15 Ağustos 2019 Perşembe

TGB'nin utanç dolu altın madeni tvitleri

Aydınlık yazarı Tunca Arslan altın olayının iki dönüm noktasını belirtiyor:

1933'te Cumhuriyet'in ilk madencilik kurumu Altın Arama ve İşletme İdaresi
kuruldu. 1985'te Özal döneminde yabancı şirketlere altın arama ve işletme
izni verildi.

+++

12 Eylül hükumetinin Başbakan Yardımcısı Turgut Özal, İzmir İkinci
İktisat Kongresi'nde şöyle diyordu:

"Madenciliğin geliştirilmesi için yabancı sermaye gereklidir"

++

Türkiye Gençlik Birliği, altın madenlerimizin işletilmesi konusundaki görüşünü
şöyle açıkladı:
+++

Barış Yarkadaş, TGB'nin bu açıklamasını şöyle yorumladı:


Utanç dolu twitler...

"Altın yabancılara peşkeş çekilmesin, devlet tarafından çıkarılsın"
talebinin neresi utanç dolu?

Ha,  Avrupa Birliği'nden fonlanan derneğe laf söylendi ya. sorun orada.

TGB, siyanür konusunda "gerekli tedbirler alındığında" diyor. Özel ve yabancı
şirketlerin bu önlemleri gerektiği gibi almayacağı, denetlenemeyeceği olgusu
da millileştirme talebinin gerekçelerinden birisidir. Neresi utanç dolu bunun?

Utanç dolu tvit öyle değil, böyle olur: " free Demirtaş = Demirtaş'a özgürlük"
Evet, gerçekten de başka söze gerek yok.

+++

Halbuki, TMMOB Maden Mühendisleri Odası da aynı görüşte. Bakınız:

https://aliserdarbolat.blogspot.com/2019/08/canakkale-kirazl-altn-madeni.html

+++

Vatan Partisi de aynı görüşü savunuyor:
Ankara İl Başkanı Aykut Diş'in açıklaması:

"Vatan Partisi, Çanakkale Kirazlı'da altın çıkarılmasına değil, bu madenin
özel ve yabancı şirket tarafından çıkarılmasına karşıdır"

"Türkiye, madenlerini kendi çıkartabilecek olanaklara ve insan gücüne
sahiptir. Kirazlı'da elde edilecek gelirlerin büyük kısmının ülke dışına ve
özel şirketlere gidecek olması yanlıştır."

"Madenciliğin millileştirilmesi, Vatan Partisi Programı'nın bir maddesidir"




+++

Refik Saydam adlı twitter kullanıcısı, şu programı öneriyor:

1- Kaz Dağları'nda AB'den fonlanan derneklerin eylemlerinden çekilmek
2- Kirazlı'da Kanadalı şirketin işletme ruhsatını iptal ettirme odaklı eylemler
3- Madenlerin milli şirket veya devlet eliyle işletilmesi için mücadele

+++

Türkiye elbette madenlerini çıkaracak, doğa maalesef zarar görecektir.
Hiç bir ülke toprağındaki madeni orada bırakamaz. Eğer toprağın üstü
çıkarılacak madenden daha değerli ise, toprağın üstündekiler bir daha
geri getirilemeyecek özellikte ise, ancak o zaman maden toprağın altında
bırakılabilir.

Ancak devlet eliyle veya devlet denetiminde milli bir şirket eliyle madencilik
yapıyorsanız bu konuda doğru karar verebilirsiniz.

Sonuç olarak, madenciliğe değil, madenciliğin yabancı şirketler eliyle 
yapılmasına karşıyız.

Bundan dolayı ağaç kesimi, siyanür gibi ikincil konuların öne çıkarılarak
madenciliğin millileştirilmesi talebinin geri plana itilmesine karşıyız.

Ayrıca, Avrupa Birliği gibi yabancı ülkelerden fonlanan guruplarla eylem
birliği içerisinde olmayız.

+++

Çanakkale Kirazlı Köyü'nde Kanada firması Alamos Gold'un işleteceği
altın madeninin harita üzerindeki yeri aşağıdaki gibidir.


Gelecek yazı: 
Emperyalistlerden alınan paralarla çevrecilik yapılabilir mi?

+++

arşiv:

Çanakkale Kirazlı altın madeni millileştirilsin

Kazdağları'nda siyanür tehlikesine karşı Su ve Vicdan Nöbeti


+++

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder