Aydınlık, 12 Kasım 2012
Bay Kemal, Vatan yazarı Mustafa Mutlu'ya açıklama
yaptı:
"Suçlayanlar TESEV'in kaç yayınını okumuş?" diyerek
TESEV'in Sorosçu yayınlarını savundu.
Sözleri aynen şöyle:
"Evet, TESEV kurucuları arasındayım. Çok saygın isimler bu
vakfın kurucuları arasında. Suçlayanlar acaba TESEV'in kaç yayınını okumuş merak
ediyorum"
********
Evet, suçlayanlar TESEV'in yayınlarını
okumuşlardı.
TESEV raporları Türk ordusu aleyhine ifadelerle dolu idi,
Türkiye'nin bölünmesini savunan ifadelerle dolu idi.
Bay Kemal, bu hain raporları savunarak safını bir kere
daha belli ediyordu.
İşte TESEV raporlarından bir iki örnek:
2006 tarihli "Güvenlik Sektörü ve Demokratik Gözetim"
raporu:
"Türk Ordusu, hesap verilebilirliği ve şeffaflığı bir
gereklilik olarak görmüyor, Meclis'ten bilgi saklıyor."
"Meclis, TSK'nın darbe girişimlerine sessiz
kalıyor."
Nisan 2012 tarihli "Yeni Anayasa'da Yerel ve Bölgesel
Yönetim" raporu:
Bu raporda TESEV, Anayasa'nın 2. ve 3. Maddelerini
değiştirdi.
"Türkiye Devleti ülkesi ve milletiyle bölünmez bir
bütündür" ifadesini şu hale sokmayı teklif etti:
"Türkiye Cumhuriyeti bir bütündür. Örgütlenmesi yerinden
yönetim esasına dayanır"
TESEV bu raporda Anayasa'dan "Bayrağı ay yıldızlı al
bayraktır, milli marşı İstiklal Marşı'dır" ibarelerinin çıkarılmasının
önerdi.
Bay Kemal, bu hain raporları onaylayarak Atatürk'e hançer
üşürmektedir.
********
Mustafa Mutlu soruyor:
"TESEV'in Soros tarafından finanse edildiği söyleniyor.
Sizin için de "Soros'un adamı" suçlaması yapılıyor. Duydunuz mu?"
Bay Kemal, bu soruya daha önce vermiş olduğu cevabı
yineliyor:
"Benim kurucu üye olduğum yıllarda Soros'un adı bile
bilinmiyordu."
Mustafa Mutlu Bay Kemal'i daha fazla zorlamamak için "Peki
Soros geldikten sonra niçin TESEV'den istifa etmediniz?" diye
sormuyor.
Partiler Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na önerilerini
sundular. Kapalı zarfta sunulan önerileri AKP ve CHP açıklamadı, MHP
açıkladı.
AKP:
Söylentilere bakılacak olursa AKP şunları
önermiş:
Parlamenter rejim, başkanlık rejimi olarak
değiştirilsin.
Milletvekili Andı değiştirilsin, Kur'an üzerine yemin
edilsin.
"Atatürk İlke ve İnkılapları" ifadesi Anayasa'ya
konulmasın.
CHP:
Yine söylentilere göre CHP şunu önermiş:
Milletvekili andındaki "Büyük Türk Milleti önünde ant
içerim" ifadesinden "Türk Milleti" çıkarılsın.
Komisyon Üyesi CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen:
"Başlangıç bölümüne Türk Milleti kavramı nasıl olsa konacak." dedi. Yani:
"Burada olmasa da olur".
Peki, nereden biliyorsun AKP'nin başlangıç bölümüne bu
kavramı koyacağını? Sen buradan atarsan o da oradan atamaz mı?
MHP:
Milletvekili andına "Bütün mukaddesatım üzerine" ifadesi
ekleniyor ve "ant içerim" yerine "yemin ederim" deniyor.
Burada mukaddesattan kasıt Kur'an. AKP'nin teklifini başka
şekilde söylemiş oluyor.
4+4+4, Kur'an dersi ve mukaddesat üzerine yemin. Türk
milliyetçiliği kılıfı altında görünürde Arap şeriatçılığı, aslında ABD-NATO
taraftarlığı.
AKP, CHP ve MHP... Gizli - açık her yoldan, sağdan -
soldan, önden - arkadan Atatürk'e hançer üşürmek...
Yuları PKK-BDP-ABD üçlüsüne kaptırmış, CHP ve MHP adlı
koltuk değneklerine abanarak yürümeye çalışan AKP mutlaka
tekerlenecektir.
19 Mayıs, 29 Ekim ve 10 Kasım'da devrimci önderlik altında
birleşen milyonlar bunun müjdesini vermişlerdir.
********
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder