Erdoğan Hükümeti üretime öncelik vereceğini, sıcak para istemediğini
ihracat yapacağını beyan ediyor.
Niyet başka, şartlar başka, olumsuz şartları niyete uygun olarak değiş-
tirme iradesi başkadır.
Güncel örnek elektrik fiyatlarına gelen zamdır.
Evet, maliyet artışından korkmamalıyız ancak elektrik fiyatları artışı
normal bir maliyet artışından kaynaklanmıyor. Bu bir soygun.
Bu fiyatlar hem tarım hem sanayi üretimine yansır, normal olmayan
bir maliyet artışına yol açar, Bu maliyetlerle de ihracat hayal olur.
Aydınlık soygunu açıkladı, 3 yıllık soygun tablosunu yayınladı:
Devlet elektrik fiyatını indiriyor, özel dağıtım şirketleri bindiriyor.
Bölgelerinde tekelleşen özel dağıtım ve satış şirketleri kârlarını
artırırken devlet ve vatandaş zarar ediyor. İşte o tablo:
2019 ilk çeyrekte devletten kilovatını 12,63 kuruştan alan özel
şirketler halka 53,75 kuruştan satıyor. Fark 41,12 kuruş.
2019 son çeyrekte alış 34,85 satış 71,02 fark 36,16 kuruş
Bu tarihten sonra devletin satış fiyatı 13,20'ye kadar düşüyor.
Fakat şirketler 71.02 fiyatını düşürmüyor. Fark 57,82 kuruş.
2022 ilk çeyrekte devletin satış fiyatı 31,85. Halâ 2019 fiyatının
altında. Ancak şirketler fahiş zam yapıyor: Ortalama 165 kuruş.
Fark 133,15 kuruş. Devletin satış fiyatının 5 misli.
Vergileri çıkarırsak vatandaşa kesilen faturanın en az %35'i
özel şirketlerin kârı. İşte soygun bu.
+++
AK Parti Hükümeti 2013 yılında devlete ait elektrik dağıtım ve satış
şirketlerinin tamamını özelleştirdi. Doğal olarak kâr amaçlı çalışan
özel şirketler vurgunda sınır tanımıyor.
Niyet başka şartlar başka derken bunu kastediyoruz. Hükümet üretim
yapma niyetini açıklıyor ama bir çok şart elini ayağını bağlıyor. İşte o
olumsuz şartlardan birisi elektriği pahalı satan özel şirketler.
Devlet şirketlerinin özelleştirilmesi, ABD'nin Özal ve 12 Eylül ile bize
dayattığı konulardan birisi.
1980'den beri gelip geçen tüm hükümetler Amerikancı oldukları için
özelleştirme politikasını devam ettirdiler.
AKP Hükümeti de bu yüzden 2013'te elektrik dağıtımını özelleştirdi.
Ancak Erdoğan'ın FETÖ ve PKK, dolayısıyla ABD ile arasının bozul-
ması, PKK ile Açılım'ın bitirilmesi, ABD'nin 70 yıldır içimize FETÖ gö-
rüntüsü altında yerleştirdiği elemanların emniyet, ordu, adliye ve dev-
let içinden temizlenmesi 12 Eylül ekonomisinin devam edemeyece-
ğinin işaretlerini veriyordu.
Trump "Ekonominizi mahvederim" diye tehdit etmiş, Biden ise Erdo-
ğan'ı devireceğini açıkça ilan etmişti. Bu durumda, ABD tehditleri
karşısında Erdoğan'ın 12 Eylül ekonomisini devam ettirerek iktidarını
koruması mümkün değildi. Çünkü bu ekonomi, Atlantik'in kan emici
tefecilerinin ülkeye sokacağı sıcak para ile devam ettirilebiliyordu.
Bu durumu kavrayan Berat Albayrak, 12 Eylül ekonomisi ile artık
devam edilemeyeceğini açıkladı.
Bakınız:
Berat Albayrak ve Özal ekonomisinin sonu
Gerçi uluslararası tefecilerin yaygarasına dayanamayan hükûmet
damadı onlara yem etti ama artık Erdoğan'ın da Çin modeli dediği
Atatürk'ün kamucu ekonomisine dönme yolundan vazgeçilemezdi.
İşte o yolda önümüzdeki engellerden birisi özel elektrik dağıtım
şirketleridir. Çözüm: Kamulaştırma.
İşte yine Vatan Partisi'nin Milli Hükûmet Programı'na geldik...
Madde 35: Özelleştirilen şirketler kamulaştırılacak
Bakınız:
engel oluyorlar. Borç bahanesiyle çiftçinin elektriği kesiliyor.
Cumhurbaşkanımız "ekin biçin" diyor ama elektriği kesilen köylü tarla-
sını nasıl sulayacak? Dicle Elektrik Dağıtım Şirketi DEDAŞ köylüye
elektrik kesme terörü uyguluyor.
Bakınız:
Köylüye faiz, haciz ve DEDAŞ terörünün faturası AK Partİ'ye
Vatan Partisi çözüm yolunu gösteriyor: DEDAŞ kamulaştırılsın
İstanbul'a Kanal değil, Anadolu'ya su
Yılbaşında yapılan zamlardan sonra Vatan Partisi kamulaştırmayı
tekrar gündeme getirdi:
"Fiyatları EPDK belirliyor. Kurulun üyeleri ise Cumhurbaşkanı tarafından
atanıyor. Ekonomide Kurtuluş Savaşı'nın başarıya ulaşması, Türkiye'nin
üretim ekonomisine dönmesi için enerji fiyatlarının aşağı çekilmesi şart.
Bu da kısa vadede EPDK'nın, özel şirketlerin ve onların borçlu oldukları
bankaların ihtiyaçlarından çok vatandaşın ve üreticinin ihtiyaçlarına göre
müdahale etmesiyle mümkün. Orta ve uzun vadede ise enerji alanındaki
serbest piyasacılığa son vererek kamulaştırma yönünde adım atılması
zorunlu."
Geniş bilgi için bakınız:
Hükûmete "Enerji vurgununa müdahale" çağrısı
+++
arşiv:
Özal dönemi bitiyor - 1. Bölüm: Sıcak para diktası
Özal dönemi bitiyor - 2. Bölüm: Mafyokrasi, Kürdistan
+++
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder