İsrail'in
politikalarında belirleyici rol oynayan İsrail Ulusal Güvenlik Çalışmaları
Enstitüsü,
yayımladığı "Stratejik Değerlendirme Bülteni"nde Kürt sorunu ile
ilgili görüş açıkladı.
Rapor, İsrail
Dışişleri'nde üst düzey görevler alan Oded Eran ve Gallia Lindenstrauss
tarafından hazırlandı.
Raporda, Irak ve
Suriye'deki Kürt gurupların İsrail açısından kritik önemde olduğu, Barzani
Yönetimi'nin bağımsızlık ilanı durumunda İsrail'in Kürt devletini resmi olarak
tanımasının kesin olduğu kaydedildi.
Bu çerçevede
İsrail yönetiminin ABD nezdinde girişimlerde bulunması gerektiği belirtildi ve
Kürtlerin ABD'ye ne kadar bağlı olduklarını kanıtladıkları savunuldu.
Rapordaki
ana fikirler şöyle:
Kürtlerin
bağımsızlık talebi İsrail'in çıkarları ile tam bir uyuşma içinde.
AKP Hükümeti bu
sürece katılmaya hazır konuma geldi.
Kürt devleti
girişimlerinin önündeki en büyük engel İran - Irak - Suriye ekseni.
Türkiye, AKP
Hükümeti ile birlikte bu eksenden uzaklaştı.
Kurulacak bir
Kürt devletine Erdoğan liderliğindeki Türkiye soğuk bakmayacaktır.
Barzani Yönetimi
ile AKP Hükümeti gaz ve petrol anlaşmaları imzalamaya başladı.
Bu çerçevede
İsrail ile Türkiye arasında ortak bir zemin oluşturmak mümkün hale geldi.
İsrail, Kürtlere
verdiği desteğin Türkiye karşıtı bir girişim değil, aksine, asıl olarak İran'a
yönelik bir hamle olduğunu Türklere anlatmalı.
AKP'nin PKK ile
yürüttüğü "Açılım Süreci"nin devam etmesi bu çerçevede kritik önemde.
İsrail,
Suriye'nin kuzeyindeki Kürtlere ileteceği cihatçı guruplar ile ilgili
istihbaratı Türkiye ile paylaşabilir.
Türkiye bugün
cihatçı gurupların kendi toprakları üzerinden Suriye'ye geçişine göz yumsa da,
ilerleyen süreçte bu gurupların Türkiye'deki istikrara da tehdit olduğu
anlaşıldığı zaman Türkiye politikasını değiştirecektir.
Rapor, Büyük
Ortadoğu Projesi’nin teyidi niteliğinde.
Cihatçı guruplar
Suriye’ye Esad rejimini yıpratmak için gönderildi. Esad ile cihatçılar
birbirini yıpratırken PKK otorite boşluğundan faydalanarak özerk bir yönetim
kuracaktı plana göre.
Ancak El Nusra
kontrolden çıkarak PKK’ya saldırdı. Tayyip Erdoğan, çeşitli nedenlerle El
Nusra’yı frenleyecek adımları atamadı. Bu yüzden Obama fena halde kızdı ve
beyzbol sopasını eline aldı.
Bu konuda geniş
bilgi için bakınız:
Geçtiğimiz günlerde AKP Hükümeti’nin Nusra’yı terör örgütleri
listesine alması gecikmiş bir adımdı. İsrail raporundaki “Bu gurupların
Türkiye’deki istikrara da tehdit olduğu anlaşıldığı zaman Türkiye politikasını
değiştirecektir” tespiti böylece ete kemiğe bürünüyordu.
Obama ile Tayyip Erdoğan arasında “istikrar” bu şekilde yeniden sağlanacaktı.
Etrafındaki ülkelerin parçalanarak etkisiz hale gelmesi ve bölgede dost bir
Kürdistan devletinin kurulması da, İsrail’i haliyle memnun edecekti.
“Açılım”ı yürüten AKP Hükümeti ile İsrail arasında “ortak bir
zemin” oluşturmanın bu yüzden mümkün olduğunu söyleyen Rapor yüzde yüz doğru
bir noktaya parmak basıyordu.
***********
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder