Ali Serdar Bolat 14 Temmuz 2012
Genelkurmay açıklamasının önemli bölümleri
1
Kriminal inceleme sonunda uçaksavarla düşürülmediği
görülmüştür.
(Suriye "Uçaksavarla düşürdük" diye iddia
ediyordu.)
2
Deniz dibindeki önemli parçalar çıkarılınca uçağımızın
Suriye tarafından nasıl düşürüldüğü tespit edilebilecektir.
********
Genelkurmay açıklamasındaki
"Kriminal inceleme sonunda
uçaksavarla düşürülmediği görülmüştür" iddiasının mesnedi
açıklanmamış.
Yani, nereden anlaşılmış uçaksavarla
düşürülmediği?
Uçağın bütün parçaları çıkarılmış olsa idi, "Uçaksavar
mermisi izi görülmedi, demek ki uçaksavarla düşürülmedi"
denebilirdi.
Halbuki, açıklamada, "Deniz dibindeki önemli parçalar
çıkarılınca nasıl düşürüldüğü tespit edilebilecektir" deniyor.
Demek ki, önemli parçalar hala deniz dibinde. E, o
halde o önemli parçalarda uçaksavar mermisi izi olmadığı nereden
belli?
Demek ki, Genelkurmayın bu iddiası
mesnetsiz.
Genelkurmay, Tayyip Bey'in "Uluslararası sularda 13,5
milde düşürüldü" iddiasına destek olmak amacı ile mesnetsiz bir iddiada
bulunmuştur.
Çünkü menzili bilemedin 4 km olan uçaksavar, 13,5
mildeki uçağı düşüremez.
********
Füze ile de düşürülmediği daha önce anlaşılmıştı.
1
Genelkurmay'ın önceki açıklamasında:
“Su yüzeyinden toplanan malzemeler üzerinde petrol
türevi herhangi bir yangın başlatıcı ve hızlandırıcı madde profiline, organik ve
inorganik patlayıcı madde artığına ve herhangi bir mühimmata ait olduğu
değerlendirilen bir bulguya rastlanmadığı” belirtiliyordu.
2
Genelkurmay'ın elinden "Ergenekon darbesinde kullanırsınız
belki" diye alınıp MİT'e verilmiş olan radar sistemi (GES), füze kilitlenmesi
tespit etmemişti
3
Malatya Kürecik'teki menzili 1,000 km. olan Amerikan Füze Kalkanı Radarı da
350 km. uzağında meydana gelen bu olayda füze kilitlenmesi tespit
etmemişti.
4
Amerikan Wall Street Journal gazetesinin ABD Genelkurmayı
Pentagon'dan aldığı bilgiye göre, uçağın karadan havaya füze ile vurulduğuna
dair bir işaret görülmemişti.
Demek ki dünya yüzündeki hiçbir ABD veya NATO radarı füze kilitlenmesi
tespit etmemişti.
5
Genelkurmay İletişim Daire başkanı Tuğg. Baki Kavun,
Fikret Bila'ya yaptığı açıklamada:
"Füze izine rastlanmadı. Uçakta füze algılama sistemi
vardı. Füze olsaydı algılamış olmaları gerekirdi" demişti.
Dünyada, kilitlenmesi radarlar tarafından tespit edilemeyen bir füze
teknolojisi yok.
Kilitlenme tespit edilmediğine göre, füze ile vurulmuş olması kesinlikle
mümkün değil.
********
Demek ki, Genelkurmay topu taca atmış
oluyor.
Uçaksavar değil, füze değil, o halde ne?
Geriye 2 olasılık kalıyor:
1
Uçağımız uçaksavar ateşinden kaçarken, çok alçaktan çok
hızlı uçtuğu için, kontrolü kaybedip düşmüştür.
2
Amerikalılar, uçağın içindeki çiplerden birini uzaktan
elektronik erişimle bozup uçağı düşürmüştür.
Çünkü uçak Amerikan malı, kontrol panelindeki çiplere
Amerika tarafından erişilebilme özelliği konulmamış olması mümkün
değil.
********
İngiliz The Guardian gazetesi, birinci olasılığı
dillendirdiği yazısında şöyle dedi:
“Ancak uzmanlar, uçağın muhtemelen, pilotların bir
kaçma manevrasını gerçekleştirmede başarısızlıklarının ardından insan hatası
nedeniyle düştüğü kanısına varırken, Türkiye Suriye’yi sorumlu tutmaya devam
edecek gibi görünüyor”
The Guardian, aynı yazıda, Bülent Arınç'ın "Füze
benzeri başka bir aygıtla vurulmuş olabileceği" sözleri ile dalga geçti, bu
sözleri "Tuhaf ve şaşırtıcı" olarak yorumladı.
Bu sözlerle dünyaya madara olduğumuzu yazmıştım,
dediğim çıktı.
Bakınız:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder