ABD Hazine Bakanlığı TÜSİAD'a tehdit mektubu göndermişti.
"Yaptırım listemizdeki Ruslarla iş yaparsanız size de yaptırım uygularız."
D. Perinçek, tehditlere karşı çıkmayan TÜSİAD'ı çok sert eleştirmişti
Bakınız:
ABD'nin kölelerisiniz, Türkiye ekonomisini batırdınız
+++
Bu tehdit mektubunun TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) ve DEİK'e de (Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu) gönderildiği öğrenildi.
Bunun üzerine Maliye Bakanı Nebati yazılı açıklama yaptı.
+++
Bakan Nebati:
"Türk iş dünyası örgütlerine iletilen mektubun iş çevrelerimizde bir endişe yaratması anlamsızdır."
Sayın Bakan, asıl sizde bir endişe yaratmaması anlamsızdır.
Nitekim, vatandaş, bu sözlerinize isyan ediyor:
Sayın Nebati, Türk iş dünyasına mektup iletilmedi. ABD, Türk iş adamları ve şirketlerini Rusya ile iş yapmayın diyerek tehdit etti. Farkında mısınız?
Her şeyden önce, yabancı bir devletin Bakanlığı, ancak muhatabı olan Bakanlığımıza mektup gönderebilir. TÜSİAD gibi kuruluşlara mektup göndermesi, diplomasi kurallarına aykırıdır. TÜSİAD, TOBB, DEİK Amerikan kuruluşları mıdır ki ABD Bakanlığı onlara mektup gönderebiliyor? Öncelikle buna itiraz etmeniz gerekiyordu. Çok yazık.
Nitekim, vatandaş sizden iyi biliyor konuyu:
https://twitter.com/masharzmc/status/1563195577411981313
adlı kişiye yanıt olarak
Sizin göreviniz in açıklaması bu değil. TC Hazine ve Maliye Bakanısınız böyle bir mektubu ABD şirketlerine nasıl yollayamazsanız, onlar da yollayamaz. Açıklama bu olmamalıydı.
+++
Bakan Nebati:
"Komşularımızla, başta turizm olmak üzere çeşitli sektörlerde, yaptırımlara konu olmayan çerçevede, ticari ve ekonomik ilişkilerimizi geliştirmekte kararlıyız."
Sayın Bakan, ABD, Rusya'ya, kendi kafasına göre yaptırım uygulamakta, çeşitli Rus mallarının satın alınmasını ve çeşitli Rus şirketleri ile iş yapılmasını yasaklamaktadır.
ABD, bu yaptırım ve yasaklara ABD şirketlerinin uymasını isteyebilir. Ama başka ülkelerin uymasını isteyemez.
Çünkü bu yaptırımlar Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilmiş yaptırımlar değildir. Öyle olsa idi uymak zorunda kalırdık. (Ama yine de uymayabilirdik, örneğin İsrail hiç bir BM kararını tanımıyor, işgal ettiği Suriye'ye ait Golan Tepeleri'nden çekilmiyor, Batı Şeria'da Filistinlileri kovup yeni yerleşim birimleri kurmaya devam ediyor vesaire.)
Nitekim, devletimiz yaptırımlara katılmayacağını açıkladı ve gerçekten de katılmıyor. Hava sahamızı Ruslara kapatmadık, petrol ve doğal gaz alıyoruz vesaire.
(Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu: ''Biz ekonomik yaptırımlara katılmayacağı-
mızı söylüyoruz. Prensip olarak yaptırımlara katılma taraftarı değiliz.'')
Ayrıntılı bilgi için bakınız:
Sayın Bakan, bu açıklamanız, üyesi olduğunun hükümetin aldığı karar ve uygulamalarla ters düşmektedir. Türkiye, yaptırımlara katılmıyor, siz ise "yaptırımlara konu olmayan çerçevede" iş yapacağınızı söylüyorsunuz. Bu nasıl iş? Acaba siz başka bir hükümetin bakanı mısınız?
Bakan Nebati'nin açıklamasının tamamı için bakınız:
Ayrıca bakınız:
+++
Vatandaş isyan ediyor:
Abd'den gelen tehdidin , bu tehdide teslim olan Nebatinin açıklamaları Vatan Partisi dışında kimsenin umurunda değil belli ki. Herkes kafasını kuma gömmüş gibi davranıyor.
+++
1-Maliye Bakanı Yine Rus Uçağını Düşürdü.
İş, bir kez Daha Vatan Partisi'ne Düştü.
Sayın Nebati'nin, ABD'nin Türkiye hükümeti ve iş dünyasına yönelttiği tehditler konusunda yaptığı açıklama, hükümetin hayat pahalılığı ve ekonomik sorunlar karşısında çaresiz olduğunu gösteriyor.
2-Sn.Bakan ABD'nin komşumuz Rusya'ya karşı uyguladığı yaptırımlara selam durmaktadır. Hükümet,ABD'den gelen bir mektup karşısında bile dik duramıyor. Sn.Bakan,açıklamasında Atlantik Sistemi içerisinde çırpınmaktadır. Dolayısıyla Türkiye'yi borca batıran sisteme teslim konumundadır.
3-Soru açıktır:
Bu hükümet ile mi bağımsız ekonomi programı uygulanacak ?
Oysa Türkiye bu yaptırımları altın fırsata dönüştürerek ekonomik dar boğazdan çıkar.
4-Bakana ve yaptırımlara boyun eğen TÜSİAD çevresine bir kez daha hatırlatıyoruz:
Atlantik Sisteminin Türkiye'ye vereceği mazotu yok, doğalgazı yok. Batı derin enerji krizi içerisinde ama Türkiye'nin komşuları olan Rusya'nın, İran'ın ve Irak'ın mazotu da, doğalgazı da var.
5-ABD'nin Rusya ve İran yaptırımlarına boyun eğen Ak Parti hükümeti, patlıcan, biber ve domates fiyatlarının yükselişi konusunda acizdir. Enflasyonu indirme vaadleri masaldır.
6-ABD Denetiminde Üretim Programı Uygulanamaz
ABD denetiminde üretim devrimi olmaz.
ABD denetiminde "yatırım, istihdam, üretim" programı uygulanamaz.
7-Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan'ın sık sık dile getirdiği " yatırım, istihdam, üretim, ihracat" programı ancak ve ancak bağımsız bir hükümetle hayata geçirilir. Çünkü bu programın vazgeçilmezleri, tasaruftur, planlamadır ve kamuculuktur.
8-ABD'nin küstahça ekonomik dayatmaları karşısında çaresiz olanlar, Vatan Partisi'nden kopya ettikleri programı hayata geçirmekte de çaresizler.
Sayın Maliye Bakanı Nebati, yine Rus uçağını düşürdü. İş bir kez daha Vatan Partisi'ne düştü.
9-Rusya, Çin ve İran'a yaptırımları tanımıyoruz.
Üretim Devrimi, başı dik Türkiye'nin yapacağı iştir.
ABD yaptırımlarına boyun eğenler, ekonomik çıkmazdadır. Ama Türkiye ekonomik çıkmazda değildir.
10-Vatan Partisi'nin merkezinde olacağı üreticilerin milli hükümeti, bağımsız ekonomi politikasıyla Rusya'dan ve İran'dan ucuz enerji alır. Traktörün deposuna ucuz mazotu doldurur.
11-Su motorlarına ucuz elektrik verir.
Sanayiye ucuz doğalgaz ve enerjiyi sağlar.
TIR şoförüne ve taksiciye ucuz mazot verir.
Turizm merkezlerine komşularımızdan milyonlarca turist gelir.
12-Türkiye Rusya'yla dünya arasında hava trafiğinin, finans bağlantılarının ve tedarik zincirinin üssü haline dönüşür.
Çin'den büyük yatırım sermayesi gelir.
Patlıcan, biber fiyatı düşer, üretici baş tacı olur. Türkiye Üretim Devrimini başarırız ve halkımız refaha ulaşır.
13-Bu program bir seçenek değil, mecburiyettir.
Vatan Partisi hükümet görevlerine hazırdır ve milletimizden başı dik üreten Türkiye için hükümet görevi talep ediyor.
+++
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder