Taksim Cumhuriyet Anıtı'ndaki Sovyet yetkilisi, Kurtuluş
Savaşı yıllarında Ankara Büyükelçisi olan Aralov'dur.
Aşağıdaki resimde en solda duran İsmet İnönü'nün tam
üzerindeki kasketli kişi Aralov.
(Семён Иванович Аралов = Semyon İvanoviç Aralov)
Taksim'deki Cumhuriyet Anıtı ile ilgili yazılmış en
kapsamlı kitap, Doç. Dr. Mevlüt Çelebi'ye aittir.
(Dünden Bugüne Taksim Cumhuriyet Anıtı; Atatürk Araştırma
Merkezi Yayını, 2006)
Kitabın 231. sayfasında Mehmet Perinçek ile yapılan
görüşme aktarılıyor:
Perinçek, anıttaki kasketli kişinin, fotoğrafı ile
karşılaştırıldığında Aralov olduğunun rahatlıkla fark edilebileceğini söylüyor,
ve, Aralov'un arkasındaki kişinin de Rus olduğunu düşündüğünü, fakat kim
olduğunu tespit edemediğini ilave ediyor.
Anıt 1927 yılında İtalyan heykeltraş Canonika tarafından
yapıldı. Sovyet Elçisi'nin Anıt'ta yer alması, ancak Atatürk'ün emri ile mümkün
olabilirdi.
Böylece, dünyada ilk defa, bir ülkenin milli anıtında
yabancı bir ülkenin devlet adamı yer almış oldu. Taksim Cumhuriyet Anıtı,
Atatürk'ün "Sovyetlerle dostluğu bozmayın, asla Sovyet karşıtı bir ittifaka
girmeyin" vasiyetinin tamamlayıcı ögesi niteliğindedir. Türk - Sovyet ittifakı
bu Anıt vasıtasıyla tüm dünyaya ilan edilmiştir.
Ne yazık ki, Atatürk'ün Atatürk'ün diğer tüm vasiyetleri
gibi, bu vasiyet de paspas gibi çiğnenmiştir.
Atatürk, Türk-Sovyet dostluğunu ve itttifakını, Kurtuluş
Savaşı sırasında cephede iki yanına Sovyet temsilcilerini alarak çektirdiği
fotoğraflarla da dünyaya duyurmuştu.
İşte o fotoğraflardan birkaçı:
31 Mart 1922 Batı Cephesi. Çay, Afyon.
Soldan sağa:
En solda Kurmay Başkanı Asım Gündüz
İsmet İnönü
Beyaz giysili bilinmeyen kişi
Sovyet Askeri Ataşesi K.K. Znovarev
Sovyetler Birliği Büyükelçisi Semyon İvanoviç Aralov
Atatürk
Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Elçisi İbrahim Abilov
Tuğg. Ali İhsan Sabis
Albay Kazım Sevüktekin
Arka plandakiler:
Atatürk-Abilov arası: solda Kurmay Rüştü Erdelhun, sağda Albay Nazmi Solok
Abilov-Sabis arası: Dr. Albay Hulusi Alataş.
Sabis-Sevüktekin arası: Salih Bozok
Mustafa Kemal's visit to Çay. From left to right: chief of staff of the Western Front Miralay Asim
Bey (Gündüz), commander of the
Western Front Mirliva Ismet Pasha (İnönü), unknown, military
attaché of the Soviet Russia K.K. Zvonarev, ambassador of
Soviet Russia S.I. Aralov, Mustafa Kemal Pasha, ambassador of Azerbaijan SSRIbrahim Abilov, commander of First
Army Mirliva Ali
Ihsan Pasha (Sâbis), in the morning of 31
March 1922.
Afyon Çay. Aralov - Atatürk - Abilov
Afyon Çay. Aralov - Atatürk - Abilov sohbette
28 Mart 1922 Akşehir Konya.
.
1 Nisan 1922 Ilgın Manevraları.
Ortada ordumuzu selamlayan kasketli Aralov.
Soldan sağa: Atatürk - İnönü - Aralov - Gen. Kazım İnanç - Alb. Mürsel Bakü
Ilgın. Soldan sağa Aralov - Atatürk -
Abilov
Ulus Yayınları. Tükendi
Aralov'un yazdığı Türkiye Anıları, Hasan Ali Ediz
tarafından dilimize çevrildi.
İş Bankası Yayınları
***********
Atatürk’ten
Rus elçiye 'Tarık Suresi' ile
cevap
Sovyet Rusya'nın Kurtuluş Savaşı dönemindeki Ankara Büyükelçisi Semyon Aralov, anılarında Atatürk'ün o dönem Rusya'yı emperyalizme karşı bir öncü olarak gördüğünü ve bunu da Kur'an-ı Kerim'den Tarık suresiyle örnek vererek açıkladığını ifade ediyor.
Rusya'da yayınlanan Savremenniy Vastok (Modern Doğu) dergisinin 1959 Ekim ayı sayısında anılarını kaleme aldığı bir yazı çıkaran Sovyetlerin ilk Türkiye Büyükelçisi Aralov, Atatürk'le şahsi ilişkilerini ve o dönem Sovyetlerin Türkiye'ye bakış açısını ortaya koyuyor.
Rusya'da doktora eğitimi alan Ebubekir Şahin'in çalışması Rusya gündemi ile Türkçe yayın yapan www.haberrus.com haber portalında yayınlandı. Savremenniy Vastok dergisinde yayınlanan yazıda Aralov, Türkiye'ye ilk gönderiliş hikâyesini ve Sovyet lideri Lenin'in kendisine Türkiye'yle ilgili tavsiyelerini paylaşıyor. Anılarında, o dönem Litvanya'daki görevinin ardından Rusya'ya çağırıldığını ifade eden Aralov, bir gece yarısı kendisini arayan Sovyetlerin dış işlerinden sorumlu halk komiseri Georgiy Çiçerin'in kendisini Moskova'ya davet ettiğini ve daha sonra Lenin'le görüştürdüğünü aktarıyor.
Sovyet lideri Lenin'in kendisine Türkiye'ye gideceğini söylediğini kaydeden Aralov, daha sonra Lenin'in konuşmasına şu şekilde devam ettiğini belirtiyor.
"Türkiye'ye gidiyorsunuz. Türk halkı
müdahalecilerin boyunduruğundan kurtuluyor. Kemal (Atatürk) Savaşı lehine
çevirmeyi başardı. İngiltere bu kez ateşin közünü başka ellerle tutmak istiyor.
Eminim, kirli ve kanlar içinde kalmış olan eller budanacak.
Yakında Frunze (Sovyet Ukrayna'nın Türkiye Büyükelçisi General Mihail Vasilyeviç Frunze) Ankara'da olacak. Biz de fakiriz ama yine de Türkiye'ye yardım edeceğiz. Doğu halkları ve elbette biz daha önce emperyalist kurtların önünde birer kuzu gibiydik. Benim söylememe gerek yok, Sovyet Rusya olağanüstü derecede zayıf olmasına rağmen kurtların dişini kırmayı başararak bu duruma ilk örnek oldu. Bizim bu durumumuz doğudaki halklara da örnek oldu ve emperyalistlere karşı direnişe ön ayak oldu."
Yakında Frunze (Sovyet Ukrayna'nın Türkiye Büyükelçisi General Mihail Vasilyeviç Frunze) Ankara'da olacak. Biz de fakiriz ama yine de Türkiye'ye yardım edeceğiz. Doğu halkları ve elbette biz daha önce emperyalist kurtların önünde birer kuzu gibiydik. Benim söylememe gerek yok, Sovyet Rusya olağanüstü derecede zayıf olmasına rağmen kurtların dişini kırmayı başararak bu duruma ilk örnek oldu. Bizim bu durumumuz doğudaki halklara da örnek oldu ve emperyalistlere karşı direnişe ön ayak oldu."
TÜRKÇEYİ
ÖĞREN VE TÜRKLERE SAYGI GÖSTER
Lenin'in en önemli tavsiyesinin Türk
halkına saygı göstermesi ve Türklerin iç işlerine karışmaması olduğunu kaydeden
Aralov, Lenin'in kendisine, "Bizim pozisyonumuzun emperyalistlere karşı
olduğunu açıkla. (Türklere) Ne gibi yardımlarda bulunacağımızı da bildirelim.
Büyük bir ihtimalle silah yardımında bulunacağız. Gerekirse başka şeyler de
veririz. Görünüşe göre bizden daha zor durumdalar. Orada dil öğren, toplumsal
önderlerle ve halkla iletişim kur. Çar güçleri gibi onlarla aranda kale
duvarları örme." dediğini aktarıyor.
SAKIN TÜRKLERE EMİR VERMEYE KALKMA
Daha sonra Türkiye'ye doğru yola çıkan Aralov, Batum, Rize ve Trabzon üzerinden Samsun'a ulaşıyor. Geçtikleri yerde törenle karşılanan Sovyet heyeti, Samsun'da Ankara'dan dönen Frunze ile bir araya geliyor. Aralov'a çeşitli tavsiyelerde bulunan Frunze, "Allah korusun, sakın Türklere emir vermeye kalkışma. Türklerin bizim tecrübelerimize ihtiyacı var." dediğini kaydediyor.
ATATÜRK: RUSLARIN YARDIMINI TÜRKLER UNUTMAZ
Aralov, Ankara'ya giderken yolda bir köylünün kendilerini misafir ettiğini ve onların sıcak misafirperverliğini hayatı boyunca unutamayacağını da anılarında belirtiyor.
28 Ocak günü Ankara'ya gelen Aralov burada sıcak bir şekilde karşılanır. Ankara'dayken Atatürk'le karşılıklı kahve içtiğini ve aralarında çeşitli konuşmalar geçtiğini kaydeden Aralov, Atatürk'ün sözlerini şu şekilde aktarıyor: "Şunu anlıyoruz ki sizin de durumunuz bizim kadar iyi değil. Bu yüzden elinizden geldiği kadar yardım talep ediyoruz. Bizim dostluğumuz ticari bir başlangıca değil, Lenin ve bütün Rusların desteklediği özgürlük savaşı temeline kurulu. Sovyet Rusya'nın, ilk kuruluş aylarında, Lenin'in çağrısıyla "Tüm Doğu halklarıyla ilişkileri barış, eşitlik, özgürlük, dostluk karşılıklı anlayış temelinde kuracağını" ilan etmesini Türk halkı unutur mu?"
SAKIN TÜRKLERE EMİR VERMEYE KALKMA
Daha sonra Türkiye'ye doğru yola çıkan Aralov, Batum, Rize ve Trabzon üzerinden Samsun'a ulaşıyor. Geçtikleri yerde törenle karşılanan Sovyet heyeti, Samsun'da Ankara'dan dönen Frunze ile bir araya geliyor. Aralov'a çeşitli tavsiyelerde bulunan Frunze, "Allah korusun, sakın Türklere emir vermeye kalkışma. Türklerin bizim tecrübelerimize ihtiyacı var." dediğini kaydediyor.
ATATÜRK: RUSLARIN YARDIMINI TÜRKLER UNUTMAZ
Aralov, Ankara'ya giderken yolda bir köylünün kendilerini misafir ettiğini ve onların sıcak misafirperverliğini hayatı boyunca unutamayacağını da anılarında belirtiyor.
28 Ocak günü Ankara'ya gelen Aralov burada sıcak bir şekilde karşılanır. Ankara'dayken Atatürk'le karşılıklı kahve içtiğini ve aralarında çeşitli konuşmalar geçtiğini kaydeden Aralov, Atatürk'ün sözlerini şu şekilde aktarıyor: "Şunu anlıyoruz ki sizin de durumunuz bizim kadar iyi değil. Bu yüzden elinizden geldiği kadar yardım talep ediyoruz. Bizim dostluğumuz ticari bir başlangıca değil, Lenin ve bütün Rusların desteklediği özgürlük savaşı temeline kurulu. Sovyet Rusya'nın, ilk kuruluş aylarında, Lenin'in çağrısıyla "Tüm Doğu halklarıyla ilişkileri barış, eşitlik, özgürlük, dostluk karşılıklı anlayış temelinde kuracağını" ilan etmesini Türk halkı unutur mu?"
MOSKOVA'YA
SABAH YILDIZI BENZETMESİ
Atatürk'ün
Lenin'e yazdığı mektubu Çiçerin'e ilettikten sonra Atatürk'le bir araya
geldiğini belirten Aralov, Mustafa Kemalin daha sonra ona hararetli bir
şekilde Tarık Suresi'nde şu ifadeleri aktardığını yazıyor:
"Aklıma Kur'an-ı Kerim'den bir ayet geldi ki
"sabah yıldızı" olarak adlandırılıyor. Şöyle başlıyor. "Andolsun göğe ve târık'a.
Tarık'ın ne olduğunu bildin mi? O -karanlığı- delen yıldızdır." Bugün sadece Türkler için değil, Araplar için
de sabah yıldızı Moskova olmuştur."
Anılarında,
Mutafa Kemal'in Sovyet Rusya'ya büyük değer verdiğini de ifade eden Aralov,
Atatürk'ün halkla iç içe olmasının da kendisini etkilediğini söylüyor.
Aralık 1880 yılında Moskova'da dünyaya gelen Semyon Aralov, I. Dünya Savaşı'nda orduya girdi. 1917 Sovyet devriminde aktif rol oynayan Aralov, 1918-1920 yılları arasında Devrimci Askeri Konsey üyeliği yaptı. 1921 yılında Dışişleri Halk komiserliği bünyesinde Litvanya'ya atanan Aralov, 5 Ocak 1922 tarihinden itibaren Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti'nin Ankara Büyükelçiliği'ne atandı. 1927 yılında Yüksek Sovyet üyeliğine getirilen Aralov, 22 Mayıs 1969 tarihinde vefat etti.
Aralık 1880 yılında Moskova'da dünyaya gelen Semyon Aralov, I. Dünya Savaşı'nda orduya girdi. 1917 Sovyet devriminde aktif rol oynayan Aralov, 1918-1920 yılları arasında Devrimci Askeri Konsey üyeliği yaptı. 1921 yılında Dışişleri Halk komiserliği bünyesinde Litvanya'ya atanan Aralov, 5 Ocak 1922 tarihinden itibaren Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti'nin Ankara Büyükelçiliği'ne atandı. 1927 yılında Yüksek Sovyet üyeliğine getirilen Aralov, 22 Mayıs 1969 tarihinde vefat etti.
***********
Ayrıntılı bilgi için:
***********
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder