yaptıkları
için tutuklanan 3 sahte kahramanı ziyaret ettiler.
Afişleri bile Amerikanca. Hepsi Amerikancı.
Gazeteci
Erol Önderoğlu
Yazar Ahmet Nesin, ve
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı
Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı,
Özgür Gündem Genel Yayın Yönetmeni'nin tutuklanmasından dolayı
gazete ile dayanışma amacı ile gazetenin bir gün süre ile Genel
Yayın Yönetmeni olmuşlar ve bu yüzden terör örgütü propagandası
yaptıkları iddiası ile tutuklanmışlardı
**********
Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar da bu üç
kişinin tutuklanması üzerine "Ya, demek dayanışma yasak öyle mi?"
diyerek bir günlüğüne Özgür Gündem Genel Yayın Yönetmenliği'ni
üstlenmişti.
**********
CHP yazılı bir açıklama yaparak, 24 Haziran 2016 günü
Genel Başkan Yardımcısı Malatya MV Veli Ağbaba,
Ankara MV Şenal Sarıhan,
İstanbul MV Selina Doğan ve Sezgin Tanrıkulu,
Muğla MV Nurettin Demir ile
Eskişehir MV Uyku Çakırözer'in
tutuklu 3 kişiyi Bakırköy ve Metris Cezaevlerinde ziyaret ettiklerini
duyurdu.
Kılıçdaroğlu ise CHP Gurup toplantısında şöyle dedi:
"Dün 3 aydın tutuklandı. Hapse atıldı. Niçin? Terör örgütüne yardım
ve yataklık yapmaktan."
**********
Eğer bu 3 kişi aydın ise, ABD - İsrail ve PKK'nın ülkemizi bölmesine
karşı mücadele edenler ne oluyor? Bu 3 kişi ve Can Dündar aydın
ise, ben aydın değilim bu durumda.
"Efendim, baskıya karşı dayanışma yapılıyor, o gazetenin terör örgütü
yayın organı olması önemli değil." Ya, öyle mi?
14 yıllık AKP döneminde en çok ceza alan, Genel Yayın Yönetmenleri
en çok tutuklanan, Silivri'de yıllarca yatan Aydınlık Gazetesi ve Ulusal
Kanal için böyle bir dayanışma yapmaya neden gerek duyulmamıştı acaba?
Buradan anlıyoruz ki, amaç AKP baskısına karşı dayanışma yapmak falan
değil, ABD - İsrail çıkarları ve talimatları doğrultusunda PKK terör örgütü
ile dayanışma.
**********
SAHTE KAHRAMAN ŞEBNEM HANIM
Ahmet Nesin ile Erol Önderoğlu konu mankeni.
Sahte kahraman yapılmak istenen kişi, Şebnem Hanım. Böylece, Can
Dündar'dan sonra ikinci bir sahte kahramanımız doğuyor.
Ömrünün yarısını hapislerde geçirmiş olan Usta Aydınlıkçı
Hikmet Çiçek şöyle anlatıyor Şebnem Hanım'ın marifetlerini:
(Yazının tarihi 19 Aralık 2014) (Ayıraç içleri bana aittir)
Ferhan Özmen, Necdet Yüksel, Rüştü Aytufan.
Bu 3 kişi, Uğur Mumcu, Prof. Dr. Muammer Aksoy ve Prof. Dr. Ahmet
Taner Kışlalı cinayetleri dahil 18 cinayetten tutuklandılar.
C4 patlayısıcını Uğur Mumcu'nun arabasına yerleştiren Necdet Yüksel
idi. Katiller yakalanmıştı. Fakat azmettirenler kimler?
Bu 3 kişi Pişmanlık Yasası'ndan faydalanmak için başvurdular. Güzel.
Demek ki kendilerini kimlerin, hangi örgütlerin kullandığını açıklayacaklardı.
DGM Savcısı Hamza Keleş cezaevine giderek görüşme yaptı. Sanıklar,
mahkemede her şeyi açıklayacaklarını söylediler. Adı Umut Davası olan
bu davada bir umut ışığı yanmıştı.
Ancak sonuç hayal kırıklığı idi. Sanıklar Emniyet ifadelerini işkence altında
verdiklerini ileri sürdüler ve İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü antetli
bir raporu mahkemeye sundular.
Raporda sanıkların işkence görmüş olmaları ihtimalinden söz ediliyor ve bir
üniversite hastanesinde yeniden muayene edilmeleri isteniyordu.
(ABD destekli Gladyo devreye girmiş, sanıkların konuşmasını önlemek
için sahte bir rapor düzenletmişti.)
Raporun altında kimin imzası vardı? Evet, tahmin ettiğiniz gibi Prof. Dr.
Şebnem Korur Fincacı. Ünvanı da şöyle idi: İ.Ü. Adli Tıp Anabilim Dalı
Öğretim Üyesi.
Şebnem Hanım'ın sanıkları görmeden, muayene etmeden bu raporu
düzenlediği söyleniyor. Bu, hala tartışılan bir konudur.
Mumcu'nun katilleri bir daha hiç konuşmadılar.
Şebnem Hanım, Ergenekon Davası'na müdahil olarak katıldı.
Ergenekon Örgütü'nün eylemlerinden şikayetçi idi. Özel Yetkili
Mahkeme'nin müdahil olma talebini kabul ettiği tek kişi odur.
Bu yıl (2014) Hrant Dink Ödülü Şebnem Hanım'a verildi.
Dün (18 Aralık 2014) gazetelere tam sayfa ilan verdiler. F tipi örgütü
"Basın Özgürlüğü" diye savundular. O metne imza atanlar arasında
Şebnem Hanım da vardı.
(Sahte bir kahraman işte böyle imal edildi.)Bakınız:
http://www.aydinlikgazete.com/turkiye/ergenekonun-mudahili-f-tipine-ozgurluk-istedi-h59021.html
Yazar Ahmet Nesin, ve
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı
Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı,
Özgür Gündem Genel Yayın Yönetmeni'nin tutuklanmasından dolayı
gazete ile dayanışma amacı ile gazetenin bir gün süre ile Genel
Yayın Yönetmeni olmuşlar ve bu yüzden terör örgütü propagandası
yaptıkları iddiası ile tutuklanmışlardı
**********
Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar da bu üç
kişinin tutuklanması üzerine "Ya, demek dayanışma yasak öyle mi?"
diyerek bir günlüğüne Özgür Gündem Genel Yayın Yönetmenliği'ni
üstlenmişti.
**********
CHP yazılı bir açıklama yaparak, 24 Haziran 2016 günü
Genel Başkan Yardımcısı Malatya MV Veli Ağbaba,
Ankara MV Şenal Sarıhan,
İstanbul MV Selina Doğan ve Sezgin Tanrıkulu,
Muğla MV Nurettin Demir ile
Eskişehir MV Uyku Çakırözer'in
tutuklu 3 kişiyi Bakırköy ve Metris Cezaevlerinde ziyaret ettiklerini
duyurdu.
Kılıçdaroğlu ise CHP Gurup toplantısında şöyle dedi:
"Dün 3 aydın tutuklandı. Hapse atıldı. Niçin? Terör örgütüne yardım
ve yataklık yapmaktan."
**********
Eğer bu 3 kişi aydın ise, ABD - İsrail ve PKK'nın ülkemizi bölmesine
karşı mücadele edenler ne oluyor? Bu 3 kişi ve Can Dündar aydın
ise, ben aydın değilim bu durumda.
"Efendim, baskıya karşı dayanışma yapılıyor, o gazetenin terör örgütü
yayın organı olması önemli değil." Ya, öyle mi?
14 yıllık AKP döneminde en çok ceza alan, Genel Yayın Yönetmenleri
en çok tutuklanan, Silivri'de yıllarca yatan Aydınlık Gazetesi ve Ulusal
Kanal için böyle bir dayanışma yapmaya neden gerek duyulmamıştı acaba?
Buradan anlıyoruz ki, amaç AKP baskısına karşı dayanışma yapmak falan
değil, ABD - İsrail çıkarları ve talimatları doğrultusunda PKK terör örgütü
ile dayanışma.
**********
SAHTE KAHRAMAN ŞEBNEM HANIM
Ahmet Nesin ile Erol Önderoğlu konu mankeni.
Sahte kahraman yapılmak istenen kişi, Şebnem Hanım. Böylece, Can
Dündar'dan sonra ikinci bir sahte kahramanımız doğuyor.
Ömrünün yarısını hapislerde geçirmiş olan Usta Aydınlıkçı
Hikmet Çiçek şöyle anlatıyor Şebnem Hanım'ın marifetlerini:
(Yazının tarihi 19 Aralık 2014) (Ayıraç içleri bana aittir)
Ferhan Özmen, Necdet Yüksel, Rüştü Aytufan.
Bu 3 kişi, Uğur Mumcu, Prof. Dr. Muammer Aksoy ve Prof. Dr. Ahmet
Taner Kışlalı cinayetleri dahil 18 cinayetten tutuklandılar.
C4 patlayısıcını Uğur Mumcu'nun arabasına yerleştiren Necdet Yüksel
idi. Katiller yakalanmıştı. Fakat azmettirenler kimler?
Bu 3 kişi Pişmanlık Yasası'ndan faydalanmak için başvurdular. Güzel.
Demek ki kendilerini kimlerin, hangi örgütlerin kullandığını açıklayacaklardı.
DGM Savcısı Hamza Keleş cezaevine giderek görüşme yaptı. Sanıklar,
mahkemede her şeyi açıklayacaklarını söylediler. Adı Umut Davası olan
bu davada bir umut ışığı yanmıştı.
Ancak sonuç hayal kırıklığı idi. Sanıklar Emniyet ifadelerini işkence altında
verdiklerini ileri sürdüler ve İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü antetli
bir raporu mahkemeye sundular.
Raporda sanıkların işkence görmüş olmaları ihtimalinden söz ediliyor ve bir
üniversite hastanesinde yeniden muayene edilmeleri isteniyordu.
(ABD destekli Gladyo devreye girmiş, sanıkların konuşmasını önlemek
için sahte bir rapor düzenletmişti.)
Raporun altında kimin imzası vardı? Evet, tahmin ettiğiniz gibi Prof. Dr.
Şebnem Korur Fincacı. Ünvanı da şöyle idi: İ.Ü. Adli Tıp Anabilim Dalı
Öğretim Üyesi.
Şebnem Hanım'ın sanıkları görmeden, muayene etmeden bu raporu
düzenlediği söyleniyor. Bu, hala tartışılan bir konudur.
Mumcu'nun katilleri bir daha hiç konuşmadılar.
Şebnem Hanım, Ergenekon Davası'na müdahil olarak katıldı.
Ergenekon Örgütü'nün eylemlerinden şikayetçi idi. Özel Yetkili
Mahkeme'nin müdahil olma talebini kabul ettiği tek kişi odur.
Bu yıl (2014) Hrant Dink Ödülü Şebnem Hanım'a verildi.
Dün (18 Aralık 2014) gazetelere tam sayfa ilan verdiler. F tipi örgütü
"Basın Özgürlüğü" diye savundular. O metne imza atanlar arasında
Şebnem Hanım da vardı.
(Sahte bir kahraman işte böyle imal edildi.)Bakınız:
http://www.aydinlikgazete.com/turkiye/ergenekonun-mudahili-f-tipine-ozgurluk-istedi-h59021.html
PKK ile omuz omuza durma zamanı 23 Haziran 2016
http://aliserdarbolat.blogspot.com.tr/2016/06/pkk-ile-omuz-omuza-durma-zaman.html
http://aliserdarbolat.blogspot.com.tr/2016/06/haydi-pkk-ile-dayansmaya.html
http://aliserdarbolat.blogspot.com.tr/2015/06/y-cumhuriyetin-can-dundar-calnt-haberle.html
Cumhuriyet'te ordu düşmanlığı tavan yaptı. 19 Eylül 2014
:http://aliserdarbolat.blogspot.com.tr/2014/09/cumhuriyette-ordu-dusmanlg-tavan-yapt.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder