31 Mart 2014 Pazartesi

Levent Temiz’den Aydınlık’a mektup


İstanbul Ülkü Ocakları Eski Başkanı Levent Temiz, Ergenekon davasından yakalama kararı kaldırılınca, Türkiye’ye gelmeden önce Aydınlık’a bir mektup gönderdi.



“2003 yılında Mehmet Perinçek ile birlikte “Mehmetçik Coni’ye kalkan olamaz” adı altında bir miting yaptık. Miting her ne kadar üyesi olduğumuz partilerin (MHP ve İP) gençlik teşkilatları tarafından organize edilmiş olsa da, hep ikimizin adı ile anıldı.

Mitingin yankısı Okyanus ötesinden dahi duyuldu. Mehmet de, ben de, ABD’nin Türkiye’de kurmak istediği düzenin çarkına çomak soktuğumuzdan, o günden sonra iftiralar, oyunlar, davalar derken Silivri’deki tiyatroda sanık olarak bulduk kendimizi, ve sonunda ikimiz de zindanlarla tanıştık.

Milli cephede saf tutanlar dava arkadaşımdır

Asla pişman değilim. Geçmişin kinini güderek sağ-sol diye ayrışmanın bir manası yok. Bugün Türkiye’de milli-gayrı milli ayrımı var, ve herkes bu ayrıma göre safını seçmek zorunda.

MHP üyelik yazısı vermekten imtina etti, İP yanımdaydı

Aydınlık ekibi ve İşçi Partisi, gerek Türkiye’deki yargılama sürecinde, gerekse Bulgaristan’da yargılamalarım devam ederken beni bir gün olsun yalnız bırakmadı. Mücadelemizin emperyalistlere karşı birlik içinde verilmesi gerektiğini öyle güzel gösterdiler ki.

Üyesi olduğum partinin sadece bir Milletvekilinin desteği dışında, milliyetçi olduğunu iddia eden MHP üyelik yazısı vermekten imtina ederken, milli cephenin fedaileri her türlü desteği tek bir telefonumuzla sağladılar. Genel Başkanımız Doğu Perinçek yakalama kararımın kaldırılmasının ardından bizzat telefonla arayarak beni tebrik ederken, gençliğimi verdiğim partinin yöneticilerinin bu sürecin hiçbir aşamasında yanımda olma gereği hissetmemeleri, şu an bu satırları neden buradan ulaştırdığımın en açık nedenidir.

Apo’yu sorgulayan, Apo’nun verdiği listelerle cezaevinde yıllarını harcayan büyük komutan Hasan Atilla Uğur’un durduğu cephede onlarla gönül birliği içinde olmaktan gurur duyuyorum.

İşçi Partisi hariç her partiye sızdılar

Devletin her kademesine ve İşçi Partisi hariç her siyasi partiye sızan Pensilvanya kökenli Fethullah Gülen örgütünün elemanları her gün yeni bir kaos yaratma çabasında. Bu sorunların temelinde ise ABD ve onun emperyalist sistemi var.

Türkiye’nin Güneydoğusu’nda kurulacak bir Kürt devleti için olmazsa olmaz şart, bu devletin kuruluş sürecinde MHP ve CHP’nin iktidar ya da iktidar ortağı olmasıdır.

MHP içerisinde bu tuzağın farkında olup sesini çıkartanlar ise, Engin Alan paşamız gibi, benim gibi, sürecin baltalanmaması için ya sürgüne ya da zindana mahkum ediliyor. Aklıselim sahibi herkes, bugün cemaat ile CHP ve MHP arasından su sızmadığını fark edecektir.

Kendisini “Milliyetçi” addeden partiler sınıfta kaldı

Ömrünü vatan savunması için harcayan komutanlarımla, vatan sevmenin cezasını zindanlarda yıllarını harcayarak ödeyen ama bir adım dahi geri atmayan vatanseverlerle, ve ülkücülüğün siyaset üstü olduğunun bilincinde olan ve “Tam Bağımsız Türkiye” diyerek emperyalizme karşı duracak ülküdaşlarımla birlikte olmaktan gurur duyuyorum.

Vatanın bekası için şu an yaşadığımız yeni milli mücadele döneminde İşçi Partisi onurlu duruşu ve her türlü zulme rağmen mücadelesinde yılmadan gösterdiği çabayla Türkiye Cumhuriyeti’nin emperyalizme karşı mücadelesinde son kale olduğunu göstermiştir. Bütün vatanseverler de bu parti altında toplanmıştır.

Kendisini “Milliyetçi” addeden bazı partiler ise bu mücadelede sınıfta kalmıştır. Tarih, bu partileri gaflet ve dalalet içine düştükleri halleriyle not edecektir.”

*********

            Mehmet Perinçek ve Levent Temiz Kızıl Elma Mitingi’nde el ele,
                                                    30 Ağustos 2003.

Gerçek adı “Mehmetçik Coni’ye Kalkan Olamaz” olan miting, kamuoyunda “Kızıl Elma Mitingi” olarak tanınıyor.

Mitingin amacı: ABD’nin Irak saldırısına karşı çıkmak, savaşta Türk askerinin ABD askerini koruma amaçlı olarak kullanılmasına karşı çıkmak ve Kıbrıs’ta KKTC’yi yok etmeyi amaçlayan Annan Planı’na karşı Rauf Denktaş’a destek vermekti.

Bu miting Ergenekon kapsamına alındı. LeventTemiz, savunmasında mitingin Devlet Bahçeli’nin bilgisi dahilinde olduğunu, kendisinin de MHP üyesiolduğunu söyledi.

Ergenekon davası’na bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 26 Temmuz 2012 günü MHP Genel Merkezi’ne yazı yazarak, MHP’nin parti olarak bu mitinge destek verip vermediğini sordu.

MHP Genel Merkezi, bu soruyu, “Bu mitinge MHP herhangi bir şekilde destek vermemiştir” diye yanıtladı. Ve böylece Levent Temiz’i savunmasız bıraktı. Hatta, Levent Temiz’in MHP üyesi olduğuna dair bir yazı da vermediler. ABD karşıtı eyleme girenlerin MHP ile bir ilgileri olamazdı. MHP’nin milliyetçi ve ABD karşıtı olduğu yanılgısıyla gençlik yıllarını bu partiye vermiş olan Levent Temiz, işte böylece MHP’den dışlanmış  oldu.

Bakınız:

Mitingin MHP’nin bilgisi dahilinde olduğunu, MHP Genel Başkan Yardımcısı’nın da mitinge katıldığını, MHP Genel Merkezi’nin Ergenekon Mahkemesi’ne yalan beyan verdiğini gösteren haber için bakınız:

*********
Arşiv:

Kızıl Elma gerçekleşecek, gericiler acı meyvayı tadacaktır   13- 6 - 2012


*********

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder