3 Şubat 2012 Cuma

Hrant'ın "arkadaş"ları Fethullah'a siper oldular



"Hrant'ın arkadaşları" kisvesi altında Fethullahçıları gizleme çabası
 
Günlerden 31 Ocak 2012
Hrant'ın "arkadaş"ları basın toplantısı yapıyor.
 
Taraf gaz tenekesi yazarı Ümit Kıvanç da meğerse Hrant'ın "arkadaş"ı imiş.
Alıyor sazı eline ve diyor:
 
"Arkadaşımız Hrant'ın öldürülmesi, suikastın öncesiyle, sonrasıyla, mahkeme süreciyle, devletin bütün kademelerinin katıldığı bir organize suçtur"
 
Sonra da, dönemin İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, İstihbarat Daire başkanı Ramazan Akyürek başta olmak üzere cinayette rolü olan devlet görevlilerini isim isim sıralıyor.
 
Biri hariç: İstanbul İstihbarat C Şubesi Müdürü Ali Fuat Yılmazer.
 
*****
 
Açıklamanın ardından, Ulusal Kanal muhabiri Emrah Taştan soruyor:
"İsimlerini verdiğiniz görevlilerden Ramazan Akyürek Fethullah sicillidir.
Cinayette Fethullah bağlantısı olduğunu düşünüyor musunuz?"
 
İzleyicilerden bir kısmı Fethullah lafı geçince tepki gösterdi
Ümit Kıvanç da, izleyicilerin gösterdiği bu Fethullah taraftarlığına tercüman olarak şu yanıtı verdi:
"Cemaat bağlantısı olup olmadığını bilmiyoruz.
Bir kanıt olmadığı için bunu söyleyemeyiz"
 
Oysa ki, bir değil birçok kanıt vardı.
İstanbul Valisi Erol Çakır, Ramazan Akyürek'in siciline:
"Emniyet'teki hizipleşme içinde -İrticai akımlara (Fethullah) yakın. Dikkat edilmeli"
diye yazmıştı.
Emniyet Genel Müdür Vekili Necati Altuntaş'ın 2008 yılı başında hazırlayıp 5 önemli devlet kurumuna verdiği "Emniyet içindeki 57 Fethullahçı Polisler Listesi"nin başlarında Ramazan Akyürek adı var.
Dahası, Ramazan Akyürek'in Trabzon Emniyet Müdürü iken "haber elemanı" adı altında örgütlediği Mc Donads bombacıları ve Dink'in katilleri (Yasin Hayaller, Erhan Tunceller, Ogün Samastlar) istisnasız Fethullahçı BBP çevresinden.
 
*****
 
Ulusal Kanal Muhabiri ayrıca "Neden Ali Fuat Yılmazer'in ismini vermediniz" diye sorarken susturuldu.
 
Taraf gaz tenekesi yazarının ismini vermediği İstanbul İstihbarat C Şubesi Müdürü Ali Fuat Yılmazer'in ismi de "Emniyet içindeki 57 Fethullahçı Polisler Listesi"nin başlarında yer aıyor.
Başbakanlık Teftiş Kurulu Raporu'na göre, Ali Fuat Yılmazer, kendisine gelen "Yasin Hayal Hrant Dink'i ne pahasına olursa olsun öldürecek" şeklindeki istihbaratı İstanbul Emniyeti'ne "Hrant Dink'e karşı eylem yapılacak" şeklinde sulandırarak vermiş, suikast bilgisini saklamış, İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun'a bile bildirmemiş.
İşte Hrant'ın "arkadaş"ları bu kişi hakkında soru sorulmasını engelliyorlar.
 
*****
 
Bunun üzerine, gazeteci Ertuğrul Mavioğlu söz alarak:
"Ali Fuat Yılmazer konusu geçiştirildi. Bence çok önemlidir.
İsimlerini saydığınız listede Yılmazer'i söylemediniz.
Nedim Şener, Yılmazer'in istihbarat bilgisini sakladığını ortaya çıkarmıştı.
Neden Yılmazer'i söylemediniz"
diye sorunca,
 
Hrant'ın "arkadaş"ı Taraf gaz tenekesi yazarı Ümit Kıvanç, Fethullah bağlantısını şöyle gizledi:
"Yılmazer belki de çok sorumludur.
Eksik bilgimiz olduğu yerde bilgi vermek istemeyiz" dedi.
 
"Eksik bilgi" imiş. Bu zatın cinayet ihbarını gizlediğini Başbakanlık Teftiş Kurulu Raporu yazıyor.
Sizin bilginiz hala eksik. Gökten ayet mi inmesini bekliyorsunuz.
 
*****
 
Ertuğrul Mavioğlu, "arkadaş"ların aldatmacasını şu soru ile açığa vurdu:
"Hükümetin sorumluluğunu ortaya koyuyorsunuz. Ama örgütü de devletin bulmasını istiyorsunuz. Bu biraz garip değil mi?"
 
Hrant'ın "arkadaş"ı, Amerika'nın Fethullah'a işlettiği cinayeti yurtseverlerin üzerine atmak için derhal tepki gösterdi:
"Çeşitli senaryolar var. En akla uygunu Kafes Eylem Planı"
 
Mavioğlu, cinayetin Ergenekon'a yüklenmek istenmesini şöyle itiraz etti:
"Senaryo aramaya gerek yok. Hrant Dink cinayeti zaten bir senaryodur. Her şey ortadadır"
 
Taraf gaz tenekesi yazarı şunu demek istiyordu:
Hükümetin sorumluluğu, cinayetin Ergenekon bağlantısını kuramamış olmasındandır.
 
Özel Yetkili Ergenekon Mahkemesi bu bağlantıyı kurduğu ve Dink cinayeti dosyasını tıpkı Danıştay cinayeti örneğinde olduğu gibi Ergenekon ile birleştirdiği zaman, Dink'in "arkadaş"ları hükümeti aklayacaklar ve Fethullah bağlantısı derin kuyulara gömülmüş olacaktır.
 
İstedikleri budur, ama başaramayacaklar.
 
Dink 19 Ocak 2007'de öldürülmüştü.
Sözde Kafes Planı ise 30 Mart-14 Nisan 2009 tarihini taşımaktadır.
Kafes Planı yapılmadan 2 sene önce Dink bu plana uygun olaral öldürülmüş olabilir mi? Bir plan yapılmadan 2 sene önce uygulamaya konulabilir mi? Böyle bir iddiayı yapan kişinin akıl sağlığı yerinde olabilir mi?
 
*****
 
Ama, "Aman Fethullah'ı kızdırmayalım da bir an önce tahliye olalım" gibi ham bir hayal içinde olan Nedim Şener, Odatv davasının 9. duruşmasında (23 Ocak 2012) şöyle dedi.
"Başbakan'a cinayet işlendikten sonra sunulan şemalar var.
Kitabımda yayımlanan bu şemayı Ali Bayramoğlu'ndan almıştım.
Sadece bu şemaya bakılarak bile dava Ergenekon'la birleştirilebilirdi.
Bunu Zekeriya Öz'e de söyledim, ancak davalar birleştirilmedi.
Kafes Eylem Planı da Dink davasının Ergenekon'la birleştirilmesine yetecek niteliktedir."
 
Bu sözler üzerine avukat Celal Ülgen şunları söyledi:
"Şener, iddianameyi okumadığı ve davalara da girmediği için bilmiyor.
İki yıl önce olan cinayeti iki yıl sonra oluşturulan bir belgeyle ilişkilendiriyorsunuz.
Soruşturmanın sonucu da böyle olur"
 
Nedim Şener, yakayı sıyırmak için Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz'e "Olayı Ergenekon'a yıkalım, Fethullah'ı gizleyelim, sen de beni bırak gideyim" demek istemiş ama zahir savcı bu kadarcık eğilmeyi yeterli bulmamış.
Dizlerinin üzerine iyice çökmeden, tamamen çözülmeden, Fethullahçı Ramazan Akyürek'lere, Yılmazer'lere yönelttiği suçlamaları geri almadan, dönekler korosuna katılmadan, şirret "Hrant'ın arkadaşları" gurubuna biat etmeden, iyice şirretleşip ulusalcılara, yurtseverlere, orduya cepheden saldırıya başlamadan adamı salıverirler mi?
Nedim Şener bir eğik düzlem üzerinde duruyor. Şerefini kurtarabilir mi? Yoksa kayıp diplere düşer mi, zaman gösterecek.
 
*****
 
İşçi Partisi Basın Bürosu Başkanı Hikmet Çiçek, şöyle sesleniyor Nedim Şener ve Ahmet Şık'a:

"TERCİH SİZİN
Türkiye’de en uzun süre hapiste yatmış bir gazeteci ağabeyiniz olarak yazıyorum. 
HAPİSLİK insanı ve daha çok da bir aydını ya büyültür ya da küçültür. 
KİMİLERİ BİLENİR çıkar, NAZIM HİKMET olur, AZİZ NESİN olur, Dr.HİKMET KIVILCIMLI olur.
KİMİLERİ DE ‘bir daha TÖVBE’ DER, ütopyalarını terk eder CENGİZ ÇANDAR, HALİL BERKTAY, ORAL ÇALIŞLAR olur!
DİLERİM SİZ BÜYÜYEREK ÇIKARSINIZ! Size tez zamanda özgürlük diliyorum.
Sevgiler ve selamlar.
Hikmet Çiçek"
*****
İlgili yazılar:
 
Bu yasayı Fransa'da çiğneyeceğim
 
Hrant da değilsiniz, Ermeni de. Sadece Amerikancısınız
 
Sosyalizmle yetişmiş yoksul Ermeni çocuğu
 
Doğu Perinçek Dink cinayetinin faillerini 2007'de açıklamıştı
 
Hrant Dink cinayetinin izleri Fethullah'a ulaşıyor
++++++++++++++++

                              Ertuğrul Mavioğlu - Ahmet Şık

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder