Saygı Öztürk
bildiriyor. Sözcü, 25 Ocak
2013
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na atanması beklenen Gölcük
Donanma Komutanı Oramiral Nusret Güner, Ankara'ya giderek Deniz Kuvvetleri
Komutanı Oramirat Murat Bilgel ile görüştükten sonra istifa dilekçesini
verdi.
Nusret Güner aslında daha önce istifaya karar vermiş,
ancak o zaman vazgeçmesi sağlanmıştı.
SÖZCÜ, Nusret Güner'in Balyoz Davası'nda 323 asker
hakkında hapis cezası verilmesi üzerine 28 Eylül 2012 günü istifaya karar
verdiğini öğrendi.
Ankara'ya giden Nusret Güner, Deniz Kuvvetleri Komutanı ve
Başbakan ile görüşmeleri sırasında istifadan vazgeçirilmişti.
Ancak, İzmir'deki Casusluk Davası İddianamesi üzerine
Komutan bu defa istifa dilekçesini verdi.
Sözcü, 25 Ocak 2013
Donanma Komutanı Oramiral Nusret Güler'in eşi Fatma Güner, Sözcü'den Saygı
Öztürk'e konuştu:
"Balyoz'da çok sayıda komutanan hüküm giymesi, İzmir'de Casusluk ve
Şantaj adı altında yapılan soruşturmalarda Deniz Kuvvetleri personelinin haksız
biçimde tutuklanması, İddianamedeki cümleler bizleri çok derinden sarstı. İçimiz
parçalanıyor. Eşim bu şartlar altında çalışmaktan rahatsızdı. Bu durumu
Başbakan'a da anlattı. Ancak sorunlar çözülmedi."
"Eşim salı günü Ankara'ya gitti.
Bazı görüşmeler yaptı. Sonuç alamamış olacak ki, istifa etmeye karar verdi.
Deniz Kuvvetleri personeline yapılanlara ve yaşanan acıya yürek dayanmaz. Eşim
bu kadar gözyaşının üstüne oturamadığı için ayrıldı. Bundan sonra yeni
operasyonlar yapılabilir."
Sözcü, iç sayfa
Gölcük'e yapılan baskın sırasında Savcılar
Balyoz Davası'nda kullanılan belgeleri elleri ile koymuş gibi
buldular.
Baskın sırasında Donanma Komutanı olan
şimdiki Deniz Kuvetleri Komutanı Oramiral Murat Bilgel hiçbir şekilde karşı
koymadı ve aksine savcılara kravat hediye
etti.
Nusret Güner, bu durumdan ciddi şekilde
rahatsızlık duydu. Bu rahatsızlığını Murat Bilgel'e iletmesine rağmen, ciddiye
alınmadığı izlenimi edindi.
Tutuklanan
Tümamiral Semih Çetin, ihanetin kitabını
yazdı.
+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
Tümamiral Semih Çetin "Bir İhanetin
Öyküsü" adlı kitabında kravat olayını şöyle anlatıyor:
"Saat neredeyse gecenin 2'si olmuştu. Üs
Komutanı'na, Savcılarla birlikte Komutan'ın makamına geçmelerini söyledim.
Genel Sekreteri, içinde kravatlar olan
hediye torbalarıyla gördüm. Hediyeleri Donanma Komutanı'nın savcılara vereceğini
söyledi.
Donanma Komutanı, "Sizi biraz üzdük bu
akşam" diyerek gülümseyen Savcıya "Gerçekten çok üzüldüm" diyerek hediyesini
takdim ederken, sinirden ağlamamak için kendimi zor
tutuyordum"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder