26 Ekim 2015 Pazartesi

Strazburg Kararı: Ermeni Soykırımı yoktur


AİHM Büyük Daire'nin "Perinçek-İsviçre Davası" Kararı dikkatle incelendiğinde, Ermeni Soykırımı olmadığı görüşünün işlendiği anlaşılmaktadır.

***

Kararın 101. Maddesi, soykırım konusunda karar alma yetkisinin Uluslararası Ceza Mahkemesi ve Uluslararası Adalet Divanı'na ait olduğunu söylüyor.

Bu iki yetkili mahkeme dışında tek tek insanlar, dernekler, parlamentolar, devlet adamları ve mahkemeler "Ermeni Soykırımı yapılmıştır" diyemezler. Bu konuda karar alamazlar.

Bu iki yetkili mahkemenin "Ermeni Soykırımı yapılmıştır" diye verdiği bir karar olmadığına göre, hiç bir kişi ve kurum Ermeni Soykırımı yapıldığını söyleyemez.

101. Madde, "AİHM bile bu konuda karar almaya yetkili değildir" demektedir.

Kararın 243. Maddesi: "Holokost (Yahudi Soykırımı) suçu, 1948 yılında NAZİ savaş suçlularını yargılayan Nüremberg Mahkemesi tarafından tanınmış tartışmasız kesin bir tarihsel olgudur." diyerek soykırım kararının nasıl verileceğine dair örnek göstermektedir.

Hakim Nussberger'in karara koyduğu not: "1915 olayları ile ilgili bilim insanları arasında, ve siyasetçiler arasında bir görüş birliği olmadığı gibi, bu konuda alınmış bir mahkeme kararı da yoktur."

***

Kararın 59. Maddesi, soykırımın tarifi konusunu işliyor. Burada, Uluslararası Adalet Divanı'nın Bosna-Hersek-Sırbistan-Montenegro Kararı örnek gösteriliyor. Bu kararın 8. Maddesi şöyledir: "Soykırım hükmü için 'Bir gurubu bütünüyle yok etme iradesinin tespiti' koşuldur."

Yani her katliam, kırım, öldürme olayı soykırım değildir. Etnik veya dinsel bir gurubun üyelerinin tamamını yaş ve cinsiyet farkı gözetmeksizin öldürerek o gurubu bütünüyle yok etmek ve dünya yüzünde o guruptan yaşayan tek bir kişi bile bırakmamak için bir karar alınmış olması ve uygulamaya konulması soykırım suçunu oluşturur.

Bundan dolayı, Uluslararası Adalet Divanı, Hırvatistan'ın Yugoslav Ordusu aleyhine açtığı soykırım davasını reddetmiştir. Gerekçe olarak da, Yugoslav Ordusu'nun tehcir ettiği insan guruplarını yok etme iradesi olduğunun kanıtlanamadığını  göstermektedir.

Osmanlı Ordusu'nun Ermenileri sürmesi (tehcir) olayında da benzer durum söz konusu. Ermenilerin yok edilmesi için alınmış bir karar ve bu yönde bir uygulama yoktur.

Tehcirden hemen sonra Osmanlı (İttihat ve Terakki Partisi) yöneticilerinin Ermeni katliamı yaptığı iddiasıyla Malta'da kurulan İngiliz Kraliyet Mahkemesi, bu konuda delil bulamadığı için mahkumiyet kararı verememişti. Mahkeme bu konuda ABD'den de belge istemiş, ancak ABD belge bulup gönderememişti. Bakınız:

***

Kararın 101. Maddesi'nde yazılmamış ama, Doğu Perinçek'in de açıkladığı gibi, olayların geçtiği ülkenin mahkemeleri de soykırım konusunda karar almaya yetkilidir. Gerçi o dönemde soykırım kavramı yoktu, ancak Osmanlı Harp Divanı, devlet eli ile Ermenilere dönük bir katliam olmadığına dair karar almıştır. Olayların geçtiği topraklar üzerinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin de soykırım yapıldığına dair bir kararı yoktur.

***

Uluç Gürkan:
"Büyük daire sadece ifade özgürlüğü vurgusu yapmamış, aynı zamanda dolaylı yoldan soykırım olmadığına da hükmetmiştir."
Ermenistan Anayasa Mahkemesi Savcısı Hovhanisyan:
"AİHM kararı taraflı ve rezil bir karardır"
AGOS gazetesi:
"Bu davanın sonucunda artık soykırımın inkarını suç sayacak tasarıların ülkeler tarafından kabul edilmesinin zor, hatta imkansız olduğu da bir gerçek."

arşiv:
Soykırım yalanı ABD'nin ülkemizi bölme silahıdır 25-10-2015
http://aliserdarbolat.blogspot.com.tr/2015/10/soykrm-yalan-abdnin-ulkemizi-bolme_24.html

3 yorum:

  1. Ermenistan Hükümetinin Avukatları, "Kararda '1915 olayları için Soykırım değildir' denmiyor" diyerek Kararın LEHLERİNE olduğunu iddia edip ÖNEMSİZLEŞTİRMEYE çalışsalar da Ermeni DİASPORASI sahte sevinme numaraIarı yapmayı değil KIZGINLIĞINI BELLİ EDEN bir TEPKİ VERMEYİ tercih etmiş.
    . . . .
    PERİNÇEK KARARININ YANKILARI
    Ömer Engin LÜTEM

       AİHM'nin aldığı KARARDAN SONRA Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine taraf ülkelerde Ermenileri aşağılamamak kaydıyla 1915 olaylarının soykırım olmadığını söylemek, savunmak ve bu konuda yayın yapmak MÜMKÜNDÜR.
       Diğer yandan inkârcılığın önlenmesi konusunda yeni mevzuat kabul etmek isteyen ÜLKELER de AİHM Kararını DİKKATE ALMAK ZORUNDADIR. Bu durum, Ermeni sorunun ana konusu olan soykırım iddialarına karşı çıkmak ve hatta aksini savunmak için yeni bir FIRSAT ve imkân YARATMIŞTIR. Böyle yapılabildiği takdirde de, bir süre sonra, SOYKIRIM iddiaları zaten SORGULANIR HALE GELECEKTİR..

    Ermenistan’da duyulan memnuniyetin aksine Diaspora’nın tepkileri çok farklıdır. DİASPORA örgütleri Büyük Daire’nin kararı için ÜZÜNTÜ ifadesinden KINAMAYA kadar giden nitelendirmeler yapmış,  insan haysiyetinin dikkate alınmadığı, adaletin yerine gelmediği gibi ithamlarda bulunmuştur. Diğer bir deyimle söz konusu örgütler bu kararı soykırım iddialarının geleceği için TEHLİKELİ olarak görmüş ve bu açıdan Ermenistan hükümetine göre daha gerçekçi bir tutum sergilemişlerdir...

    YAZININ TAMAMI AŞAGIDADIR:
    ***

    PERİNÇEK KARARININ YANKILARI - Ömer Engin LÜTEM

    YanıtlaSil
  2. Ermenistan Hükümetinin Avukatları, "Kararda '1915 olayları için Soykırım değildir' denmiyor" diyerek Kararın LEHLERİNE olduğunu iddia edip ÖNEMSİZLEŞTİRMEYE çalışsalar da Ermeni DİASPORASI sahte sevinme numaraIarı yapmayı değil KIZGINLIĞINI BELLİ EDEN bir TEPKİ VERMEYİ tercih etmiş.
    . . . .
    PERİNÇEK KARARININ YANKILARI
    Ömer Engin LÜTEM

       AİHM'nin aldığı KARARDAN SONRA Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine taraf ülkelerde Ermenileri aşağılamamak kaydıyla 1915 olaylarının soykırım olmadığını söylemek, savunmak ve bu konuda yayın yapmak MÜMKÜNDÜR.
       Diğer yandan inkârcılığın önlenmesi konusunda yeni mevzuat kabul etmek isteyen ÜLKELER de AİHM Kararını DİKKATE ALMAK ZORUNDADIR. Bu durum, Ermeni sorunun ana konusu olan soykırım iddialarına karşı çıkmak ve hatta aksini savunmak için yeni bir FIRSAT ve imkân YARATMIŞTIR. Böyle yapılabildiği takdirde de, bir süre sonra, SOYKIRIM iddiaları zaten SORGULANIR HALE GELECEKTİR..

    Ermenistan’da duyulan memnuniyetin aksine Diaspora’nın tepkileri çok farklıdır. DİASPORA örgütleri Büyük Daire’nin kararı için ÜZÜNTÜ ifadesinden KINAMAYA kadar giden nitelendirmeler yapmış,  insan haysiyetinin dikkate alınmadığı, adaletin yerine gelmediği gibi ithamlarda bulunmuştur. Diğer bir deyimle söz konusu örgütler bu kararı soykırım iddialarının geleceği için TEHLİKELİ olarak görmüş ve bu açıdan Ermenistan hükümetine göre daha gerçekçi bir tutum sergilemişlerdir...

    YAZININ TAMAMI AŞAGIDADIR:
    ***

    PERİNÇEK KARARININ YANKILARI - Ömer Engin LÜTEM

    YanıtlaSil
  3. İsmet İnönü’ye türlü-çeşitli iftirâ atan “milliyetçi, mâneviyatçı, mukaddesatçı” kesim, şu Tehcir işini (suçunu) de Komünist Enternasyonal üzerine neden atmaz, anlaşılır gibi değildir. Oysa Tehcir bu cemiyetin hesaplarına fevkâlade uygundur. Alman hükumeti suçunu geçen sene kabul etti, geriye karanlıkta tek bir nokta kalıyor: bunu bir avuç Alman (Enternasyonal mensupları) istedi diye yapar mı? O bir-avuç-Alman üç sene sonra Rusya’da ihtilâl yapacak kadar güçlü olduklarına göre, neden olmasın? At HALAÇOĞLU, suçu Komünist Enternasyonal’in üzerine at! Boş atar, dolu tutarsın.

    YanıtlaSil