29 Eylül 2012 Cumartesi

Anayasa Komisyonu Öcalan’ın isteği

                                                        26 Eylül 2012 Aydınlık

Öcalan, 6 Temmuz 2012’de İmralı’da avukatlarına diyor ki:

“Beni ziyaret eden heyetle, Anayasa Komisyonu  kurulması için anlaştık.
Anlaşmamız içindeki en önemli konu bu idi”

7 Temmuz görüşme tutanaklarında ise, daha geniş kapsamlı Anayasa Konseyi anlatılıyor. Yaklaşık 130 üyeli bu Konseyde BDP 25-30 üye ile temsil edilecek:

“Bu Konsey, Yeni Anayasa çalışmalarını yürütecek bir konsey olacak.”

“AKP Hükümeti ile, hatta Cemil Çiçek ile bizzat görüştük”

Bu tutanaklar KCK Davası İddianamesi’nde yer alıyordu.

*********
Demek ki Öcalan, Anayasa Uzlaşma Komisyonu çalışmaya başlamadan 3 ay önce avukatlarına anlatmış. “Böyle bir Komisyon için Hükümetle anlaştık” demiş.
Tutanakları yayınlayan Aydınlık gazetesinin muhabiri, CHP ve MHP’li Komisyon üyelerine soruyor: “İçinde bulunduğunuz Komisyon Öcalan’ın isteği ile kurulmuş. Ne diyorsunuz?”

CHP’li Atilla Kart: “Öcalan’ın ne dediği  bizi ilgilendirmiyor”
MHP’li Oktay Öztürk: “Öcalan’ın fikirlerine ihtiyacımız yok”

Size sorulan sorunun cevabını vermiş olmadınız.
“Öcalan’ın isteği ile kurulmuş olan Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda ne işiniz var” diye soruluyor size.
Demek ki ne yaptığınızı çok iyi biliyorsunuz.

CHP’li Atilla Kart:
“Öcalan’ın ya da başka birilerinin bu konuda söylemlerinin bizim için kıymeti yok.
Anayasa Uzlaşma Komisyonu ile Öcalan’ın sözünü ettiğianayasa çalışması arasında en ufak bağ yoktur.
Kendi yolumuzu kendi haritamızı biz kendimiz çiziyoruz.”

Öyle mi Sayın Kart?
Öcalan ile AKP anlaşıyorlar, 3 ay sonra anlaşmaya uygun Komisyon kuruluyor, siz de katılıyorsunuz.
Bu durumda kendi yolunuzu kendiniz mi çizmiş oluyorsunuz?

*********
CHP ve MHP'li Komisyon üyeleri bu habere tepki gösteremez.

Çünkü tepki gösterirlerse gereğini yerine getirip Anayasa Uzlaşma Komisyonu'ndan Parti olarak kalkmak zorunda kalırlar ki, bu Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'nin misyonuyla tam ters bir tavırdır.

Kılıçdaroğlu ve Bahçeli; ne olursa olsun AKP'nin Anayasa Uzlaşma Komisyonu'ndan kalkmayacaklarını beyan ve taahhüt etmişlerdir.

Kılıçdaroğlu ve Bahçeli "Darbeciler Temizlensin" diyerek tertiplere destek vermiş, Balyoz kararı açıklandıktan sonra da karara tepki gösteren açıklamalarla timsah gözyaşları dökmüşlerdir.

Karara tepki verirken kullandıkları sert sözler, tabanlarının gerisine düşmemek içindir.

Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'nin misyonu Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda olduğu gibi AKP'ye her türlü örtülü desteği vermektir.

Böyle muhalefete can kurban...
********* 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder