29 Mayıs 2021 Cumartesi

Rusya'dan Türkiye'ye Kırım uyarısı

O güne kadar Osmanlı'ya bağlı olan Kırım, 8 Nisan 1783 tarihinde
Rus Çarlığı tarafından ilhak edildi. 1917Devrimi sonrasında Sov-
yetler Birliği içinde yer aldı.

Sovyet Başkanı Nikita Kruşçev, Rusya Sovyet Federatif Sosyalist 
Cumhuriyeti içinde yer alan Kırım'ı 1954 yılında Ukrayna Sovyet 
Sosyalist Cumhuriyeti'ne bağladı. 

Dinyeper (Özi) Nehri üzerindeki bir barajın Kırım'ı da kapsayacak
şekilde Ukrayna'nın güneyindeki tarım arazilerine su sağlaması
işinin birlikte yapılabilmesi konusunda Sovyet yönetimi şöyle düşün-
müştü: "Dinyeper nehri ve hidroelektrik santralı Ukrayna topraklarında.
O hakde Kırım'ı da Ukrayna'ya bağlayalım."

O dönemde, ileride Sovyetler Birliği'nin dağılacağına kimse ihtimal
vermediği için, bu karar, örneğin Karaman'ın Konya'ya bağlanması 
gibi ekonomik - idari bir karardı.

1991 referandumu ile Kırım "Özerk Cumhuriyet" statüsünü kazandı
ve varlığını Ukrayna içinde özerk bir yapı olarak sürdürdü. Çünkü
nüfusun büyük çoğunluğu Ruslardan oluşuyordu.

Nikita Kruşçev'in oğlu Sergey Kruşçev, "Babamın Ukraynalı eşine
Kırım'ı hediye ettiği doğru değil, olay ekonomikti" diyor. Bakınız: 

Aynı şekilde, Abhazya ve Güney Osetya da Tiflis'e daha yakın olduk-
ları için, yönetim kolaylığı bakımından Gürcistan Sovyet Sosyalist
Cumhuriyeti'ne bağlanmışlardı. 

16 Mart 2014 Rusya'ya Bağlanma Referandumuna %83 katılım oldu.
Kırım'da %96.77, Sivastopol'da ise %95,6 oranında Rusya'ya katılma
yönünde oy kullanıldı. 

Böylece, Özerk Kırım Cumhuriyeti ve Sivastopol Federal Şehri
Rusya Federasyonu'na katılmış oldu.

Bu referandumun yapılmasının nedeni, Ukrayna'da faşistlerin bir
darbe ile iktidara gelmesi idi. Kırım halkı, faşist bir idare altında
yaşamak istemiyordu.

Dolayısıyla, Rusya Federasyonu, zaten kendisine ait olan Kırım'ı
geri almıştır. "Rusya Kırım'ı işgal etti, ilhak etti" yaygaraları eğer
bilgisizlikten değilse, kötü niyetle yapılmaktadır. 

Ayrıntılı bilgi için bakınız: 

+++ 


Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova,
Kırım konusunda Türkiye'yi uyaran bir açıklama yaptı. Özetle şöyle
dedi.

"2014 yılına kadar uluslararası kuruluşlar Kırım Tatarlarının etnik ve
kültürel hakları konusunda Ukrayna aleyhinde çok sayıda şikayette
bulunmuşlardı. Ancak Türk hükümetleri bu şikayetleri görmezden
gelmişlerdi. Kırım Ukrayna'dan ayrılıp Rusya Federasyonu'na katıl-
dıktan sonra Türk hükümetinin Kırım Tatarlarının durumundan endişe
duyduğunu açıklaması, bunun konjonktürel nitelik taşıdığını gösteriyor"

(Konjonktüel: O günkü duruma bağlı.)

Zaharova doğru söylüyor. Kırım Rusya Federasyonu'na bağlandıktan
sonra Başbakan Birinci Yardımcılığı ile 7 bakanlığın ikisi ve 7 Bakan
Yardımcılığının ikisi Tatarlara verildi. Ukrayna döneminde bakımsız
kalan camilerin ve eski Kırım Hanlığı ile Osmanlı eserlerinin bakımları
yapılmaya başlandı. Tatarca resmi dillerden bir olarak kabul edildi.
Tatarlar, şimdi, Ukrayna döneminden daha iyi şartlarda yaşıyor.

Kırım'da 3 resmi dil var: Rusça, Ukraynaca ve Kırım Tatarcası
Ayrıntılı bilgi için bakınız:
Vladimir Putin: Tatarca Kırım'da resmi dil 

+++ 

Peki, hükümetimiz niçin Kırım'ın Rusya Federasyonu'na katılmasına
karşı çıkıyor? Başkenti Kazan olan Tataristan Cumhuriyeti ve diğer
bir çok Türk Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu içinde. Birlikte olmak 
daha iyi değil mi?

Kırım Ukrayna'ya bağlı olursa, dolaylı olarak ABD'ye bağlı olacak.
Hani Erdoğan Biden'a "Elleri kanlı" diyordu ya, Kırım elleri kanlı
Amerika'ya mı bağlı olsun, Erdoğan'ın "Dostum" dediği Putin'e mi?

Ukrayna, Karadeniz'in altından Rus doğalgazını Türkiye'ye getiren
Türk Akımı'nı önlemek için Amerika ile anlaşma yapıyor. Kırım, bize
açıkça düşmanlık gösteren, aleyhimizde ABD ile anlaşmalar yapan
Ukrayna'da mı kalsın? Acaba başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak
üzere hükümet yetkililerimiz ne yaptıklarının farkındalar mı?

+++ 

Hükümetimizin bu anlaşılmaz tutumu, Rusya'yı haklı olarak raydan
çıkarmak üzeredir. Zaharova sözlerine özetle şöyle devam ediyor:

"Türkiye'de etnik, dilsel ve dinsel nitelikli çözülmemiş sorunlar var.
Ankara'nın Kırım hakkında bu tür söylemlere devam etmesi durumunda,
Rusya da Türkiye'deki benzer sorunlara dikkat çekmek durumunda ka-
lacaktır. Biz bunun yapmak istemiyoruz. Bu nedenle Türkiye Dışişleri
Bakanlığı'nın bizi duyacağını umuyorum."

Bakınız: 
Zaharova: Türk hükümetinin Kırım Tatarlarının haklarıyla ilgili

Bakınız: 
Zaharova. Türkiye'de yaşayan Çerkesler etnik kökenlerini

+++ 

Evet, devletler karşılıklılık esasına göre düşünür ve davranır.
Sen gül verirsen, o da sana gül verir. Taş atarsan, o da sana atar.

En acı örnek PKK ile ilgili olandır, hatırlayalım:

Özal, Suriye'de ABD tarafından yönlendirilen Müslüman Kardeşler
ayaklanmasını destekleyince, Hafız Esad da PKK'ya Suriye'nin
kontrolünde olan Lübnan'daki Bekaa Vadisi'nde barınma ve silahlı
eğitim yapma olanağı tanıdı. O günden sonra PKK başımıza bela
oldu. Gerçi PKK, daha sonra PYD'yi kurarak Suriye'nin de başına
bela oldu ama, devletler ileride bu olacak diye karşılıklılık (müteka-
biliyet) kuralından vazgeçmezler.

Aynı şeyi Rusya ile yaşamak, daha büyük felaket getirir.
Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Dışişleri Bakanımıza arz olunur.

+++ 
arşiv:

Ukrayna'da savaş sermaye kesimleri arasında mı?   23 Şubat 2014 

Gericiler Ukrayna'da başarıya ulaşamayacak     23 Şubat 2014  

Ukrayna faşizme direniyor      23 Şubat 2014  


Kırım Tatarlarını yine ateşlere atmayın    1 Mart 2014 

Kırım Türklerini MİT kışkırtıyor     2 Mart 2014 

Kırım’daki Ukrayna Hava Kuvvetleri Kırım’ın emrine girdi     4 Mart 2014

Kırım faşist yönetimi tanımıyor   5 Mart 2014 

+++ 

1 yorum:

  1. İktidar son 6 yıldır yaptığı olumlu işlere rağmen bu konuda kişilikli davranamıyor.. Kırım'ı tanımayan, tarihini, coğrafyasını, demografik yapısını bilmeyen ama kendisine milliyetçiyim diyen bir seçmen kitlesinin aleyhinde düşüneceğini sanıyor.. Popülizmden başka bir şey değil yani..

    YanıtlaSil