11 Mart 2013 Pazartesi

En büyük sır düşmanın eline geçti


 
Ülkemizin işgal edilmesi durumunda direnişi örgütlemek üzere TSK tarafından yapılmış olan Özel Savaş Planı ile bu planı uygulayacak binlerce görevlinin isim ve adresleri düşmanın eline geçti.
 
Sezim Özadalı'nın haberi, Aydınlık, 7 Mart 2013

                                                           Aydınlık, 7 Mart 2013
 
Malatya'daki Zirve Kitabevi baskını davası dosyasına dava ile hiç ilgisi olmadığı halde konulan Özel Savaş Planı ile Özel Kuvvetlere ait listeler ülkemizin bütün iç ve dış düşmanlarının eline geçmiş oldu.
 
"Fuhuş ve Casusluk davası" dediler, sahte bilgisayar çıktıları hazırlayıp komutanları casusluk yapmakla suçladılar, en büyük casusluğu da işte bu şekilde alenen yapmış oldular.
 
Emekli Tümgeneral Naci Beştepe konu ile ilgili olarak şunları söyledi:
"Gizliliği korumak açısından Genelkurmay Karargahında dahi tutulmayan bu belgeler, 25 Aralık 2009'da arama yapılan Özel Harekat Komutanlığı'ndaki Kozmik Oda'dan sızdırıldı. Düşmanlar Türkiye'nin bütün sırlarını aldı."
 
Aydınlık Dergisi, 8 Haziran 2008 günlü sayısında, Genelkurmay'ın başlattığı örgütlenmeyi "Genelkurmay'ın halka dayanan planı düşmanı telaşlandırdı - ÖZEL SAVAŞTA BÜYÜK HAZIRLIK" kapağı ile duyurmuştu.

                                                           Aydınlık, 8 Haziran 2008
 
Plana göre, vatanımızın bütünlüğüne karşı vuku bulacak bir düşman tecavüzü halinde TSK ile birlikte yürütülecek harekata katılmak üzere seçilen siviller, dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt imzasıyla göreve çağırılmışlardı.


Planda sivillerin isim, adres ve şahsi bilgilerinin listesi ile direnişte kullanılacak silah ve araçların gizlendiği yerler krokilerle gösteriliyor.
İşte şimdi, düşman, yurdumuzu işgal ettiğinde elindeki bu bilgilere göre, kendisine direnecek olan yurtseverleri ve silahları armut gibi toplayacak.
Ergenekon, Balyoz davalarının, TSK bünyesinde ve "Arınç'a suikast" çığlıkları ile Kozmik Oda'da yapılan aramaların neye hizmet ettiğini gördünüz mü?
25 Aralık 2009 - 21 Ocak 2010 arasında 26 gün süreyle ordumuzun Kozmik Odası yani en büyük sırların, savunma planlarının saklandığı oda "Arınç'a suikast" bahanesi ile Hakim Kadir Kayan tarafından arandı. 26 günde nelerin aranıp bulunduğunu ve düşmana teslim edildiğini görmüş olduk.
 
Düşmanın sesi Taraf gaz tenekesi, bu listeyi 6 Mart 2013 günü "Gladyo listesi yargıda" diye sevinçle duyurdu. Yeni Şafak da peştemal tuttu.
 
Emekli Tümgeneral Naci Beştepe açıklamalarına şöyle devam etti:
"Savaş hazırlığı için TSK belirli malzemeleri belirli yerlerde depolar. Bunun için bazı kişileri eğiterek bu malzemelerin nereden alınacağını öğretir. Her mahallede, kasabada bir işgal durumunda kimler kullanılacak belirlenmiştir. O isimler genellikle çevresindekileri toparlayabilecek sevilen, saygın kişiler olur. Bu kişiler yaşlandıkça ve vefat ettikçe listeler tazelenir."
 
6 Ağustos 2008 günlü Aydınlık Dergisi Başyazısında Doğu Perinçek şöyle yazmıştı:
"Türk Ordusu, işgale karşı halka dayanan savaş hazırlığı yaptığı için topa tutuluyor. Hem de hükümetin yayın organları tarafından. Soruyoruz: TSK'nın terör örgütü ilan edilmesine kaç gün kaldı?"

Anlaşılacağı üzere, bu bilgilerin açıklanması en çok PKK'ya yaramıştır. 
Öcalan, 3 BDP Milletvekiline bu konuda çıtlatma yapmıştı. 
İmralı tutanaklarından okuyalım:
"Bir daha öz savunmanızı hazırlamadığınız hiçbir yere gitmeyin. Size bir vurduklarında on vuramayacaksanız gitmeyin, devlete güvenmeyin. Biliyorsunuz ki Ahmet Türk'ü iki kez vurdular, Sakine'ye yapılanlar hepimize yapılabilir. Bu özel harbe ayrıca geleceğiz."

 

Tarhan: Kozmik bilgiler ortalığa saçılıyor

‘Direniş örgütlenmesinin açıklanması ciddi suçtur’

TBMM Araştırma komisyonlarına gelen MİT belgelerinin kopyaları, gizlilik nedeniyle komisyon üyelerine bile verilmezken, TBMM tarafından Malatya Zirve Kitabevi davasına bakan mahkemeye gönderilmesi, oradan da herkesin eline geçmesi şok yarattı. Devletin düşmana karşı en kozmik sırlarının ortalıkta dolaşması tepkiyle karşılanırken hukukçular bunun suç olduğunu ifade ettiler.

‘Tesadüf olamaz’

Olayı değerlendiren CHP TBMM Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, “Meclis Araştırma Komisyonları delil toplama amacıyla oluşturulmuş komisyonlar değildir. İçinde bulunduğumuz bugünkü ortamda, sömürge masalarının kurulduğu bir dönemde böylesine kozmik bilgilerin ortalığa saçılması çok ilginç. Bu durum Türkiye’yi her türlü tehlikeye açık hale getirir. Böyle bir durum ‘pardon, hata yaptım’ denerek geçiştirilemez. Böyle bir olayın ülke açısından sonuçları ağırdır” dedi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder