İsrail'in Amerika (Vaşington) Büyükelçisi Maykıl Orın
açıkladı:
'Israel wanted Assad gone since start of Syria civil war'
Türkçesi:
Suriye'deki iç savaşın başından beri, İsrail, Esad'ın gitmesini
istiyor.
Michael Oren
***********
Maykıl Orın, İsrail'de çıkan The Jerusalem Post (Kudüs
Postası) gazetesine, İsrail'in Suriye politikasını
açıkladı.
Açıklama, gazetenin internet sitesi www.jpost.com 'da da yayımlandı. İşte
bağlantısı:
***********
Açıklamanın en önemli cümlesinin şu kısmı habere alt
başlık olmuş.
Türkçesi:
"ABD'deki görev süresi bitmekte olan İsrail
Başkonsolosu Maykıl Orın: "Tahran-Şam-Beyrut ekseni en büyük
tehlike" dedi."
Cümlenin tamamı ve gerisi şöyle:
“Still, the greatest danger to Israel is by the strategic arc
that extends from Tehran, to Damascus to Beirut. And we saw the Assad regime as
the keystone in that arc. That is a position we had well before the outbreak of
hostilities in Syria. With the outbreak of hostilities we continued to want
Assad to go.”
Türkçesi:
"Tahran'dan Şam ve Beyrut'a uzanan stratejik
eksen, İsrail için en büyük tehlikeyi oluşturuyor. Ve İsrail, bu eksenin temel taşı olarak Esad rejimini
görüyor. Suriye'de olayların başlamasından önceki durum bu idi.
Olayların başlamasından sonra da, Esad'ın gitmesini istemekte devam
ettik."
***********
Demek ki neymiş?
İran - Suriye - Lübnan (Hizbullah) ekseni İsrail için en büyük
tehlikeyi oluşturuyormuş. Dikkat: "Büyük tehlike" değil, "En Büyük
Tehlike"
Bu eksenin temel taşı Suriye. Çünkü İran uzak, Suriye ise
İsrail'in komşusu. Onun için İsrail, Esad'ın gitmesini istiyor.
Tayyip Erdoğan yönetimindeki AKP de Esad'ın gitmesini
istiyor.
İsrail'i tehdit eden Şeytan Ekseni'nin Beyrut ucunda Hizbullah
var.
AKP kodamanı Bekir Bozdağ Hizbullah'a "Şeytanın Partisi"
demişti. İsrail'e karşı ancak Şeytan düşmanlık yapabilir çünkü.
Buradan bir kere daha anlıyoruz ki, AKP'nin sözde İsrail
karşıtlığı, sözde "Van Minıt" gösterileri tam bir palavradır.
İsrail'e karşı kurulmuş olan İran - Suriye - Lübnan
(Hizbullah) Şeytan Ekseni'ne karşı AKP ve İsrail omuz omuza
çarpışmaktadır.
Tayyip Bey yönetimindeki AKP Hükümeti,
İsrail'in karşısındaki bu en büyük tehlikeyi ortadan kaldırmak için canhıraş bir
şekilde çırpınmaktadır.
***********
M
aykıl Orın'ın diğer önemli itirafı şu:
"...we always preferred the bad guys who weren’t backed by
Iran to the bad guys who were backed by Iran... This was the case, he said, even
if the other “bad guys” were affiliated to al-Qaida"
Türkçesi:
"Biz her zaman, İran'ın desteklemediği kötü adamları, İran'ın
desteklediği kötü adamlara tercih ederiz. Hatta bu kötü adamlar El-Kaide olsa bile."
İsrail, El-Kaide'yi bile destekliyor. Yeter ki Esad
gitsin.
Tayyip Bey de El-Kaide ve onun Suriye kolu olan El-Nusra'ya
elinden gelen yardımı yapıyor. PKK'yı kızdırma pahasına...
AKP Hükümeti ve İsrail'in aynı cephede
yan yana savaştığı bundan daha anlaşılır bir şekilde ifade edilemezdi. Maykıl
cenaplarına teşekkürlerimizi sunuyoruz.
***********
Tayyip Erdoğan'a "Cesaret Ödülü" boşuna verilmedi. Niçin
verildi sanıyorsunuz? İsrail'in düşmanlarına, en başta da Esad'a saldırması için
tabii.
Ocak 2004 'de ABD'ye giden
Tayyip Erdoğan'a, İsrail'e geçmiş ve gelecek hizmetlerinden dolayı,
Amerikan Musevi Komitesi ADL (Anti
Defamation League, Anti Defemeyşın Lig okunuyor) tarafından "Cesaret Ödülü" (Davut Boynuzu simgeli
madalya) verildi.
American Jewish Committee AJC (Amerika Yahudi Komitesi) de
Tayyip Erdoğan'a ayrıca Cesaret Ödülü verdi.
AJC, Siyonizmin babası Theodor Herzl'in kurduğu World Jewish
Congress WJC (Dünya Yahudi Kongresi)'ne bağlı olarak faaliyet gösterir.
Bu örgüt, bu ödülü 100 yıl içinde sadece 10 kişiye verdi. Bu 10 kişinin
hepsi de, İsrail Devleti için yararlı çalışmaları olan
Yahudilerdi.
Bu ödülü alan "Yahudi
olmayan" ilk ve tek kişi olma şerefi (!) Tayyip
Erdoğan'a aittir.
Ödül, sözde 2. Dünya Savaşı sırasında Musevilerin hayatını
kurtaran Türk diplomatları bağlamında verilmiş gibi sunuldu. Bu gerekçe bir
kamuflajdı tabii. Çünkü bu ödül soykırıma direnen ve Yahudilerin hayatını
kurtaranlara verilmez. Yahudileri devlet sahibi yapan ve bu devlet için
çalışanlara verilir. Bu ödülü almış olan 10 kişinin hepsi, İsrail çıkarları için
çalışmış ve bu devlette yöneticilik yapmış Yahudilerdir.
"Van Minıt" gösterisi sahte değil de gerçek ise, bu madalyayı
iade etmesini istedik. Etmedi. Siyonistlerin taktığı Cesaret Madalyası halen
boynunda sallanmaktadır.
Bu konuda ibretlik bir yazı için bakınız:
***********
***********
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder