Kuzey Suriye'de bir Kürt
oluşumunun ortaya çıkmasından dolayı "Hükümet
bunu hesaba katmamıştı" gibi sözlerle AKP Hükümeti'ni
eleştiren köşe yazarları ve siyasiler, aslında AKP Hükümeti'nin suçunu örtbas
etmektedirler, bilerek veya bilmeyerek.
Çünkü, AKP
Hükümeti, en başından beri, Esad rejimine yönelik saldırının Kuzey Suriye'de bir
Kürt Bölgesi kurmak amaçlı yapıldığını biliyordu.
Tıpkı Saddam'a yönelik
saldırının Barzanistan kurulması amaçlı yapılmış olması gibi.
********
Büyük Ortadoğu Projesi'ni (BOP) anlattık, herkes anladı
zannettik.
Bay Kemal ve Bahçeli Bey uzun süre sonra olsa bile Tayyip bey
hakkında "BOP Eşbaşkanı" suçlaması yapınca, onların da anladığını
zannetmiştik.
Suriye olayları başlayınca ikisinin de Hükümete destek
çıkması, BOP hakkında bir şey bilmediklerine veya bilerek Büyük Kürdistan
kurulmasına destek verdiklerine işarettir.
********
BOP, Müslüman ülkelerin sınırlarının ve rejimlerinin
değişmesini amaçlamaktadır.
Haritası da yayımlandı, artık çocuklar bile
biliyor.
Zaten sınırların değişmesi için rejimlerin değişmesi
gerekir.
Bu projenin kilit taşı,
Türkiye, İran, Irak ve Suriye'den koparılacak toprak parçaları üzerinde bir
Büyük Kürdistan kurmaktır.
Amerikalılar bu ülkeye Free (Özgür) Kürdistan
diyorlar.
AKP, işte bu Büyük Kürdistan kurma amaçlı Büyük Ortadoğu Projesi'nin
Eşbaşkanıdır.
Tayyip Erdoğan, BOP Eşbaşkanı olduğunu defalarca
mikrofonlar ve kameralar önünde iftiharla açıklamıştır.
"Bize bir görev verildi, bu görevi yapıyoruz biz" demiştir.
Bunlar ortada iken hala "Hükümet Kuzey Suriye'de bunların olacağını
hesaba katmamıştı" demek ya
zırcahilliktir, ya da yandaşlık.
Saddam rejimi yıkılarak Kuzey Irak'ta Barzanistan
kuruldu.
Esad rejimi yıkılarak Kuzey Suriye'de PKK devleti
kurulması yolunda önemli adımlar atıldı.
Ülkemizde de Atatürk Cumhuriyetinin AKP eliyle
içerden yıkılarak Yeni Anayasa ile federasyona geçilmesi için çalışmalar devam
ediyor.
İran'a en son sıra gelecek.
********
ABD'nin Suriye saldırısının hedefi ülkeyi bölmek ve kuzeyde
bir Kürt Bölgesi oluşturmaktı.
Bu bölge, Büyük
Kürdistan'ın Batı parçası olacaktı.
ABD bu amacı bir an önce gerçekleştirmek için, Türk Ordusu'nun
Suriye'ye müdahale etmesini istedi.
Abramowitz gibi ABD sözcüleri, askeri liderliği üstlenmeyen
Türkiye'yi, daha doğrusu TSK'yı ikna edemeyen Tayyip Bey'i
eleştirdiler.
ABD, Fethullahçılar eliyle
MİT krizi üzerinden Tayyip Bey'i sıkıştırdı.
Amerika, Fetocu Savcılar eliyle Tayyip Bey'in kulağını
çekiyordu.
********
Ama hava birden değişti.
Eskiden Türk Ordusu'nu Suriye üzerine sürmeye kalkışan ABD, şimdi buna karşı
çıkıyordu.
Neden?
********
Plana göre, Türk Ordusu Esad
rejimini söküp atacak, ülke 4 parçaya bölünecek, başta BM ve ABD olmak üzere
" Uluslararası Toplum" (!) ise "Tamam Esad devrildi, artık Türk Ordusu
Suriye'den çıksın" yaygarası yapacak ve bu suretle Kuzey Suriye'de Batı
Kürdistan kurulmuş olacaktı.
********
Fakat şimdi işte Kuzey
Suriye'de bir oluşum meydana gelmiş, dolayısıyla artık Türk Ordusu'nun Suriye'ye
girmesine gerek kalmamıştı.
Hem Allah korusun, Türk
Ordusu'nun aklına "Suriye'ye girmişken buradaki PKK dahil tüm Kürt oluşumlarını
ortadan kaldırıvereyim" gibi canice bir fikir gelebilirdi.
Bu tehlikeyi önlemek için, Henri Barkey, 30-31 Temmuz 2012
günleri Akşam gazetesinde yayımlanan bir söyleşi yaptı.
Barkey, bu söyleşide "Türkiye, nasıl Irak'taki Kürdistan ile ense
tokat anlaşıyorsa, Suriye'deki Kürdistan ile de yaşamaya kendini
alıştırsın" ana fikrini
işledi.
********
Bu arada, Türk Milletinin gazını almak için, AKP Hükümeti, Suriye
sınırında, Nusaybin'de, tankların da katıldığı bir tatbikat yapmaya
başlamıştı.
Bu tatbikat resmi olarak Esad rejimine karşı idi ama el altından
millete "Kuzey Suriye'deki PKK oluşumuna karşı yapıldığı"
anlatılıyordu.
Gaz almak için yapılıyor bile olsa, Amerika bu tatbikattan
huylandı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Patrick
Ventrel, acilen yaptığı açıklama ile sopa gösterdi:
"Türkiye'nin ulusal güvenlik çıkarlarını anlıyoruz. Ama şu
anda durumu daha fazla askerleştirmenin ilerlenecek yol olduğunu
düşünmüyoruz"
Tercümesi: "Kuzey Suriye Kürt Bölgesi'ndeki oluşum
Amerika'nın koruması altındadır, sakın ha bir askeri harekat falan
yapmayasınız"
Bu demeç ile gösterilen sopanın fotoğrafı da 3 gün sonra
yayımlandı: Obama, Tayyip Bey ile telefonda görüşürken elinde bir beyzbol sopası
tutuyordu.
"BOP Eşbaşkanı olduğunu sakın unutma, senin görevin Büyük
Kürdistan kurulması için taşeronluk yapmaya devam etmek. Sopa bende
ha."
Mesajı alan Amerikancı basın, başta
Taraf gaz tenekesi olmak üzere, "Suriye'ye müdahale edelim" yaygaralarını anında terk ederek 180 derece
dönüş yaptılar ve "Kuzey Suriye Esad'ın tuzağı, aman tuzağa
düşmeyelim"yaygarasına geçtiler.
********
Mehmet Ali Güller, 30 Temmuz 2012 günlü Aydınlık köşe
yazısında durumu özet olarak şöyle açıkladı:
ABD'nin hedefi Türk Ordusu'nu Suriye'ye sokmak değildi. Hedef
Suriye'de bir Kürt bölgesi oluşturmaktı.
Türk Ordusu'nu Suriye'ye sokmak, bu
hedefi gerçekleştirmek için kullanılması planlanan bir araçtı.
Hedef gerçekleşmiş ise, araca gerek kalmaz.
Gösterilen bu sopa üzerine, AKP, "Kuzey Suriye'de PKK'ye izin
vermeyiz" şeklindeki açıklamalarından yan
çizmeye başladı.
Gaz almak için bile olsa, Amerika, bu türlü sözler duymak
istemiyordu.
Davutoğlu, Milliyet'ten Fikret Bila'ya yaptığı
açıklamada, AKP'nin "Federal Suriye" için yani Barzanistan
benzeri bir "Kuzey Suriye Kürt Federe Bölgesi" için olur verdiğini şu sözlerle açıklıyordu:
"Otururlar kendi geleceklerini tayin ederler.
Biz de ona çıkıp "Bu bizim kırmızı çizgimizdir" demeyiz" (31 Temmuz 2012)
Tayyip Bey'in Kuzey Suriye için söylediği bütün sözler, "Ne işi var
NATO'nun Libya'da?" çıkışı gibi 180 derece tersine dönüvermişti.
AKP, Barzanistan'ı nasıl kabul etti ve Erbil'de konsolosluk açtı ise,
Kuzey Suriye Kürt Bölgesi'ni de kabul edecek, hatta belki de Kamışlı'da
konsolosluk açacaktır.
Türkiye'deki "Kürt Bölgesi" denen BDP Belediyelerine Yeni Anayasa ile
özerklik verilerek ülkemizde de bir federal Kürt Bölgesi oluşumuna kapı aralaması
da aynı proje (BOP) kapsamında AKP'nin görevidir.
********
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder