7 Aralık 2021 Salı

Atlantikçi muhalefette "Çin Modeli" telaşı

24 Ocak Özal / 12 Eylül Evren döneminde başlatılıp günümüze kadar
devam eden yüksek faiz / düşük döviz kuru sistemi sona eriyor.

12 Eylül'den bu yana tüm iktidar ve ana / yavru muhalefet partileri 
Kenan Evren rejimini darbecilik, işkence vesaire ile suçladılar. Böylece
sözde 12 Eylül karşıtı görüntüsü verdiler. Ama Özal ekonomisine hiç
bir şekilde itiraz etmediler. Bu, apaçık bir çelişki gibi görünse de, bu
partiler Atlantikçi, NATO'cu oldukları için, aslında çelişki değildi. 

Çünkü 12 Eylül darbesi işkence yapmak için değil, Turgut Özal'ın 24
Ocak Kararları'nı uygulamak için yapılmıştı. Tüm Atlantikçi kesimler
darbenin ekonomik özünü gizleyerek işkence görüntüsünü öne çıkar-
dılar. 24 Ocak / 12 Eylül ekonomisini uygulamaya devam ederek de
aslında darbeyi devam ettirdiler.

Darbe ekonomisi, 2001 yılında CHP'li Kemal Derviş'in ABD'den 
cebine koyup getirdiği 15 Günde 15 Kanun ile sağlam kazıklara 
bağlandı. 

Erdoğan'ın "Özal'ın izindeyiz" diyerek 12 Eylül - Özal - Derviş
ekonomisini devam ettirmesi ama Kenan Evren'leri yargılatarak 
mahkum ettirmesi çok çarpıcı bir örnektir.

+++

Ancak Erdoğan'ın FETÖ ve PKK, dolayısıyla ABD ile arasının bozul-
ması, PKK ile Açılım'ın bitirilmesi, ABD'nin 70 yıldır içimize FETÖ gö-
ntüsü altında yerleştirdiği elemanların emniyet, ordu, adliye ve dev-
let içinden temizlenmesi 12 Eylül ekonomisinin devam edemeyece-
ğinin işaretlerini veriyordu.

Trump "Ekonominizi mahvederim" diye tehdit etmiş, Biden ise Erdo-
ğan'ı devireceğini açıkça ilan etmişti. Bu durumda, ABD tehditleri
karşısında Erdoğan'ın 12 Eylül ekonomisini devam ettirerek iktidarını 
koruması mümkün değildi. Çünkü bu ekonomi, Atlantik'in kan emici 
tefecilerinin ülkeye sokacağı sıcak para ile devam ettirilebiliyordu.

12 Eylül ekonomisinin karşıtı, Atatürk tarafından temelleri atılan ve
Özal / Evren tarafından tasfiye edilen milli ekonomi idi. Ve Erdoğan,
zorunlu olarak "izindeyiz" dediği Özal'a ihanet etmek ve Özal'ın yık-
tığı milli ekonomi modeline geri dönüş yapmak durumunda kalmıştı.

Milli ekonomi, düşük faiz / yüksek kur ile sağlanabilir. Bu yüksek
kur, ihracatçımızın dünya pazarlarında rekabet edebileceği ve yerli
üretimi ithal malların haksız rekabetinden koruyacak seviyede olmalı.

+++

40 yıl sonra 12 Eylül ekonomisine ilk kez ayrıntılı ve cesur bir şeklide
Eski Maliye Bakanı Berat Albayrak karşı çıktı. Sanki Vatan Partisi'nin
ekonomi programını okuyor gibiydi. Ertesi gün Aydınlık manşet yaptı.

Damat Bey bu konuyu çok iyi kavramış ve açıkça ilan etmişti:
(13 Ağustos 2020)

İşte Berat Albayrak'ın CNN canlı yayınında yaptığı açıklamalar:

Eski model: yüksek faiz, düşük kur, ithalata bağımlı.
  1980'den sonra ekonomiyi döviz kuruyla ölçme algısı oluştu.
  İthalat cenneti olduk.
  Eski model (Özal ekonomisi) artık sürdürülemez.
  Üretim ve istihdam odaklı ekonomiye geçiyoruz.

-- İthalat cenneti olduk
-- Üretim ve istihdam odaklı ekonomiye geçiyoruz
-- Önceliğimiz bağımsız milli ekonomi
-- Neydi eski model? Yüksek faiz, düşük kur. 
   "Siz oturun, sıcak para verelim, ucuza ithal edin, 
     üretmenize gerek yok"
   Böyle bir ekonomi modeli artık sürdürülebilir değil."

Berat Albayrak'ın açıklaması ve Vatan Partisi programı için bakınız:

Berat Albayrak ve Özal ekonomisinin sonu 

Tüm batı dünyası, kan emici tefeciler ve içimizdeki Atlantik yanlıları
feryadı bastı. Nasıl olabilirdi bu? Derhal itibarsızlaştırma harekatı
başlatıldı. "Damat" diye alay ettiler. "Doların değerini düşürmek gibi
bir amacım yok" sözleri bağlamından kopartılarak yaygara yapıldı.
Londra'daki kan emici tefeci güruhu tehditler savurdu.

Bu saldırılara dayanamayan Erdoğan, Berat Bey'i görevden aldı.
Damat, kan emici ilahlara kurban edilmişti. Sarı öküz verilmişti.

Sarı öküzün verilmesi ve Vatan Partisi programı için bakınız:

Damadın kan emici ilahlara kurban edilmesi  

Kurban verilmesinden 7 ay sonra Damat Bey'in açıkladığı yüksek kur 
düşük faiz sistemi devreye sokuldu. Öyle ise Damat Bey'in suçu neydi?
Niçin bu sistemi en iyi uygulayabilecek olan kişiyi kurban verdiniz?
Şimdi düşük faize ayak direyen Bakanı görevden alıyorsunuz. Bunlara,
bu vakit kaybına ne gerek vardı?

+++

Atlantikçiler, milli ekonomi hamlesine "Çin modeli" diyerek karşı çıktılar.

Abdülkadir Selvi, Hürriyet'te şöyle yazdı:
"Belli ki, ekonomiyle ilgili farklı bir tercihle karşı karşıyayız. Yüksek 
döviz kuruna dayalı, yüksek büyüme ile istihdamı (işsizliği azaltacak 
yeni iş alanları açma) önceleyen bir politika bu. Kimileri esin kaynağının
Çin'in ekonomik sıçraması olduğunu savunuyor...  Ben bu tercihin doğru
bir ekonomi yönetimi olduğunu düşünmüyorum."

Halbuki Çin modeli denilen şey, Atatürk modeli ile aynı. Daha doğrusu
Çin bugün Atatürk modelini, yani planlamaya dayalı karma ekonomiyi
uyguluyor. Devlet planlama yapıyor, devlet sektörü ve özel sektör de
bu plana dayalı yatırım ve üretim yapıyor.

Yani 24 Ocak /12 Eylül rejiminin yıktığı Atatürkçü milli karma ekonomi 
modelini Çin uyguladı ve son 40 yıl içinde dünya devi haline geldi, Tür-
kiye ise aynı 40 yıl içinde geriledi.

+++



CHP ve İYİ Parti de milli ekonomiye geri dönüşe karşı çıktı.

Amerikan kanalı FOX TV'nin yayınını tvitine ekleyen CHP Genel 
Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Çin modelini şöyle karaladı:

Erdoğan'ın örnek aldığı Çin modeli, büyüme değil, sefalet ve ucuz işgücü ve açlık modelidir. Insanlar karın tokluğuna çalışsın, yandaşlar servetine servet katsın istiyorlar.

Tvitine eklediği videoda Ekonomist Prof. Dr. Yalçın Karatepe:
"Bu politikayla 6 ay sonra derin yoksulluk ve sefalet olur"

Aynı videoda İYİ Parti Gurup Başkan Vekili Erhan Usta:
"Çin'in 20 yıl önce işçiyi ezerek yaptığı modeli Türkiye'nin önüne 
koymak büyük bir talihsizliktir"

video kaydı:

Güler misin ağlar mısın
Çin, uyguladığı Atatürk  modeli ile işsizliğe son vermiş, dünyanın en
büyük üretici gücü haline gelmiş, bir buçuk milyar insan yoksulluktan
kurtulmuş. Ama CHP ve İYİ Parti sefalet, ucuz iş gücü, açlık görüyor
bu tabloda. Daha doğrusu uyduruyor.

Çin'in dış borcu yok. Yalnız geçtiğimiz Kasım ayında 75 milyar dolar
dış ticaret fazlası verdi. 3,2 trilyon dolar döviz rezervi var.

ABD tarafından 12 Eylül darbesi ile zorla uygulatılan modelin terk
edileceği korkusu Atlantikçi muhalefetin aklını başından aldı, ağız-
larından çıkan palavraları kulakları duymaz oldu.


+++

Erdoğan "Yüksek faizle devam edemeyiz" deyip faizleri düşürme
yoluna girince Kılıçdaroğlu "Aferin" diyeceği yerde bakın ne dedİ:

Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu: “Bütün faizcilerin bütün tefecilerin tek umudu,
tek güvencesi Erdoğan’dır”

video kaydı

+++

Cumhurbaşkanımıza ve Hükümete uyarılar

Ancak Erdoğan'ın uygulamak istediği bu yeni (daha doğrusu 12 Eylül 
öncesi eski) model yalnızca faizi Merkez Bankası kanalıyla düşürmekle
uygulanamaz. Vatan Partisi'nin Milli Hükümet Programı bu yeni modeli
yıllar önce tüm yönleri ile halkımızın bilgisine sunmuştu.

+++

Hükümete öncelikli uyarı:
Üretici hapisle tehdit edilerek milli ekonomi uygulanamaz.

Bakınız:
Üretim Ekonomisi için halk hareketi başladı 

Tütün üreticisi eylemde - Üreticiyi tekellere ezdirmeyiz 

Tütün üreticisi cezaevinde, sigara tekelleri bayramda 

+++

Çiftçinin traktörüne el konularak, elektriği kesilerek,
faiz terörü estirilerek milli ekonomi uygulanamaz

Bakınız:
Köylüye faiz, haciz ve DEDAŞ terörünün faturası Ak Parti'ye
https://aliserdarbolat.blogspot.com/2021/09/koyluye-faiz-haciz-ve-dedas-terorunun.html

+++

İflas eden işletmeler feda edilerek milli ekonomi uygulanamaz

Bakınız:
YÖRSAN kamulaştırılsın - Üretim Devrimi - Altı Ok  

+++

Devamı var...

+++

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder