18 Haziran 2012 Pazartesi

Suriye karşıtı İsrail - Tayyip Erdoğan ekseni açığa çıktı


Arslan Bulut, Yeniçağ gazetesindeki köşesinde Anadolu Ajansı'nın bir haberini değerlendirdi:
 
Anadolu Ajansı muhabiri Bedriye Ateş Şimşek’in haberi:
 
İsrail Başbakanı Netanyahu:
"Suriye’de devam eden Esad şiddeti zulümdür.
İsrail karşıtları, Suriye’deki Beşşar Esad yönetiminin zulmüne destek oluyorlar.
Suriye’deki katliamı Suriye hükümeti tek başına yapmıyor, bunda İran ve Hizbullah’ın yardımı var.
Dünya şer eksenini tanımalı: İran, Suriye ve Hizbullah
 
(Bi dakka. Yani: van minüt...
Esad yönetimine kim destek oluyormuş? İsrail'in düşmanları
Bu durumda Esad yönetimine karşı çıkanlar kim oluyor: İsrail'in dostları.
Her şey tabak gibi açığa çıkmıştır. İsrail - Tayyip Erdoğan ekseni işte apaçık orta yerde.
Davos'taki "van minüt" tiyatrosu ise, en başından beri söylediğim gibi, İsrail ile yapılan işbirliğini örtmek, yandaşların gözüne bir avuç toprak atmak için düzenlenmişti.)
******
İsrail Başbakan Yardımcısı Mofaz:
"Suriye’de insanlığa karşı suç işleniyor, soykırım yapılıyor"
******
İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Perez:
"Uluslararası toplum Suriye ile ilgili olarak gerekeni yapmıyor,
acilen müdahale edilmeli"

******
 
Tayyip Erdoğan:
“Zulme sessiz kalmak, zulme rıza göstermek zulümdür. Zalimlerin yanında yer almak da aynen onlar gibi zalim olmaktır. Bunlara sessiz kalamazdık”
 
Şimdi bu durumda Türkiye’yi yöneten AKP iktidarı kimin yanında yer almış oluyor? İsrail’in değil mi?
Herhangi bir açıklamaya gerek var mı?
 
Belki de İsrail Tayyip Bey'in yanında yer alıyordur. "Büyük Devlet" değil miyiz? :))))
 
******
İsrail Kanal 10 Televizyonu açıkladı:
 
"Tayyip Erdoğan, temsilcisini gizlice Tel-Aviv'e gönderdi.
Bölgesel ilişkileri görüşmek için gelen temsilci, Başbakan Netenyahu ile görüştü."

 
ABD Dışişleri Bakanı Bayan Clinton ve İsrail Cumhurbaşkanı Peres, ABD'deki Brookings Enstitüsü'nde birlikte konuşma yaptılar.
Clinton şöyle dedi:
"Suriye ordusu son iki gün içinde Halep çevresine yığınak yaptı.
Bu durum, Türkiye'nin stratejik ve ulusal çıkarları açısından bir kırmızı çizgi olabilir"
 
Bayan Clinton devamla:
“Dış politikada birinci önceliğim her zaman İsrail’i korumak olacaktır”
 
Böylece, Türkiye'nin Suriye karşısında duruşu, İsrail Cumhurbaşkanı tarafından zımnen onaylanmış oldu.
Dışarıya karşı "van minıt" gösterisi, Suriye'ye karşı el altından birlik.
 
Türkiye'nin dış politikasının Amerika tarafından belirlendiğini de bütün dünya bir kere daha öğrenmiş oldu.
E, "Büyük Devlet" dediğin böyle olur. Siyasetleri ABD devlet tarafında belirlenen ülkelere "Büyük Devlet" denir.
 
Bayan Clinton, Suriye konusundaki tutumlarının "İsrail'i korumak" amaçlı olduğunu da böylece bir kez daha açıklamış oldu.
Bu durumda, Tayyip Bey'in tutumu da aynıdır.
Dışarıya karşı "van minıt" gösterisi, el altından "İsrail'i koruma" amaçlı Suriye siyaseti.
 
******
 
İngiliz Channel 4 haber kanalında görevli gazeteci Alex Thomson:
“Muhalifler, Suriye ordusu vursun diye bilerek bize tuzak kurdular.
Çünkü ölü gazeteciler Şam için kötü bir şey”
 
Suriye’de devlet güçlerinin yaptığı katliamlar olarak gösterilen olayların arkasında yatan zihniyet budur. Önce silahlandırdıkları muhaliflere Suriye’de katliam yaptırıyor, sonra da dünyayı ayağa kaldırıyorlar. Türk Milleti, tarihin hiçbir döneminde kimseye böyle kalleşlik yapmamıştır. Bu kumpasın içinde yer alanlar, Türk sözünden rahatsız oluyor; Türk olmadıklarını söylüyor ve Türkiye’yi de Türk devleti olmaktan çıkarmaya çalışıyor zaten..
 
******
 
İngiliz Independent gazetesi İstanbul muhabiri Justin Vela’nın özel haberi:
"Körfez ülkeleri, Ankara’nın bilgisi dahilinde, Türkiye üzerinden Suriyeli muhalifleri silahlandırıyor. 3 hafta önce Suudi Arabistan ve Katar’dan Özgür Suriye Ordusu’na Kalaşnikof, makineli tüfek, el bombası ve tanksavar silah teslimatı yapıldı. Özgür Suriye Ordusu’na bağlı bir asker “Türkiye hükümeti silahlanmamıza yardım etti” dedi."
 
Amerikan New York Times gazetesi:
"Suriye Ulusal Konseyi, kısa bir süre önce Suudi Arabistan ve Katar’ın finansal desteği ile Türkiye’den tanksavar füzeleri aldıklarını açıkladı"
 
******
Londra'da Arapça yayımlanan El Kuds el-Arabi gazetesi:
"Mısır ve Suriye’deki İhvanı Müslimin örgütü ve sivil toplum kuruluşları için ABD 1.1 milyar dolar kaynak ayırdı ve bu örgütleri kullanarak Arap ülkelerinde darbeler hazırladı. Bu bilgilerle ilgili haberler USA News’de yayımlandı"
 
******
 
Katar'da yayımlanan Al-Şark gazetesi:
"30 Nisan-1 Mayıs 2005 günlerinde, Topkapı’daki Eresin Otel’de düzenlenen “Uluslararası İslam Dünyası Sivil Toplum Örgütleri Toplantısı”, "Büyük Ortadoğu Projesi" kapsamında yapılmıştı."
 
******
 
İşte Suriye karşıtı koalisyon:
İsrail, Türkiye, Amerika, Fransa, İngiltere, Suudi Arabistan, İtalya, Katar

Karikatür: İranlı çizer Abbas Gudarzi
Nesimi Uluslararası Haber Ajansı
******

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder