Ülkemizin işgal edilmesi durumunda direnişi örgütlemek
üzere TSK tarafından yapılmış olan Özel Savaş Planı ile bu planı uygulayacak
binlerce görevlinin isim ve adresleri düşmanın eline geçti.
Sezim Özadalı'nın haberi, Aydınlık, 7 Mart
2013
Aydınlık, 7 Mart
2013
Malatya'daki Zirve Kitabevi baskını davası dosyasına dava
ile hiç ilgisi olmadığı halde konulan Özel Savaş Planı ile Özel Kuvvetlere ait
listeler ülkemizin bütün iç ve dış düşmanlarının eline geçmiş oldu.
"Fuhuş ve Casusluk davası" dediler, sahte bilgisayar
çıktıları hazırlayıp komutanları casusluk yapmakla suçladılar, en büyük
casusluğu da işte bu şekilde alenen yapmış oldular.
Emekli Tümgeneral Naci Beştepe konu ile ilgili olarak
şunları söyledi:
"Gizliliği korumak açısından Genelkurmay Karargahında dahi
tutulmayan bu belgeler, 25 Aralık 2009'da arama yapılan Özel Harekat
Komutanlığı'ndaki Kozmik Oda'dan sızdırıldı. Düşmanlar Türkiye'nin bütün
sırlarını aldı."
Aydınlık Dergisi, 8 Haziran 2008 günlü sayısında,
Genelkurmay'ın başlattığı örgütlenmeyi "Genelkurmay'ın halka dayanan planı
düşmanı telaşlandırdı - ÖZEL SAVAŞTA BÜYÜK HAZIRLIK" kapağı ile
duyurmuştu.
Aydınlık, 8 Haziran
2008
Plana göre, vatanımızın bütünlüğüne karşı vuku bulacak bir
düşman tecavüzü halinde TSK ile birlikte yürütülecek harekata katılmak üzere
seçilen siviller, dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt imzasıyla göreve
çağırılmışlardı.
Planda sivillerin isim, adres ve şahsi bilgilerinin
listesi ile direnişte kullanılacak silah ve araçların gizlendiği yerler
krokilerle gösteriliyor.
İşte şimdi, düşman, yurdumuzu işgal ettiğinde elindeki bu
bilgilere göre, kendisine direnecek olan yurtseverleri ve silahları armut gibi
toplayacak.
Ergenekon, Balyoz davalarının, TSK bünyesinde ve "Arınç'a
suikast" çığlıkları ile Kozmik Oda'da yapılan aramaların neye hizmet ettiğini
gördünüz mü?
25 Aralık 2009 - 21 Ocak 2010 arasında 26 gün süreyle
ordumuzun Kozmik Odası yani en büyük sırların, savunma planlarının saklandığı
oda "Arınç'a suikast" bahanesi ile Hakim Kadir Kayan tarafından arandı. 26 günde
nelerin aranıp bulunduğunu ve düşmana teslim edildiğini görmüş
olduk.
Düşmanın sesi Taraf gaz tenekesi, bu listeyi 6 Mart 2013
günü "Gladyo listesi yargıda" diye sevinçle duyurdu. Yeni Şafak da peştemal tuttu.
Emekli Tümgeneral Naci Beştepe açıklamalarına şöyle devam
etti:
"Savaş hazırlığı için TSK belirli malzemeleri belirli
yerlerde depolar. Bunun için bazı kişileri eğiterek bu malzemelerin nereden
alınacağını öğretir. Her mahallede, kasabada bir işgal durumunda kimler
kullanılacak belirlenmiştir. O isimler genellikle çevresindekileri
toparlayabilecek sevilen, saygın kişiler olur. Bu kişiler yaşlandıkça ve vefat
ettikçe listeler tazelenir."
6 Ağustos 2008 günlü Aydınlık Dergisi Başyazısında Doğu
Perinçek şöyle yazmıştı:
"Türk Ordusu, işgale karşı halka dayanan savaş hazırlığı
yaptığı için topa tutuluyor. Hem de hükümetin yayın organları tarafından.
Soruyoruz: TSK'nın terör örgütü ilan edilmesine kaç gün kaldı?"
Anlaşılacağı üzere, bu bilgilerin açıklanması en çok PKK'ya yaramıştır.
Öcalan, 3 BDP Milletvekiline bu konuda çıtlatma yapmıştı.
İmralı tutanaklarından okuyalım:
"Bir daha öz savunmanızı hazırlamadığınız hiçbir yere gitmeyin. Size bir vurduklarında on vuramayacaksanız gitmeyin, devlete güvenmeyin. Biliyorsunuz ki Ahmet Türk'ü iki kez vurdular, Sakine'ye yapılanlar hepimize yapılabilir. Bu özel harbe ayrıca geleceğiz."
Tarhan: Kozmik bilgiler ortalığa saçılıyor‘Direniş örgütlenmesinin açıklanması ciddi suçtur’
TBMM Araştırma komisyonlarına gelen MİT
belgelerinin kopyaları, gizlilik nedeniyle komisyon üyelerine bile verilmezken,
TBMM tarafından Malatya Zirve Kitabevi davasına bakan mahkemeye gönderilmesi,
oradan da herkesin eline geçmesi şok yarattı. Devletin düşmana karşı en kozmik
sırlarının ortalıkta dolaşması tepkiyle karşılanırken hukukçular bunun suç
olduğunu ifade ettiler.
‘Tesadüf olamaz’
Olayı değerlendiren CHP TBMM Grup Başkanvekili
Emine Ülker Tarhan, “Meclis Araştırma Komisyonları delil toplama amacıyla
oluşturulmuş komisyonlar değildir. İçinde bulunduğumuz bugünkü ortamda, sömürge
masalarının kurulduğu bir dönemde böylesine kozmik bilgilerin ortalığa saçılması
çok ilginç. Bu durum Türkiye’yi her türlü tehlikeye açık hale getirir. Böyle bir
durum ‘pardon, hata yaptım’ denerek geçiştirilemez. Böyle bir olayın ülke
açısından sonuçları ağırdır” dedi.
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder