17 Ağustos 2012 Cuma

MİT, Aydınlık gazetesi için suç duyurusu yaptı


Aydınlık gazetesi, "MİT'in Cemaat Raporu" hakkında 2 gün süren bir haber yapmıştı.
MİT, bu yayın üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Aydınlık'ın suçu şuymuş:
MİT'i aşağılamış, MİT'e iftira atmış, halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmiş.
 
Aşağıda okuyacaksınız. Aydınlık, Raporun tamamını değil, ana başlıklarını yazmış sadece.
Hani nerede bu yazılanlar içinde MİT'i aşağılama, halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme gibi şeyler?
MİT, yazdığı raporun ele geçirilmiş olmasından duyduğu şaşkınlıkla, şaşkınca bir suç duyurusu yapmış.

                                                         Aydınlık, 16 Ağustos 2012
 
MİT açıklaması: Rapor hayal ürünü
+++++++++++++++++++++++++++++
 
MİT, suç duyurusundan ayrı olarak bir de açıklama yapmış. Buyurun:
"Yayınlanan iddialar tamamıyla hayal ürünü olup, teşkilatımızca hazırlanan böyle bir rapor bulunmamaktadır.
Söz konusu haberin.... belirli çevrelerce teşkilatımız aleyhine yürütülen çalışmalar doğrultusunda kasıtlı olarak hazırlandığı ve servis edildiği..."
 
Yalanlayın bakalım, çok heyecanlı oluyor.
Bu kadar çok şirket, okul, vakıf vesaire ve bunların yöneticileri, para hareketleri vesaire hakkında  bu kadar kapsamlı bir raporu MİT dışında hangi kurum hazırlayabilir?
Hangi "belirli çevreler" bu kadar kapsamlı istihbarat yapabilirler?
Siz MİT değil misiniz arkadaşlar? Yani istihbarat teşkilatı? 
Bulun, ortaya çıkarın ve gösterin bakalım kimlermiş bu raporu "kasıtlı olarak" MİT başlıklı kağıtlara yazan ve altına MİT Müsteşarı'nın ıslak imzasını atan "belirli çevreler" ???
Haydi, Halep orada ise arşın da burada.
Raporu yayımlayan Aydınlık'ı mahkemeye vereceğinize, bu raporu yazdığını iddia ettiğiniz "belirli çevreler"i bulup çıkarın ortaya, onları mahkemeye verin.

Eğer bu "belirli çevreler"i bulamazsanız, şu iki şıktan birisini kabul etmek zorundasınız:
1- MİT olarak, böyle bir raporu hazırlayıp MİT başlıklı kağıtlara yazanları bulamayacak kadar beceriksizsiniz, ki bu durumda istifa ediniz
2- Veya, bu raporu MİT olarak bizzat sizin hazırladığınızı kabul ediniz.
 
Sonucu heyecanla bekliyorum değerli MİT yöneticileri...
 
********
 
Olayın aslı, Fettoşçular ile Tayyip Bey arasındaki MİT konusundaki anlaşmazlık.
Anlaşmazlığın nedeni, Fettoşçuların MİT'i bir türlü ele geçirememeleri.
Evet, Hakan Fidan sayesinde birçok Fettoşçu sınavsız MİT'e dolduruldu, ama Fettoş hepsini istiyor, eski elemanlar emekli edilsin, hep Fettoşçu doldurulsun. Müsteşar dahil MİT küllüm Fettoşçulardan oluşsun.
"Ergenekon ve Balyoz mahkemelerini, Emniyetin ve devletin önemli mevkilerini ele geçirdik, ama MİT'i ele geçiremedik" kızgınlığı ile MİT yönetimine savaş açtılar.
Fettoşçuların MİT'e açtığı  bu savaş, aslında Tayyip Bey'e açılmış bir savaştı.
 
********
 
Fettoşçuların ilk hamlesi, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ı KCK dolayısıyla "Terör örgütüne yardım ve yataklık"tan ifadeye çağırmak olmuştu.
Tayyip Bey de karşı hamle olarak, bu tezgahı düzenleyen savcıları ve Fettoşçu polisleri dağıtmıştı.
KCK yapılanması ve Suriyeli isyancıların bazı komutanlarını MİT elemanları ile takas için Suriye'ye verme olayları için Fidan'ı sıkıştırmışlardı.
 
********
 
Fettoşçular, şimdi de, Hakan Fidan'ı İran konusunda sıkıştırmak için bilgi toplama aşamasındalar.
MİT, Emniyet ve diğer devlet birimlerimden Fidan aleyhine bilgi toplamaya çalışan Fettoşçular, bu yönde CIA ve MOSSAD ile de işbirliği yapıyorlar.
Aydınlık, bugünkü sayısında, "Cemaat Fidan'ın peşinde" başlığı altında konuyu inceledi.
 
********
 
İyi Farsça bilen Hakan Fidan, MİT içinde İran ve Hizbullah masalarının bağlı olduğu bölüme bakmıştı.
Fidan, gerek önceki dönemde gerekse Müsteşar olduktan sonra birçok kez İran'a gidip geldi.
Tayyip Bey 27 Mayıs 2010 günü Fidan'ı Müsteşar yapınca, Fettoşçular ve MOSSAD'a yakın siteler "İrancıdır" yaygarası yapmışlardı.
 
Dönemin İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak da aynı iddiayı öne sürerek şöyle demişti:
"MİT ile ortak çalışmalar yapıyorduk. Şimdi bu bilgiler İran yanlısı bir kişinin eline geçecek"
 
Hakan Fidan, MİT Müsteşarı olmadan önce Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu Yönetim Kurulu'nda Türkiye'yi temsil etti.
Nisan 2010'da Vaşington'da yapılan Nükleer Güvenlik Zirvesi'nde Tayyip Bey'in dosyasını hazırladı.
Türkiye bu süreçte İran'ı destekler bir tutum aldı. İran'ın barışçı  nükleer araştırma yapma hakkını savundu.
İsrail, Türkiye'nin bu tutumu almasına neden olan dosyayı hazırlayan Fidan'ı o günden hedef tahtasına oturttu.
Aşırı İsrail yanlısı olan Fettoşçuların Fidan'a olan düşmanlığının bir nedeni de bu.
 
********
 
Fettoşçuların kendisini izlediğini bilen Fidan, Tayyip Bey'e "Size yük olmak istemem, istifa etmeye hazırım" dedi, Tayyip Bey bu öneriyi reddetti.
 
Karşı eylem olarak, Tayyip Bey, Fidan'a "Fethullah Cemaati hakkında bir dosya hazırla" talimatı verdi.
MİT'in hazırladığı rapor Aydınlık'ın eline geçti, 2 günlük yazı dizisi oldu.
Raporun eki olarak Tayyip Bey'e sunulan 40 klasör, çalışmanın boyutları hakkında fikir veriyor.
 
Hakan Fidan imzasıyla "Başbakanlığa" hitabı ile başlayan bir sayfalık ön yazıda:
"Başbakan Erdoğan'ın sözlü emirleri üzerine 1 Ocak 2012 tarihinde özel çalışma başlatıldığı, ilgili kurum ve Bakanlıklar ile ortak programlar hazırlanarak araştırmalar yapıldığı" belirtiliyor.

                                                                      10 Ağustos 2012

                                                                    11 Ağustos 2012

MİT'in hazırladığı "Fethullah Gülen Cemaati Raporu"nun ana başlıkları şunlar:
 
Cemaatin sermayesi 150 milyar dolar.
Bu sermayenin büyük bölümü kayıt dışı.
 
Cemaat, 65'i büyük olmak üzere 700 şirket tarafından destekleniyor. (Küçük sempatizan şirketler hariç)
Bu şirketlerin yıllık iş hacmi 7 milyar doları aşıyor.
 
Cemaat şirketlerinin yönetici kadrolarından 4800 kişi MİT tarafından takibe alındı
 
Cemaatin kurmay kadrosunun bileşimi şöyle:
4 politikacı, 5 TSK mensubu, 173 Emniyet mensubu, 23 MİT mensubu, 47 din adamı, 2314 iş adamı, 171 eski Ülkücü
 
Şirketler Gülen'in icazeti (izin vermesi) ile kuruluyor.
Cemaatin Türkiye genelindeki 210'dan fazla özel okulu, binlerce ışık evi, 460 dershane ve kursu, 500 öğrenci yurdu var.
 
Türkiye dışındaki 134 ülkede toplam 400 özel okulu, 38 öğrenci yurdu, 13 üniversiteye hazırlık kursu var.
 
Raporda bütün bu kuruluşlar tek tek sayılıyor
 
Raporda, ayrıca:
--Cemaate bağlı gazete, televizyon, dershane ve finans kuruluşlarının adları veriliyor.
--Cemaate parasal destek sağlayan şirketler, vakıflar, eğitim kurumları mercek altına alınıyor.
--Yurt dışında, özellikle de Orta Asya'da bulunan şirketlerin ve kurumların para hareketleri ve yöneticileri hakkında dosyalar hazırlandığı belirtiliyor.
--Cemaate bağlı kurumların yöneticileri hakkında değerlendirmeler yapılıyor
--Şirketlerin kuruluşlarından bugüne kadar elde ettikleri kar ve sermaye hareketleri rakamlarla veriliyor.
 
 
********
 
Raporun "Giriş" bölümünde şöyle deniyor:
"Devlet kadrolarında görev yapan Fethullah Gülen Cemaati görevlileri ve bu cemaate çok yakın bazı görevliler hakkındaki tepki ve tartışmalar, siyasi zeminde de etkili bir şekilde işlenmektedir.
Olaylar giderek kendi boyutlarını aşmaktadır. Bu konular siyasi, sosyal, güvenlik ve psikolojik açıdan Türkiye gündemindeki en ağırlıklı konu haline gelmiştir."
 
Raporda Gülen'in konuşmalarının "Devlete meydan okuma" olarak nitelendirildiği bölüm şöyle:
"Her an ölüm tehdidi altında olduğunu, bu yüzden ABD'den ayrılamayacağını, yaptığı mücadelede dava arkadaşlarına danışmadan karar veremeyeceğini, bahse konu çağrının (yurda dön çağrısı-ASB) kendisine karşı bir komplo olabileceğini, anlaşılabilir bir üslupla devlete ve devlet yetkililerine güvenmediğini, devletimizi suçlayarak meydan okuyan görüşlerini açıkça ifade etmiştir."
 
Raporda, yöneticilerin takibe alındığını anlatan bölüm şöyle:
"Kayıt içi olmakla beraber kontrol dışı kalan cemaat şirketleri, kuruluşları hakkında izleme ve inceleme başlatılmıştır"
 
Eğitim kurumları ile ilgili bölümden birkaç seçme:
"Cemaate bağlı bu eğitim kurumlarında 7 binden fazla öğretmen 1000-3000 dolar karşılığı görev yapıyor.
Okulların mali portresi ise 5 milyar dolar olarak hesaplanıyor."
 
Rapor, cemaate bağlı vakıfların gelir, veraset, intikal, emlak, gümrük vergileri ile harçlardan muaf tutulduklarını belirtiyor.
 
********

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder