Mehmet Faraç, 3 Nisan günlü
Aydınlık gazetesi köşe yazısında AKP’nin ABD destekli bölücü “Açılım” politikasına Kılıçdaroğlu’nun verdiği desteği
şöyle eleştiriyor:
“CHP liderinin 2010
yılındaki referandum sırasında Güneydoğu’daki bazı “açılım” konuşmaları parti
tabanında tepki çekmişti.
Hatta Güneydoğu
kentlerindeki CHP mitinglerinde Türk Bayrağı taşınmaması Erdoğan’ın diline
düşmüş, BDP karşısında verilen tavizler de yarar getirmemişti.
Kılıçdaroğlu, Pazar günkü
seçim öncesinde memleketi Tunceli’de yaptığı konuşmada da AKP’nin hatalı açılım
politikalarına sahip çıktı.
CHP’nin aldığı oylar da
kanıtlıyor ki, bu yaklaşım en başta Akdeniz ve Orta Anadolu olmak üzere Türkiye
genelinde pahalıya patladı.
CHP lideri yalnızca kendi
memleketinde (Tunceli) seçimi kaybetmedi, partisinin Doğu ve Güneydoğu’da
yaşadığı erozyon da devam etti.
Hem de Diyarbakır’da,
akrabalarının yaşadığı kendi köyünden bile oy alamayan Sezgin
Tanrıkulu’nun Güneydoğu politikalarından sorumlu olduğu son 3 yılda, CHP
bölgeden iyice silindi.
CHP oyları şu oranlara
düştü: Urfa: 0.86, Diyarbakır: 1,19, Hakkari: 1,43, Van:0,77, Iğdır: 0.74,
Erzurum: 1.56.
Batman, Şırnak, Bingöl, Muş,
Ağrı, Bitlis, Siirt gibi illerde partinin artık esamesi bile okunmuyor.
Tanrıkulu gibilerin, CHP’nin
köklü ideolojisi dururken, BDP kafasıyla Kılıçdaroğlu’na sözde danışmanlık
yapması da hezimet yaratmaya devam ediyor.”
*********
Tamamen katıldığım bu
saptamalardan sonra Mehmet Faraç çözüm önerisini şöyle sunuyor:
“Sanırım, ideolojik hataları bir an önce gidermenin
yanısıra, partinin üst düzey yönetiminde de, CHP’nin Altı Ok’una yürekten
inanmış kadrolaşma artık kaçınılmaz...”
“CHP, bu ideolojik
sapmalar, yanlış ittifaklar, hatalı politikalar ve parti üst yönetimindeki CHP karşıtı kafalarla
2015 seçimlerine girerse, hiç kuşkunuz olmasın, alınacak sonuç yerel
seçimlerden daha vahim olur.”
*********
Önerideki ana kavramları tek
tek ele alalım:
Faraç, CHP’deki “ideolojik hatalar” dan, “ideolojik
sapmalar”dan söz ediyor. Halbuki söz konusu olan ideolojik hata veya
sapma değildir. ”Hata
yapan Atatürkçüler” değil, “Atatürkçülük karşıtı başka ideolojilere mensup kişiler” söz
konusudur.
E. Tuğamiral Türker
Ertürk’ün sıraladığı gibi, CHP üst yönetimine monte edilen
Atatürk düşmanları
Bölücüler
Etnik milliyetçiler
Kurucu ideolojimize
(Kemalizme) düşmanlık edenler
Liboşlar
İkinci Cumhuriyetçiler
Altı Ok'un modasının
geçtiğini söyleyenler
“ideolojik hata” yapan
kişiler değillerdir. “İdeolojik sapma” içinde değillerdir.
Zaten Mehmet Faraç,
önerisinin devamında “Parti üst yönetimindeki CHP karşıtı kafalar” tanımlaması yaparak,
bunun böyle olduğunu açıklamaktadır.
Parti üst
yönetimindekiler, CHP karşıtı kişilerdir. CHP’yi Y-CHP yapmak isteyen ve bu
isteklerini gerçekleştirmiş olan kişilerdir.
Atatürkçü CHP
Milletvekilleri ve Atatürkçü CHP tabanı, buna engel olamamışlardır.
Olamadıkları gibi, bu durumu değiştirmek için bir eylem planları da yoktur.
Mehmet Faraç, “CHP üst
yönetiminde Altı Ok’a yürekten inanmış kadrolaşma artık kaçınılmaz” demektedir.
Böyle olması benim de isteğimdir. Ancak, bu nasıl olacaktır? Daha doğrusu,
mümkün müdür?
CHP içindeki Atatürkçülerin,
Atatürkçü bir Genel Başkan ve Yönetim Kurulu listesi çıkarabilecek nefesleri
kalmış mıdır? Atatürkçü bir programları var mıdır?
Atatürkçü bir Genel Başkan
Adayı çıkarabilmek için gerekli olan “%20 Adaylık Barajı”nı Kurultay’da
aşabilecek güçleri var mıdır?
Yollar haramiler tarafından
kesilmiştir. Bakınız: http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=253656
Mehmet Faraç’ın yazısının
tamamı:
arşiv:
E. Tuğamiral
Türker Ertürk’ün CHP eleştirisinin eleştirisi
3 Nisan 2014
http://aliserdarbolat.blogspot.com.tr/2014/04/e-tuga-turker-erturkun-chp.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder