2 Nisan 2003 tarihli 2 sayfa 9 maddelik Gül - Powell
anlaşmasının maddelerini Doğu Perinçek 13 Temmuz 2003 günü bir basın toplantısı
ile açıklamıştı.
O günden bu yana geçen 10 yıl içinde anlaşma maddeleri
uygulandı. Fikret Bila, Milliyet'teki haberinde bu maddelerin üzerini örttü.
Cilacıya göre, böyle maddeler yokmuş. Peki, Doğu Perinçek'in bu maddeleri
açıkladığı 13 Temmuz 2003 gününden bu yana bu maddelerin hayata geçirilmiş
olmasını nasıl açıklayacak Cilacı Fikret acaba? Doğu Perinçek falcı mı idi ki
açıkladığı bu maddelerin bazıları tamamen, bazıları de kısmen AKP Hükümetleri
tarafından uygulandı, uygulanamayan kısımlar da açılım paketi olarak
hazırlanmaya çalışılıyor??
İki olasılık var:
1 - Doğu Perinçek falcı idi, geleceği gördü.
2 - Perinçek bu maddeleri anlaşma metninden
okudu.
Tabii ki Perinçek falcı değildi, falcılık diye bir şey zaten
yoktur, gerçek dışıdır, bu maddeler Gül - Powell arasında imzalanan anlaşmanın
maddeleri idiler.
***********
İşte Perinçek'in 10 yıl önce açıkladığı 9 madde:
1-
Irak’ın kuzeyinde
bulunan bütün Türk birlikleri ve Türk ordusuna bağlı Özel Kuvvetler, Türkiye
sınırları içine çekilecek.
Türk ordusu bundan böyle hangi gerekçeyle olursa olsun, sınır
ötesi harekâtta bulunmayacak.
PKK/KADEK’in Türkiye egemenlik alanı dışında takip ve
bastırılması harekâtlarına son verilecek.
Ayrıca PKK/KADEK’e karşı Türkiye Devletinin egemenlik alanı
içinde yapılacak askeri harekâtlar için ABD askeri makamlarına bilgi
verilecek.
2-
Eğer Türk Silahlı
Kuvvetleri, PKK/KADEK’e karşı ABD askeri makamlarına bilgi vermeden ve izin
almadan harekât yapacak olursa, ABD hükümeti, Kürt halkına karşı şiddet
kullanıldığı ve soykırım uygulandığı çerçevesi içinde uyarıda bulunma hakkını
kullanabilecek. Bu durumda ABD gerekli gördüğü ambargo ve silahlı müdahale gibi
siyasal ve askerî yaptırımları saklı tutacak
.3-
Türkiye, ABD’nin
İran’a ve diğer Ortadoğu ülkelerine karşı uygulayacağı sınırlı askerî
harekâtlara, ABD’nin talep etmesi halinde şartsız olarak üs ve taşıma
kolaylıkları sağlayacak, askerî birlik verecek. Türk birliklerinin üst komuta
yetkisi, ABD komutanlığında olacak.
4-
Türk ordusunun asker sayısı ve silah kuvveti, ABD’nin uygun
bulduğu sayı ve kabiliyete indirilecek. Özellikle tank ve ağır silahların
miktarı düşürülecek, savaş uçağı sayısı sınırlanacak. Bütün silah ve cephane
bundan sonra ağırlıklı olarak kısa menzilli taktik savunma kavramına (belgede
“konsept” deniyor) göre ayarlanacak. Türkiye’de bulunan ABD ve NATO irtibat
subaylarının görev alanları ve yetkileri genişletilecek.
5-
Irak’ın kuzeyinde kurulmuş olan Kürdistan devleti, resmen ilan
edildikten sonra, Türkiye tarafından da resmen tanınacak. Türk
devletinin Kürdistan kurulmasını “savaş nedeni” sayan Millî Güvenlik Siyaset
Belgesi ve bu yöndeki politika ve kararları kaldırılacak. Kürdistan sınırları
içinde kalacak olan ve özellikle Kerkük, Musul ve Süleymaniye’deki Türkmenler,
ABD tarafından güvenli bir şekilde başta Bağdat ve diğer Güney Irak şehirlerine
nakledilecek. ABD yetkilileri göç edecek olan tüm Türkmenlere iş olanakları
sağlayacak.
6-
Abdullah Öcalan ve
diğer dört lideri dışında bütün PKK/KADEK yönetici ve elemanlarına geniş
kapsamlı af çıkarılacak.
Etnik grupların yasal siyasete katılmaları önündeki bütün
yasal kısıtlamalar ve engeller kaldırılacak.
Af yasasıyla bağlantılı olarak PKK/KADEK’e yasal siyaset
düzleminde yer alma olanağı sağlanacak, hapiste veya dağda bulunan yöneticilerin
siyasal mücadeleye katılmaları için gerekli hukukî ve siyasal önlemler alınacak
ve uygulanacak.
7-
Kamu Reformu Yasası
ve yeni Yerel Yönetim Yasaları hızla çıkartılarak, Türkiye’deki Kürt nüfusun
yoğun olarak yaşadığı şehir ve kasabaların belediyelerinin özerkleşmesi süreci
kararlı olarak yürütülecek.
Türkiye, dört yıl içinde uygulanacak bir planla, üniter devlet
yapısını terk ederek, federasyona geçecek.
8-
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, “Arafat modeli” denen
uygulamayla devre dışı bırakılarak, Kıbrıs’ta Annan Planı bazı küçük
değişikliklerle hayata geçirilecek.
Ege kıta sahanlığı konusunda Türkiye, Yunan doktrinine daha
esnek davranacak, Türk jetlerinin uçuş alanı daraltılacak, sık sık ortaya çıkan
“it dalaşı” sorunu Yunanistan rahatsız edilmeden çözülecek.
9-
Türkiye’nin
Ermenistan ile ilişkileri normalleştirilecek ve iyileştirilecek. Sınır
ticaretinde Ermeniler lehine düzenlemeler yapılacak. Ermenilerin Türkiye’ye
gezilerindeki bazı kısıtlamalar kaldırılacak.
***********
Doğu Perinçek bu maddeleri okuduğu zaman, kimse inanmamıştı.
Ama, Kuzey Irak'tan çıkmak istemeyen Türk Ordusu'nun başına
çuval geçirilerek 1. madde uygulanmaya başlamıştı bile. Sonra bütün Türk
birlikleri Kuzey Irak'tan çıkartıldı, Rauf Denktaş hakaret görerek saf dışı
bırakıldı, Ergenekon tertipleri ve buna bağlı olarak İmralı Açılımı başlatıldı.
İkiz Yasaların kabulü, Belediyelerin özerkleştirilmesi...
Daha sonra da gözler kapatıldı kulaklar tıkandı.
Yandaş muhalefet, bütün bu ihanetleri yapan AKP Hükümeti ile
"demokratik" Yeni Anayasa yapmak için masaya oturdu, milletin gözüne bir avuç
toz atıldı.
***********
Aydınlık, 13 Eylül 2013
Aydınlık 13 Eylül 2013 manşet:
İHANETE PERDE
Milliyet, ABD ile 2003'te gizli anlaşma imzalayan Abdullah
Gül'ü temize çıkarmak için, anlaşmanın alt protokollerini "gizli anlaşma" diye
sundu. Saklanan anlaşma ise 10 yılda adım adım uygulandı.
A. Gül, açıkça, "2 sayfa 9 maddelik" bir anlaşma yaptığını
Sedat Sertoğlu'na açıklamıştı (Vatan, 24 Mayıs 2003)
Halbuki, Cilacı Fikret, "3 sayfa, 3 madde ve 17 prensipten"
ibaret alt protokolleri "asıl anlaşma" diye yutturmaya kalkıştı.
Vatan, 24 Mayıs 2003
A. Gül, açıkça, anlaşmayı, Powell'in Türkiye'yi ziyaret ettiği
gün yaptığını açıklamıştı (Vatan, aynı yerde). O gün, 2 Nisan 2003
günüdür.
Halbuki, Cilacı Fikret'in önümüze sürdüğü belgelerin tarihi 7
Nisan 2003 tarihini taşıyor. Bu belgeler, anlaşmanın uygulanabilmesi için
alınması gereken tedbirler hakkında ABD Büyükelçiliği tarafından talep edilen
hususların Türkiye Dışişleri Bakanlığı tarafından kabul edildiğine dair bir
yazıdır. Bu taleplerin uygulanması için ABD Büyükelçiliği'ne 17 maddelik
prensipler listesi sunulmaktadır.
Yani, Cilacı'nın açıkladığı belgeler A. Gül - Powell arasında
yapılan anlaşma değil, bu anlaşmanın uygulanması konusundaki bazı teknik
ayrıntılar hakkında Türkiye Dışişleri Bakanlığı ile ABD Büyükelçiliği arasındaki
yazışmalardır.
Cilacı Fikret, anlaşma hakkındaki yazışmayı anlaşma diye
yutturabileceğini düşünebilecek kadar milleti salak yerine
koymaktadır.
***********
Ayrıca, çok komik bir şey daha var:
"İŞTE 10 YILLIK SIR"diye utanmadan manşet attırdığı
bu yazışmalar, Cilacı Fikret'in 2003 yılında çıkan "Ankara'da Irak Savaşları"
kitabında zaten var. Yani bunlar sır falan değil.
10 yıl önce kitabına koyduğu yazışmaları 10 yıl sonra
"İŞTE 10 YILLIK SIR" diye sanki eline yeni geçmiş gibi açıklıyor. Bu mu
gazetecilik? İşte eski solcu, sonra dönek kişinin cila yapacağım derken düştüğü
hazin ve ibretlik durum.
Ulu Tanrı kimseyi dönek solcu yapmasın.
***********
arşiv
Fikret Bila'nın Abdullah Gül'e cila
gayreti 13 Eylül 2013
***********
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder