Tıpkı HDP - HÜDA PAR örneğinde olduğu gibi, Oğan ve Özdağ da aynı sepete konulmadı.
15 Temmuz kalkışmasında HÜDA PAR darbecilere karşı sokaklara çıkmıştı. Eğer darbeciler (FETÖ ve PKK) kazansaydı Vatan Partisi, AK Parti, MHP ve HÜDA PAR tasfiye edilecekti. NATO bu görevi vermişti HÜDA PAR'a. "NATO piyonunu feda etmekten çekinmez" demiştik.
Darbe başarısız olursa HÜDA PAR darbeye karşı mücadeleye katıldığı için meşruiyet kazanmış olacaktı. NATO'nun Türkiye'yi bölme programı AK Parti'ye yamanan HÜDA PAR eliyle devam edecekti.
"NATO bütün yumurtalarını aynı sepete koymaz" demiştik. Bakınız:
"Biz şeriatçıyız lan": Trabzon HÜDA PAR'ı kovdu
+++
Aydınlık gazetesi de bugün sepet benzetmesi yaptı.
Oğan ve Özdağ için: "İKİ ADAM İKİ SEPETE" manşeti attı.
NATO milliyetçisi iki adam, iki ittifaka paylaştırılmıştı.
Hangi taraf kazanırsa kazansın içinde veya yanında bir NATO milliyetçisi olacaktı. Gerçi Millet İttifakı içinde İYİ Parti adında bir NATO milliyetçisi vardı ama fazla mal göz çıkarmazdı.
CHP ile yaptığı protokolün 4. maddesinde PKK'ya yardım eden HDP'li belediyelere kayyım uygulamasının aynen devam edeceğinin yazıldığı iddia ediliyor.
Halbuki böyle değil. Anayasa Madde 127'ye göre merkezi idare (hükümet), mahalli idareler (belediyeler) üzerinde İDARİ VESAYET yetkisine sahiptir. Yani yargı kararı olmaksızın kayyım atama yetkisi vardır. Ancak belediye başkanlarının terörle bağlantılı olabileceği düşünülmediği için kanunda boşluk vardı. Bu boşluk Kasım 2016'da 676 sayılı KHK ile dolduruldu. Artık terörle bağlantı durumunda da İDARİ VESAYET uygulanıyor.
CHP - ZAFER protokolünde ise "yargı kararı çerçevesinde" diyor. Yargının bir karar veremediği HDP Kapatma Davası ile apaçık ortada. Bu durumda mevcut tüm kayyımlar yargı kararı olmadığı için geri çekilip terör iltisaklı başkan ve yöneticiler tekrar görevlerine iade edilebilir.
Kayyım olayı püf noktası. Protokolün diğer maddeleri bu yüzden bir anlam ifade etmiyor. PKK - HDP - Yeşil Sol bu yüzden Ümit Özdağ protokolünden bir rahatsızlık duymuyor. (Usulen karşı çıkar gibi yapıyorlar ki sözde milliyetçi oylar Bay Kemal'i terk etmesin.)
Özdağ, İsrail'e kayıtsız girmekle övünüyor. "13 kez giriş yaptım,7'si kayıtsız" diyor. Diplomatlar bile yabancı ülkeye kayıtlı girer. (Pasaportu damgalanır)
Mayıs 2008'de İstanbul'da İsrail - Suriye dolaylı görüşmesi yapılırken (Suriye İsrail'i tanımıyor, o yüzden doğrudan görüşme yapamıyorlar) Ümit Özdağ Suriye'li Prof. Faysal Keltum'a "İsterseniz Suriye ile İsrail arasında doğrudan görüşme ayarlayabiliriz, ne dersiniz?" diye sormuştu. İsrail adına konuşabilme yetkisi var Prof. Ümit Özdağ'ın:
ABD Büyükelçisi Türkiye'ye atandı, ABD'de devlet konuk evinde resepsiyon verildi. Doğal konuklar Türk Büyükelçiliği görevlileri idi. Ama o da ne? Ümit Özdağ da oradaydı.
Haber Global ekranında Jülide Ateş soruyor: "İsrail ile bağlantınız var mı?" Yanıt: "Bir stratejik araştırma kurumunun başkanı olarak yabancı ülkelerin istihbarat örgütleri ile ilişkim olabilir. MOSSAD'a gidip MOSSAD ile görüşmedim. MOSSAD'cılarla görüşmüş olabilir miyim?"
+++
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın açıkladı: "Özdağ'ın Yahudi lobileriyle ve ABD'deki Yahudi kuruluşu JINSA ile gizli ilişkisi var."
Ne gizlisi Sayın Yalçın? Açık açık. İşte foto:
BESA (Begin-Sadat Stratejik Araştırmalar Merkezi, NATO Akdeniz Girişimi tarafından desteklenen İsrail kuruluşu) ortakları Dr. Hillel Frisch ve Prof. Efraim Inbar;
JINSA (Amerika Ulusal Güvenlik İşleri Yahudi Enstitüsü) Genel Müdürü (executive director) Tom Neumann ... ve JINSA delegasyonu
Ümit Özdağ'ın kurucusu olduğu ASAM (Avrasya Stratejikm Araştırmalar Markezi) merdivenlerinde Ümit Özdağ ile birlikte. Neresi gizli bunun?
Yalçın, ayrıca, Özdağ'ın GÖLGE CIA olarak bilinen RAND CORPORATION ile görüşmelerinin sebebini açıklamasını istedi. ZAFER Partisi yöneticisi bir çok kişi bu nedenle partiden istifa etti.
+++
Ümit Özdağ, MHP'yi bölen ekipte yer aldı. Bir kısım milliyetçi / ülkücüyü MHPden kopartıp CHP'nin, dolayısıyla PKK'nın yanına oturttu. İYİ Parti programına "NATO güvenlik şemsiyemiz" vecizesini yazdıran kendisidir.
PKK ile demokratik Anayasa yapma fikrinin mucidi de odur.
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Ümit Özdağ bakın nasıl tane tane
anlatıyor, çocuğa anlatır gibi. HDP ile işbirliğini nasıl aklayıp paklıyor:
"Zaten İYİ Parti hayır diyor, CHP hayır diyor, Saadet Partisi hayır diyor
bu Anayasa'ya, HDP de hayır diyor. Diyeceğiz ki buyurun, bir demokratik
Anayasa'yı hep birlikte Meclis'ten, parlamenter demokrasi Anayasası'nı
hazırlayalım."
18 saniye süreli video kaydı:
anlatıyor, çocuğa anlatır gibi. HDP ile işbirliğini nasıl aklayıp paklıyor:
"Zaten İYİ Parti hayır diyor, CHP hayır diyor, Saadet Partisi hayır diyor
bu Anayasa'ya, HDP de hayır diyor. Diyeceğiz ki buyurun, bir demokratik
Anayasa'yı hep birlikte Meclis'ten, parlamenter demokrasi Anayasası'nı
hazırlayalım."
18 saniye süreli video kaydı:
Ayrıntılı bilgi için bakınız:
+++
Bu da sözün bittiği yer. Bakın Bay Kemal'i destekleme kararı almadan önce neler diyordu: Buyurun video kaydı:
Sözün bittiği yerin bittiği yer: Bütün dünyanın bildiği şeyi bilmeyen Cumhurbaşkanı Adayı: Video kaydı:
+++
Sinan Oğan
NATO'nun MHP'yi bölme operasyonunda Ümit Özdağ ile birlikteydi.
FETÖ'nün Ergenekon tertipleri için kurduğu ZAMAN gazetesinde yazıyor, SAMANYOLU TV'de konuşuyordu.
HDP'yi ve Demirtaş'ı övdüğü için MHP'den atılmıştı.
NATO imalatı olan "Ne Amerika ne Rusya ne Çin, her şey Türklük için" sloganını öne sürerek PKK (ABD) ile savaştığımız koşullarda Türkiye'yi yalnızlaştırıyordu.
Oğan, Özdağ ile yapılan iş bölümünde Erdoğan'a katılmayı seçerek milliyetçi / ülkücülerle daha fazla uzaklaşmamayı, bu kulvarda kalıcı olmayı seçti. Daha akıllı bir seçim yaptı.
Özdağ ise milliyetçilik iddiasını tamamen tüketti, tıpkı Akşener gibi.
+++
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder