Ali Serdar Bolat 13 Ekim 2011
Tarih: 22 Şubat 2010
Balyoz operasyonu ile subaylar gözaltına alınıyor.
Tarih: 26 Şubat 2010
AKP'li Meclis Başkanı, Amerika'nın Ankara Büyükelçisi'ne Balyoz Raporu veriyor:
"Kamuoyunu tatmin edecek bir kanıt yok"
Büyükelçi Ceymis Cefri (James Jeffrey yazılıyor) aynı gün Amerika'ya telgrafla haber veriyor:
"AKP'nin Eski Meclis başkanı, bize,
kamuoyunu tutuklulukların geçerliliği konusunda
tatmin edecek bir kanıtın ortaya çıkmadığını
söyledi"
Telgraf, Wikisızıntıları kapsamında yayımlandı.
Büyükelçi, bu haberden sonra, kendi yorumunu yazıyor:
"Başbakan Erdoğan'ın başka subayların tutuklanmasından sonra yaptığı açıklamaların önceden tasarlanmış biçimde provokatif olduğu görülüyor.
Bu açıklamalar, iktidar partisiyle Türk ordusunu kendileri için anahtar sembol olarak gören laik muhalefet arasındaki gerilimi arttırabilir.
Orgeneral Başbuğ sessizliğini sürdürüyor. Bu konuda bir duruş sergilememesi için baskıyla karşılaşmış olabilir.
Önemli görevdeki komutanların toplu istifası gibi diğer seçenekler basında çıktı ama olmayacak gibi.
Yargı sürecinin ilk aşamaları sürerken Türkiye dışından resmi açıklamalar sadece ateşe benzin dökmek olur."
Tümgeneral Hakkı Pekin de Amerika'ya rapor ve teminat vermiş
+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
Büyükelçi Cefri, Amerika'ya çektiği telgrafta şöyle diyor:
"Tümgeneral Hakkı Pekin, 26 Şubat'ta
Büyükelçiliğimizin Siyasi Askeri Müsteşarı ile yaptığı görüşmede,
Türk Silahlı Kuvvetlerinin gidişattan endişe etmediğini,
hukuk dışına çıkmayacaklarını, yargıya güvendiklerini
söyledi"
Büyükelçi Cefri, devamla, 2 Mart'ta Genelkurmay 2. Başkanı Aslan Güner ile yapacağı görüşmeyi, yeni dalga tutuklamalara karşı TSK'nın nasıl bir tutum alacağını anlamak için değerlendireceğini yazıyor.
Demek ki NATO eğitimi, komutanlarımızın Amerika'lılara
"Bundan size ne, bu bizim iç işimiz. Siz burnunuzu sokmayın"
demelerine engel oluyor.
Amerikalıların sorularına dolaylı veya dolaysız olarak cevap verme zorunluluğu altında oldukları kanaatindeler.
Bizim Amerika'daki elçilerimiz, Amerikan ordusunun komutanları ile bu gibi görüşmeler yapabilirler mi?
Komutanlarımız yaptıktan sonra, Haşim Kılıç'ın Amerikalılara rapor vermesine o kadar şaşmamak lazım.
Olmayan kanıtlar üretiliyor
++++++++++++++++++++++
Olmayan kanıtlar üretiliyor, Gölcük Donanma Komutanlığı'nda döşeme altına saklanıyor.
7 Aralık'ta yapılan baskında, yerleştirdikleri sahte kanıtları buluveriyorlar.
Sahte kanıt üretme talimatı yıllar önce Abdullah Gül tarafından verilmişti.
Ergenekon şeması önüne konduğunda, kanıt olmadığını farketmişti.
Hemen talimat verdi:
"Delillendirin, Savcı bulun"
Emri alanlar, sadece Savcı bulmakla yetinmediler, Hakim de buldular.
Emniyet içindeki Fethullahçı çete ise zaten hazırdı.
Siciline Vali tarafından "Fethullahçıdır, dikkat edilsin" notu yazılmış olan kişi, Emniyet İstihbaratının başına getirilmişti.
Özel Yetkili Mahkemeler işte böylece Ergenekon, Balyoz vesaire tertipleri için kullanılabilir hale getirildi, Beşiktaş Adliyesi içinde Beşiktaş Terör Örgütü böyle kuruldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder