27 Şubat 2016 Cumartesi

"Rusya ve ABD anlaştı, Suriye'yi bölecekler" senaryosu

AKP kodamanları ve kalemşörleri, Rusya'nın PYD ile birlikte hareket ettiği
safsatasını her gün yineleyip duruyorlar. Onlara göre ABD ve Rusya'nın
Suriye'deki ortak müttefiki PYD.
AKP kodamanlarının bu söyleminden şu sonuç çıkıyor:
Amerika'nın PYD'yi kullanarak Suriye'nin kuzeyinde bir Kürt bölgesi kurma,
yani Suriye'yi bölme planını Rusya da desteklemeye başladı.
Bu safsata ilerici yurtsever Atatürkçü bazı aydınlarımızı da etkiledi. Onlar da
Rusya'nın PYD'yi desteklediğini yazıp çizmeye başladılar.

^^
18 Şubat 2016
Ulusal Kanal'daki bir programa katılan Erol Manisalı, Rusya'nın ABD ile
anlaşıp Büyük Ortadoğu Projesi'ne dahil olduğunu iddia etti. Yani: " Rusya,
Büyük Kürdistan kurulması için Türkiye, İran, Irak ve Suriye'den toprak
kopartılmasını kabul etti" diyor

^^
24 Şubat 2016
Sözcü Gazetesi'ndeki yazısında Soner Yalçın, Rusya'nın ABD ile birlikte
hareket ederek Suriye barışı anlaşması yaptığını, bunun "Kürdistan' a evet"
demek olduğunu iddia etti. Soner Yalçın yazısını şöyle bitirdi:
"Kuzey Irak ve Kuzey Suriye'yi de kapsayan Türk-Kürt Federasyonu'na
mecbur edecekler Türkiye'yi. Bu kadar kanı boşuna döktürmüyor emper-
yalistler."

^^
Özet olarak iddia edilen şu:

Kuzey Irak'taki Barzani Bölgesi ile Kuzey Suriye'deki PYD Bölgesi Türkiye
ile bir federasyon kuracaklar. Yani Türkiye - Barzani - PKK ortak devleti...
Böyle bir federasyon da ancak başkanlık rejimi ile yönetilebilir diyorlar.

Soner Yalçın "Bu bir satranç oyunu" diyor. Ancak bu oyunu ona göre yalnızca
ABD ve Rusya oynuyor. Soner Bey yalnızca bir gözlemci. Türkiye'nin oyuna
dahil olabileceğini hesaba katmıyor. Irak ve Suriye'nin, hatta İran'ın da.

Irak ve Suriye ülkelerinden toprak kopartılmasına razı olacaklar mı? Böyle bir
durumun kendi ülkesindeki Kürt bölgesinde de etkisini göstermesinden doğal
olarak endişe edecek olan İran buna razı olur mu?

Bu arkadaşlarımıza göre bölge ülkeleri elleri kolları bağlı ABD ve Rusya'nın
kendileri için çıkaracağı idam fermanına boyun eğecekler ve boyunlarını bıçağa
uzatacaklar, kurbanlık koyun gibi. Öyle mi?



^^
Doğu Perinçek, 25 Şubat günlü yazısında konuyu özetle şöyle değerlendiriyor:
(Ayıraç içleri bana aittir)

ABD ile Rusya arasındaki karşıtlık, stratejik düzlemdedir.
Bir tarafta:
ABD, İsrail, Barzani, PKK - PYD, Suudi Arabistan ve Körfez Şeyhlikleri
Diğer tarafta:
Rusya, İran, Irak, Suriye, Lübnan
Günümüz dünya koşullarında ABD ile Rusya yan yana gelmez.

Taktik anlaşmalar ve ateşkesler, her zaman düşmanlar arasında da olur.

ABD ve İsrail, stratejik piyonları olan PKK -PYD'yi Türkiye'nin üzerine sürdü,
Rusya da bunu biliyor. Bununla birlikte, Rusya, Suriye ve İran da PKK - PYD'yi
AKP iktidarına karşı kullanıyorlar. (Çünkü Rusya ve Suriye düşmanlığında ısrar
eden AKP, onları böyle davranmaya mecbur bırakıyor. En son örnek: AKP'nin
Halep'teki teröristlere yardım göndermesine engel olmak için Kilis - Halep
karayolunu Suriye Ordusu'nun ardından PYD'nin de kesmesi Suriye'nin işine
geliyor. AKP teröristlere yardım göndermekten vazgeçse, Rusya'nın ve Suriye'-
nin PYD'yi kullanmasına gerek kalmaz. Bakınız: Aşağıdaki arşiv yazısı.)

Bu tablo (yani AKP'nin Suriye ve Rusya düşmanlığında ısrar ederek teröristlere
yardım göndermeye devam etmesi; buna karşı da Suriye ve Rusya'nın PYD'yi
kullanmaya mecbur kalması tablosu) değişmezse, Türkiye, PKK - PYD'ye karşı
mücadelesini kesin sonuca götüremez. Hatta bu tablodan Kürdistan çıkartacak
tahliller de üretilebilir. (Erol Manisalı ve Soner Yalçın örneğinde olduğu gibi)

Bu tablo, AKP iktidarının eseridir. AKP iktidarı, Suriye ve Rusya düşmanlığı ile
çıkmaza girmiştir. CHP ve MHP de bu çıkmazı paylaşıyor.

Soner Yalçın "Bizi Türk - Kürt Federasyonu'na mecbur edecekler" diyor. Hepi-
miz gazeteci olursak bu mecburiyet geçerli olur. Satranç tahtasından Vatan
Partisi'ni ve Türk Milleti'ni çıkartırsanız teslim olmaktan başka seçenek kalmaz.
Soner Yalçın'ın senaryosunda Türk Milleti yok.

Bu senaryoları ciddiye almak ve dillendirmek bile tehlikelidir. Çünkü veri olarak
PKK - PYD'yi destekleyen bir ABD - Rusya anlaşmasını alırsanız, oradan Tür-
kiye'nin bölünmesi çıkar. O senaryodan teslimiyetten başka bir şey çıkmaz.
(Ki böyle bir ABD - Rusya anlaşması da mevcut değildir. Bu iddia, Rusya ve
Suriye düşmanlığına bir kılıf geçirmek isteyen AKP tarafından yayılmaktadır.)

Daha da tehlikeli olan, bu senaryolarda AKP Hükumeti'ni demirbaş sayıp Vatan
Partisi'ni yok saymaktır. Türkiye, AKP'nin çıkmazını paylaşmaya mecbur değil-
dir.

En olmayacak şey, ABD ve Rusya'nın Türkiye'yi bölmek için anlaşmalarıdır.

Ayrıca, hiç bir güç, TSK'nın hendeklere gömdüğü bölücü terör örgütünü
o hendeklerden çıkarıp Türkiye'ye federasyon ortağı yapamaz. Çünkü biz varız,
Vatan Partisi var.

Bu süreçlere seyirci olarak, analizci olarak, gazeteci olarak bakarsanız, teslim
olmaya mecbur kalırsınız. AKP düşmanlığından ekmek yer, ama AKP'ye teslim
olmaya devam edersiniz.

Doğu Perinçek'in yazısının tamamı için bakınız:

^^
Son iki günün gelişmeleri, ABD ve Rusya arasında Suriye'yi bölmek, bir Kürt
devleti kurmak gibi anlaşmaların olmadığını göstermiştir. Rusya, bu iddiaları
kesin bir dille reddetmektedir.

arşiv:
PYD-Rusya ilişkisi ve Kilis-Halep bağlantısı             23 Şubat 2016


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder