TKP (Türkiye Komünist
Partisi) ortadan ikiye ayrıldı. TKP adını iki tarafın da kullanmaması için
ortak karar aldılar.
Bu parti artık yok
Taraflardan biri HTKP (Halkın Türkiye Komünist Partisi) adını aldı,
diğeri KP (Komünist Parti)
Aydemir Güler, Kemal Okuyan,
soL dergi, Barış Derneği HTKP tarafında,
Erkan Baş ve Metin Çulhaoğlu
KP tarafında kaldılar.
***********
HTKP'nin Selahattin
Demirtaş'a yazdığı mektup, ilerihaber
internet sitesinde yayımlandı.
Bakınız:
"Sayın
Selahattin Demirtaş"diye başlayan
mektubun önemli bölümleri şöyle:
***********
"Kürt
siyasi hareketinin ve HDP’nin sizin adaylığınızda somutlanan seçim stratejisi
ise doğal olarak gericilik yarışında bir yere oturtulamaz.
Bu
vesileyle, aldığınız başarılı seçim sonucu için sizi kutluyoruz."
Burada "Kürt siyasi
hareketi" sözü ile PKK kastediliyor.
Her şeyden önce, "Kürt
siyasi hareketi" tanımlamasını kullanmakla, HTKP, demokrasi sınavından
geçememiştir.
Çünkü, demokrasilerde siyasi
hareketler, daha doğrusu partiler, sınıf temelinde, ekonomik siyasetler
temelinde örgütlenir. Etnik (milliyet) temelinde ve din, mezhep temelinde
örgütlenmeler Ortaçağ tarzı örgütlenmelerdir. Bu tip örgütlenmelerin
demokrasilerde yeri olamaz.
Demokrasilerde hiçbir örgüt,
bir milliyeti, dini veya mezhebi temsil ettiğini iddia edemez.
PKK dahil hiç bir parti,
Kürtlerin partisi olduğunu iddia edemez. "Kürt siyaseti", "Laz
siyaseti", "Boşnak siyaseti" diye bir şey olmaz.
"Kürtlerin
lideri", "Lazların lideri" diye bir şey olmaz. Böyle Ortaçağ iddiaları
demokrasilerde kabul edilemez.
Açılım (Vatanı bölme)
işlerinden sorumlu Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay şöyle demişti:
"Beğenseniz
de, beğenmeseniz de Kürtlerin lideri Öcalan"
Bakınız:
HTKP'nin PKK'yi "Kürt
siyasi hareketi" ilan etmesi ile Atalay'ın Öcalan'ı "Kürtlerin
lideri" ilan etmesi aynı şeydir. PKK eğer "Kürt siyasi hareketi"
ise, PKK'nin lideri olan Öcalan da doğal olarak "Kürtlerin lideri"
olur.
Kendisinin
"komünist" olduğunu iddia eden HTKP, böylece, AKP ile aynı söylemi
paylaşmış olmaktadır.
Beşir Atalay, Cumhuriyetçi
olmadığı, din eksenli Ortaçağ siyaset yaptığı için, bunu söyleyebilir.
Tayyip'i "Müslümanların lideri", Öcalan'ı "Kürtlerin
lideri" olarak görebilir. Kendisini "komünist" olarak adlandıran
HTKP, bu söylemi ile Ortaçağ'a geri dönmüştür. Nerede kaldı ki komünist ola.
TKP'nin bir yarısı olan HTKP,
böylece, vatansız sahte sol cepheye paldır küldür yuvarlanmıştır.
***********
HTKP, "HDP'nin (yani
PKK'nin) seçim stratejisi gericilik yarışında bir yere oturtulamaz"
diyerek, PKK'nin gerici olmadığını öne sürmektedir.
Mektubun sonunda da "Saygılarımızla ve devrimci
selamlarımızla" denmektedir.
Demek ki, HTKP'ye göre, HDP
(PKK) gerici değil, aksine devrimci bir partidir, çünkü bir devrimci, ancak
başka bir devrimciye devrimci selam gönderebilir.
Yine HTKP'ye göre, AKP ile
işbirliği yaparak Türkiye'yi bölme amaçlı "Açılım" siyasetini yürüten
PKK, ilerici ve devrimcidir.
Bilindiği gibi, ABD, ana
hedefi "Büyük Kürdistan" kurmak olan "Büyük Ortadoğu
Projesi" yapmış, bu projenin Eşbaşkanı olarak Tayyip Erdoğan'ı atamış, AKP
ve PKK'ya "Açılım" yaptırarak projeyi uygulamaya girişmiştir.
Eğer PKK devrimci ise, yani
devrimcilik Türkiye'yi bölmek ise, AKP de devrimcidir, ABD de devrimcidir.
Hatta en büyük devrimci ABD'dir. Çünkü projeyi yapan ABD...
HTKP, PKK'ye
"devrimci" payesi vermekle, aslında AKP'yi ve ABD'yi
"devrimci" olarak kabul etmiş olmaktadır. İstediği kadar AKP'ye
"gerici, ABD işbirlikçisi" desin, istediği kadar ABD'ye
"emperyalist" desin, ABD'nin Ortadoğu'daki stratejik hedefi olan
"Türkiye'yi bölerek Büyük Kürdistan kurma" projesinin baş oyuncusu
PKK'yi "devrimci" kabul edip ona işbirliği önermekle, aslında AKP'ye
ve ABD'ye işbirliği önermiş olmaktadır.
HTKP, mektubun ilerleyen
bölümlerinde Demirtaş'a, "AKP
iktidarına ve gerici rejime karşı mücadele hattını güçlendirme"
çağrısı yapmaktadır.
PKK'nin gerici rejimle
ülkeyi bölme temelinde işbirliği yaptığını ısrarla görmezden gelmektedir.
PKK'nin ABD taşeronu olduğunu ısrarla görmezden gelmektedir.
Şeyh Sait'i, Seyit Rıza'yı
bayrak yapan PKK'nin ilerici, demokrat değil, gerici olduğunu ısrarla görmezden
gelmektedir.
AKP'yi "emperyalist güçlerle yoğun
taşeronluk ilişkisi" içinde olmakla suçlayan HTKP, ne yazık ki, ABD'nin
PKK'yi Türkiye'yi bölmekte AKP ile birlikte taşeron olarak kullandığını ısrarla
görmezden gelmektedir.
Öcalan'ın İmralı'da verdiği
"Ben taşeronum" ifadelerini ısrarla görmezden gelmektedir.
Bakınız:
"Demirtaş'ın
seçimlerdeki yaklaşımı ve aldığı oy oranı, sosyalizm mücadelesinde rol
oynayacak" mış.
"Laik,
bağımsız ve eşitlikçi bir cumhuriyetin, adını da koyalım sosyalist bir
cumhuriyetin inşası mümkün ve zorunlu" imiş.
Aferin size, Seyit
Rızalarla, Şey Saitlerle, bilumum yobaz ve gericilerle, ABD taşeronları ile,
ırkçı bölücülerle birlikte acayip sosyalizm kurarsınız.
***********
HTKP'nin PKK yaklaşımı,
Muharrem İnce'nin "HDP ile yakınlaşalım" yaklaşımı ile aynıdır.
Kılıçdaroğlu ile aynı yolda buluşmuşlardır.
***********
TKP'nin diğer yarısı olan
KP; PKK için, ülke bütünlüğü için ne düşünüyor? Bu, ayrı bir yazı konusu.
***********
arşiv:
Muharrem İnce'nin programı: AB'ye girelim,
HDP ile yakınlaşalım 23-8-14
***********
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder