16 Eylül 2022 Cuma

Kardak kahramanı hapiste - Kemal Bey 28 Şubat'a karşı

Kardak kahramanı Koramiral Aydan Erol, kanser tedavisi için 7 hafta boyunca her gün cezaevinden hastaneye gidecek. Yanak içi kanseri daha önce ameliyat edilmişti, ancak cezaevi koşullarında tekrarladı. Hastaneye gidiş dönüş yol 4 saat tutuyor. Hastanede tedavi olması için başvuru yapıldı. Ağızla ilgili özel beslenme gerekiyor. İnfaza ara verilmesi isteklerine yanıt bile verilmedi.

Aynı davada yer alan Çevik Bir Paşa, alzaymır nedeniyle tahliye edilmişti.

FETÖ'cü hakim ve savcıların başlattığı 28 Şubat Davası'nda hapis cezası alan komutan, 392 gündür Silivri Cezaevi'nde. Tedavi gördüğü Sakura Şehir Hastanesi ise Başakşehir'de.

Vatan ve millet için çalışmanın mükafatı bu mu olmalıdır?

+++

80 yaşını geçmiş insanların bu cezaları çekmesi işkencedir.

İddianameyi hazırlayan Savcı Mustafa Bilgili FETÖ'den mahkum oldu.
Şimdi 17 yıllık hapis cezasını yatmaktadır.
Kararı veren hakimler, Yargıtay'da onaylayanlar, çoğu FETÖ'cü çıktı.
Yani baştan sona FETÖ operasyonu.

Ancak davayı gören mahkeme yetkisiz. Anayasa'nın 148. Maddesi'ne
göre Kuvvet Komutanları ancak Yüce Divan'da yargılanabiliyor. Ayrıca
yeni sistemde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da izni gerekiyor.

Org. İlker Başbuğ da böyle bir yetkisiz mahkeme tarafından ömür boyu
hapse mahkum edilmiş, ancak Yargıtay hak ihlali kararı vererek hükmü
bozmuştu. Aynı gerekçe 28 Şubat davası için de geçerli.

ADALET BAKANI GÖREVE!
MİLLETİMİZE VE ORDUMUZA MORAL VERELİM!



Ayrıntılı bilgi için:

+++

Ağustos 2021

Vatan Partisi, Cumhurbaşkanı'nın af yetkisini kullanmasını istedi.


Biden muhalefeti, komutanların affına şiddetle karşı çıktı.

Cumhuriyet gazetesi af çağrısını "ÇİRKİN OYUN" olarak niteledi.
"Bağışlayıcı Erdoğan" algısı yaratılıyormuş.


Erdoğan onları affederse "Bağışlayıcı Erdoğan" olacakmış. Affetmesin,
onlar da ölene kadar hapis yatsınlar, yeter ki Erdoğan "Bağışlayıcı" ol-
masın, siz de rahat koltuklarınızda sözde muhalefet yapın. Vicdansızlar.

"ÇİRKİN OYUN" diyor. Perinçek'in "Af yetkisini kullanması Cumhurbaşka-
nı'na saygınlık kazandırır" sözlerine gönderme yapıyor. 

Perinçek, af çıkarmasını sağlayarak Erdoğan'a saygınlık kazandıracak-
mış, bu çirkin bir oyunmuş. Gerçi gazete Perinçek demiyor ama sözün 
nereye gittiği belli.

Bir yandan da "Sorunlu 28 Şubat dönemi ile 28 Şubat davası
arasında ayırım yapmak lazım" diyorlar. 28 Şubat sorunlu (kötü) 
imiş ama bu kötü dönemin faturası hukuk kurallarının hiç edildiği 
bir dava ile bir kaç kişiye çıkarılmış. 28 Şubat'ı savunmuyorlar,
"sorunlu" diyorlar. Kahrolsun 28 Şubat yani.

Af çıkarırsa Erdoğan yüceltilmiş olacakmış. Neredeyse Erdoğan'ın
önüne yatıp yalvaracaklar "Affetme bunları" diye.

Ne yazık ki, Sayın Celal Ülgen de bunlara kapılmış. "Affetmesinler,
özür dilesinler" diyor. Yani Erdoğan "Özür diliyorum ama affetmiyorum"
desin, komutanlar da hapiste ölsün... mü Sayın Ülgen?

Ayrıntılı bilgi ve
Aydınlık'ın bu konudaki 21 - 23 - 24 - 25 - 26 Ağustos 2021
günlü manşet fotoları için bakınız: 

+++

Kasım 2021

Kılıçdaroğlu "HELALLEŞME" videosu yayınladı.
"28 Şubatçıların açtıkları yaralar" dedi
"28 Şubat mağdurları ile helalleşme" edebiyatı yaptı.
Hızını alamadı:
"Ben de 28 Şubat mağduruyum" deyiverdi.

Kemal Bey:
"28 Şubatçıların açtığı yaraları kapatıp helalleşeceğiz" dedi.

Tam da 28 Şubat'ı yapan Atatürkçü Generallerin ömür boyu hapis
cezası aldığı ve davanın Anayasa Mahkemesi'ne gideceği dönemde.

Mahkemeye: "Bunlar toplumda yaralar açtılar. Cezayı onaylayın"
makamında bir işaret değil de nedir bu?

Kemal Bey niçin 28 Şubatçılara düşmandır?
Çünkü FETÖ yani ABD 28 Şubatçılara düşmandır da ondan.

Ayrıntılı bilgi için bakınız:

28 Şubat'a kılıç çekti, 
28 Şubat'ın düşmanlarıyla helalleşti 

+++

BEN DE 28 ŞUBAT MAĞDURUYUM 

Video kaydı:

"Geçmiş 28 Şubat’ta demokrasi rafa kaldırılmıştı. 
Bu 28 Şubat’ta raftan demokrasiyi indireceğiz."
"Erdoğan 28 Şubatçıları destekledi, 
ama bu kardeşiniz tam tersine mücadele etti."



+++
    
Kemal Bey'in bu 28 Şubat düşmanı açıklamasından sonra, ömür boyu
hapis cezası alan Org. Çetin Doğan'ın eşi Nilgül Doğan ve Deniz Gez-
miş'in kuzeni Mustafa Gezmiş Kılıçdaroğlu'na haklarını helal etmedik-
lerini açıkladılar. Mustafa Gezmiş ayrıca CHP'den istifa etti.

Bir gün sonra,  E. Korg. Hakkı Kılınç'ın eşi Saadet Kılınç
Cumhuriyet'ten Leyla Kılıç'a şunları söyledi:

"Kılıçdaroğlu ben de mağdurum diyor. Nasıl mağdur bilemiyoruz. Eşim ve
diğer generaller Atatürk'ün askeri. Bunu bilmiyor mu? Herkes çok kırgın.
Biz Kılıçdaroğlu'na artık oy vermeyeceğiz. 

CHP'den bir çok kez eşlerimizin durumunu gündeme getirmelerini 
istemiştik. Hiç bir açıklama yapmadılar. Sonunda helalleşme çağrısı... 
Eşlerimiz bunu mu hak etti? Kılıçdaroğlu çok yanlış yaptı. Çok kırgınız. Affetmiyoruz."

Sayın Saadet Kılınç. Affedersiniz, siz Türkiye'de yaşamıyor musunuz?
Kılıçdaroğlu'nun Atatürk ile hiç bir ilgisi olmadığını, ABD tarafından kaset
komplosu ile CHP'nin başına getirildiğini bilmiyor musunuz? Kılıçdaroğlu
yanlış yapmıyor, ABD'nin kendisine verdiği görevi yerine getiriyor. Daha 
bir kaç gün önce BOP Eşbaşkanlığı'na aday olduğunu açıkladı. Ucu size
dokununca mı bir şeyler anlamaya başladınız?  

Yanlış kapıya gitmişsiniz Sayın Saadet Kılınç. Siz Atatürk maskeli
Amerikancılara değil, Kemalist Devrimi tamamlama kararlılığında olan
devrimcilerin kapısına gitmeliydiniz.

Onlar siz istemeden de sizin konumunuzu dile getiriyorlar:

21 Ağustos'ta Doğu Perinçek çağrı yaptı:

"Cumhurbaşkanımız, Generallerimiz için af yetkisini kullanmalı."

" Komutanlarımız vatansever, Cumhuriyetçi, karakterli.
Onlarla dayanışma halinde olmamız lazım."

Bakınız: 

+++

CHP, aday olarak Atatürkçü komutanlarımızı değil, bölücüleri tercih
etmişti. 

Cumhuriyet Güçbirliği adayı komutanlarımızı Vatan (İşçi) Partisi var gücü
ile destekliyordu. Seçim büroları, toplantılar, mitingler, bildiri pankart işleri
hep İşçi Partisi tarafından düzenleniyordu.

E. Org. Çetin Doğan'ın eşi Nilgül Doğan seçim çalışmalarına katılıyordu.
Seçimlerden sonra yazdığı "Adını Siz Koyun" adlı kitapta şöyle diyordu:

"İşçi Partisi'nin kendi içindeki çalışma disiplini hiçbir partide 
gözlemleyemeyeceğimiz boyuttadır.

Biz tutuklu asker yakınları onca olumsuz şey yaşarken 
hep arkamızda ve yanımızda görmek istediğimiz kurum 
ve kuruluşların (bunlara ordu da dahil) yerine bu partinin 
çalışanlarını gördük"


Ancak sonraki seçimlerde Doğan çifti CHP'ye oy verdiler.
Niçin bölücülerle iç içe geçmiş olan bir partiye oy verdiniz?
2011'de sizi aday göstermeyi kabul etmeyerek bölücü Tanrıkulu'nu
sizin karşınızda aday gösteren CHP'ye niçin oy verdiniz?

İşçi Partisi binlerce kişiyi Cezaevi önüne yığdı, barikatları zorladı.
Eğer CHP isteseydi, en az bir milyon kişiyi oraya yığabilir ve bu zulmü
sonlandırabilirdi. PKK ve FETÖ mahkumlarını kurtarmak için Ankara
İstanbul arasında yürüyüş yapan Kılıçdaroğlu, Ergenekon  ve Balyoz
mağdurları için hiç bir şey yapmadı.

Sayın Nilgün Doğan, bütün bunları bile bile niçin CHP'ye oy verdiniz?
Oy alamadıkları için mi Atatürkçülere sırtınızı döndünüz? "Oy alsın da
varsın bölücü olsun" mu dediniz?

Ayrıntılı Nilgül Doğan ve Mustafa Gezmiş eleştirisi için bakınız:

Nilgül Doğan hakkını helal etmedi,
Mustafa Gezmiş istifa etti 

+++

28 ŞUBAT MAHKUMU KOMUTANLAR:

1) Ahmet Çörekçi,

2) Aydan Erol,

3) Cevat Temel Özkaynak,

4) Çetin Doğan,

5) Çetin Saner,

6) Çevik Bir (hastalığı nedeniyle tahliye edildi),

7) Erol Özkasnak,

8) Fevzi Türkeri,

9) Hakkı Kılınç,

10) İdris Koralp,

11) İlhan Kılıç,

12) Kenan Deniz,

13) Vural Avar

14) Yıldırım Türker


+++


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder