18 Haziran 2012 Pazartesi

Rusya açıkladı: "İsrail ve Türkiye birlikte hareket ediyor"


Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov açıkladı:
"Suriye'deki rejimi değiştirme çabası,daha büyük bir planın parçasıdır.
İran'ı hedefleyen bu plan içinde ABD, NATO ülkeleri, Türkiye, İsrail ve bazı bölge ülkeleri yer almaktadır"
 
Dikkat ediniz: "NATO ülkeleri" dedikten sonra ayrıca "Türkiye" diyor, vurguluyor, tıpkı yine bir NATO üyesi olan ABD'yi de vurguladığı gibi.
Türkiye ile İsrail'i yan yana söylüyor. Geri zekalılar da anlayabilsin diye.
 
Tayyip Bey halkımıza "Amerika'nın yanındayım ama İsrail'e düşmanım" dolmasını yutturmaya çalışıyor.
Halbuki, en son ABD Dışişleri Bakanı Bayan Clinton'un söylediği ve şimdiki ve önceki ABD Başkanlarının dillerinden düşürmedikleri şu sözler, ABD ile dost olanın İsrail aleyhine bir şey yapamayacağını açıkça göstermektedir:
“Dış politikada birinci önceliğim her zaman İsrail’i korumak olacaktır”
 
Bu öncelikle hareket eden ABD, İsrail'in zararına olacak bir "Büyük Ortadoğu Projesi" (BOP) yapmış olabilir mi?
BOP, ABD'nin en önemli dış politika projesi olduğuna göre, ABD'nin birinci önceliği de İsrail'i korumak olduğuna göre, BOP İsrail'i koruyan bir proje değil midir?
Arap ülkelerini bölüp güçten düşürmek İsrail'in güvenliğini pekiştirmek değil midir?
Bu durumda, BOP Eşbaşkanı olduğunu söyleyen Tayyip Bey, İsrail'i koruma amaçlı bu projenin eşbaşkanı olmuyor mu?
 
******
 
BOP ayrıca, Türkiye, İran, Irak ve Suriye'den koparılacak parçalar üzerinde sözde "Büyük Kürdistan" kurmayı amaçlamaktadır.
Adı geçen 4 ülkede iç savaş çıkmadan bu proje gerçekleşebilir mi?
Bu 4 ülkenin iç karışıklığa yuvarlanması, İsrail'i rahatlatmaz mı?
 
Sergey Lavrov, devamla şöyle dedi:
"Suriye sorununa, ülkenin toprak bütünlüğüne saygı çerçevesinde yaklaşılmalıdır"
 
Yani, tercüme edersek, Rusya, diplomatik lisanla şöyle demektedir:
"Suriye'nin kuzeydoğusunda bir Kürt devleti kurulmasına karşıyız"
 
******
 
İngiliz The Times gazetesi yazıyor:
Terörist "Özgür Suriye Ordusu" üst düzey komutanlarından Hacı Abdülkadir el-Salih, gazeteye şöyle demiş:
"PKK ile görüştük. PKK, bizimle beraber Esad'a saldırmak için kuzeydoğu Suriye'de bir PKK devleti kurulmasına garanti vermemizi istiyor. Böyle bir garanti vermeyeceğiz"
 
Senin garanti verip vermemen kaç para eder, ortalık karışıp otorite boşluğu doğunca PKK devleti kurulmasına nasıl engel olacaksınız.
Irak hükümeti sanki Barzani devleti kurulmasına evet mi diyor. ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi bu.
 
Sen garanti vermezsen PKK bekler. Sen Esad ile girdiğin savaşta yıpranırsın. Esad da yıpranır. Bölge kontrol edilemez hale gelir ve PKK yıpranmamış güçlerini sahaya sürer, PKK devleti kurulur.
Salak adem. Sen sana yapılan bu silah yardımları Suriye'nin başına sen geç diye mi yapılıyor sanıyorsun.
Kürdistan'ın Batı parçasını Suriye'den koparmak amacıyla bölgede otorite kaybı olması için sen öne sürülüyorsun.
Esad devrildikten sonra mızıkçılık çıkarırsan cephane yardımı anında kesilir. Sen de anında "demokrasi karşıtı" ilan edilirsin. (Bağdat'taki Maliki Hükümeti Barzani'nin bağımsızlığını kabul etmeyeceğini açıklayınca Tayyip Bey tarafından nasıl anında "demokrasi karşıtı" ilan edildi, görmüyor musun)
"Garanti vermeyeceğiz" demiş. Pöh. PKK'nın da pek umurundaydı.
Bu dinciler gerçekten bu kadar salak mı, yoksa yalandan deliliğe mi vuruyorlar anlayan beri gelsin.
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder