika'yı
uyarıyorum:
Dünyanın bütün hazinelerini de verseniz, Atatürk'ün
arazisine bina yapmanızı kabul etmeyiz. Yaptığınız binayı, masrafları size ait
olmak üzere yıkarız.
AKP Hükümeti'ni
uyarıyorum:
Atatürk'ün vasiyetle Türk Milleti'ne bıraktığı AOÇ
toprakları bizim için kutsaldır. Atatürk'ün arazisinden elinizi çekin. Vasiyete
aykırı olarak yapılmış olan tüm binaları yıkarız.
Foto: Mimarlar
Odası Ankara Şube Başkanı Ali Hakkan ve Şube Sekreteri Tezcan Karakuş Candan,
ABD Büyükelçiliği görüşmelerini basına anlatıyor.
Mimarlar Odası, olayı yargıya taşıyacak. Kanunlar
çiğnenerek SİT alanı olmaktan çıkarılan AOÇ için
mücadele sürecek. Odanın yaptığı açıklamada öne çıkan görüş şu:
"Şiddet
sadece gazla, copla olmaz. ABD konsolosluğunun AOÇ arazisini almak istemesi
bizim üzerimizde bir şiddet oluşturuyor. Toplumun hassasiyetini dikkate alıp
vazgeçmeleri gerekirdi. AOÇ arazisi Türkiye halkına
Atatürk’ün emanetidir. Biz vazgeçmeyeceğiz. Tüm AOÇ arazileri kamusal
alan olarak kullanılmalı”
***********
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder