3 Nisan 2014 Perşembe

E. Tuğamiral Türker Ertürk'ün CHP eleştirisinin eleştirisi

E. Tuğamiral Ertürk, 2 Nisan günlü Aydınlık gazetesi ve İlk Kurşun sitesinde çıkan "Kan Değişikliği Gerekli" başlıklı yazısında Y-CHP eleştirisi yapıyor.


Ertürk, önce AKP'nin seçim başarısının nedenlerini sıralıyor:

Birincisi, AKP, baskı, korkutma, sansür, avanta dağıtma, seçimlerde hileye başvurma yolları ile halkın özgür iradesinin tecelli etmesini önlemiştir. İkinci neden, eğitim seviyesinin düşüklüğüdür.

AKP dışındaki neden, halkın önüne kuvvetli bir alternatifin konulamamasıdır. Bu durumda halk istikrarı seçmiştir.
*************
Bu saptamalara tamamen katılıyorum. Kuvvetli bir alternatif konulamamasının nedenleri şunlardır:

Birincisi, İşçi Partisi'nin, CHP ve MHP'ye yaptığı "Atatürkçü adaylarda birleşelim, ortak aday çıkaralım, veya siz ortak aday çıkarın biz destekleyelim" önerisi kabul görmemişti.

İkincisi, CHP ve MHP sadece hırsızlık konusu üzerinde durmuşlar, ülke sorunları hakkında AKP'den farklı bir çözüm göstermemişlerdir. NATO, AB ve ABD ile ilişkiler, Türk Ordusu'na tertip, özelleştirme, tarımın desteklenmesi, açılım, dış borçlanma, Gümrük Birliği, yerli üretimin korunması, cemaatler ve tarikatlar, köylüye toprak dağıtılması, ağalık, şeyhlik, laiklik, Suriye, Ukrayna gibi bir dizi sorunda AKP ile aynı görüşleri savunmaktadırlar. Halka daha iyi bir yaşam tarzı önerisi sunmamışlardır.

Üçüncüsü, AKP'nin boşadığı Cemaate sarılmışlar, tüm bu nedenlerle de yarışı kaybetmişlerdir.

*************

Ertürk, daha sonra, CHP eleştirisine başlıyor. Önce, CHP Genel Başkan Yardımcısı PKK avukatı ve "TR705 kodlu CIA Ajanı" damgalı Sezgin Tanrıkulu'nun Atatürk düşmanı ve bölücü görüşlerini aktarıyor:

“Statükocu ve ırkçılığa dayalı Atatürk milliyetçiliğine son vermek ve kardeş halkların özgürce yaşadığı bir Türkiye için CHP”
Bu sözler, hakkında CIA ajanı iddiaları da bulunan Sezgin Tanrıkulu’na ait."

Türker Ertürk tarafından internette yayımlanan slayt

*************

Daha sonra, CHP Yönetimi'ne monte edilen uğursuz takımını şöyle tarif ediyor:

"Atatürk düşmanlarının, bölücülerin, etnik milliyetçilerin, kurucu ideolojimize düşmanlık edenlerin, liboşların, II. Cumhuriyetçilerin, altı okun modasının geçtiğini söyleyenlerin, cemaatçilerin, hırsız ve uğursuz takımının partiye monte edilmesinin sonuçlarıdır bunlar. "

*************

Komutanlarımıza, aydınlarımıza kumpas kurarak yıllarca Silivri - Hasdal zindanlarında kalmalarını, bir çoğunun hastalanmasını, sakat kalmasını, ölmesini, haksız yere ordudan atılmalarını sağlamış olan Fethullahçı Çete'ye CHP'nin nasıl sahip çıktığını, bu Allahsız Amerikancı CIA güdümlü Çete ile nasıl işbirliği yaptığını şöyle eleştiriyor Türker Paşa:

"Ne yazık ki seçimler öncesinde Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve onun üzerinden Türkiye Cumhuriyeti’ne kumpas kuran çetenin bir numaralı tetikçisi olan F Tipi Örgüt ile işbirliğine girilmiş ama beklenen netice alınamamıştır. Bunun bir faturası olmalıdır!"

*************

Ertürk, CHP eleştirisine şöyle devam ediyor:

"Kemal Kılıçdaroğlu temiz bir siyasetçidir ve dürüsttür ama kitleleri ikna edebilecek, peşinde sürükleyebilecek, umut verebilecek ve çok zor bir dönemden geçen ülkemizi esenliğe çıkarabilecek bir lider görüntüsü vermemiştir, verememiştir"

Ertürk Paşa'nın Kılıçdaroğlu hakkındaki bu saptaması, daha önceki satırlarda CHP için yaptığı saptamalarla çelişiyor.

Atatürk düşmanlarını
Bölücüleri
Etnik milliyetçileri
Kurucu ideolojimize (Kemalizme) düşmanlık edenleri
Liboşları
İkinci Cumhuriyetçileri
Altı Ok'un modasının geçtiğini söyleyenleri
CHP'nin yönetim kademelerine doldurup, partiyi Y-CHP haline getiren Kılıçdaroğlu değil midir?

Türk Silahlı Kuvvetleri'ne komplo kurarak komutanlarımızı öldüren, sakatlayan, zindanlarda süründüren Fethullahçı Çete ile işbirliğine giden Kılıçdaroğlu değil midir?

CHP üst yönetim kademesine doldurulan tüm bu Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlarını eleştirdikten hemen sonraki paragrafta, tüm bu eleştirilen kişileri partinin üst yönetim kademesine dolduran Kılıçdaroğlu'nu "Temiz ve dürüst siyasetçi" olarak nitelemek çelişmiyor mu?

İşin doğrusu, bunu Ertürk Paşa da biliyor, bilmemesi de mümkün değil zaten. Peki, o zaman bütün bu işleri yaparak CHP'yi Y-CHP haline getirmiş olan Kılıçdaroğlu hakkında niçin böyle yazıyor? Bu, benim açımdan yanıtlanması mümkün olmayan bir husus.

*************

Ertürk, yazısını şöyle noktalıyor:

"CHP’de ivedi olarak kan değişikliğine ihtiyaç vardır. Hem CHP için hem de ülkemiz için bu farzdır. Aksi yolda direnmek ve mücadele vermek hainliktir."


CHP'de kan değişikliği için sadece parti yönetimine doldurulan bu kişilerin temizlenmesi yeterli midir? Bu gibi kişilerin partinin tepesine çöreklenmelerine yol açan parti politikaları, Altı Ok'u bordadan aşağı atmış olan Atlantikçi, Amerikancı, Avrupa Birlikçi, NATO'cu, özelleştirmeci CHP Parti Programı değiştirilmeden, sadece yöneticilerin değiştirilmesi ile kan değişikliği yapılmış olabilir mi?

Asıl önemli soru: Bu mümkün müdür? Yani CHP tekrar Tam Bağımsızlıkçı, NATO ve AB üyeliğini reddeden, Altı Ok'u savunan Atatürkçü bir parti haline getirilebilir mi? CHP içindeki Atatürkçülerin bu gücü var mıdır? Atatürkçü bir Genel Başkan ve Yönetim Kurulu listesi çıkarabilecek nefesleri kalmış mıdır? CHP üyesi olan ve olmayan tüm Atatürkçüleri bu ana sorun üzerinde düşünmeye çağırıyorum.

*************

E. Tuğa. Etrtürk'ün yazısının tamamı:

*************

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder