Cübbeli Amiral bildirisini imzalamak istemeyen Amiralleri ikna etmek
için Montrö'nün bildiriye nasıl eklendiğini, Amirallere bu yolla nasıl
tuzak kurulduğunu görmüştük.
Bildiriyi hazırlayan ABD bağlantılı Global İlişkiler Forumu Üyesi
Ergun Mengi, Montrö'yü "araç, bahane" olarak kullandığını
arkadaşı Ali Yüksel Önel'e whatsapp mesajı ile itiraf etmişti.
Bakınız:
+++
Soruşturma sırasında yeni bir bilgiye daha ulaşıldı.
Bildiriyi hazırlayan ABD bağlantılı Global İlişkiler Forumu Üyesi Ergun
Mengi, bildiri taslak metnini arkadaşı Mustafa Özbey'e gönderiyor.
Özbey, Mengi'ye whatsapp üzerinden gönderdiği yanıtta:
"Tüm yazdıklarınızı satır aralarına gizlemeye çalıştım.
Ama halk, bunu yazdılar diye bize kızabilir."
diyor.
Mustafa Özbey, Savcılık sorgusunda bakınız nasıl kıvırıyor,
"satır aralarına gizleme" sözlerini nasıl tevil etmeye çalışıyor:
"Bu konudaki niyet kesinlikle sorumlulara dönük bir uyarı amacı
taşımamakta olup, satır aralarına gizlemekten kasıt ise guruptaki
duyuruya katılım sağlamak amacıyla fikir beyan eden Amirallerin
düşüncelerini metin içerisine uygun yerlere yerleştirilmesi anlamını
taşımaktadır.
'Halk bize kızabilir' cümlesi ise, kamuoyunun bu duyuruyu yetersiz
bulup bizlere kızabileceği kaygısı ile yazılmıştır."
Ortaokul öğrencileri bile güler bu açıklamaya.
"Amiraller bildirisi mertçe yazılmış" diye başlık atmıştı Cumhuriyet.
Kandırmanın, gizlemenin, Montrö'yü araç, bahane olarak kullanmanın
neresi mertlik?
Sonuç olarak:
104 Amiralin imzaladığı bildiri olayında
bir avuç Atlantikçi Amiral
90 küsur Amirali tuzağa düşürmüştür.
+++
Bildiriye NATO'cu, Batıcı olduğunu gizlemeyen, Türkiye'nin Batı'dan
koparılmasına karşı ölümüne mücadele edeceklerini beyan eden
Kılıçdaroğlu'nun ve diğer Biden muhalefetinin yanı sıra, PKK da sahip
çıktı.
(Kılıçdaroğlu'nun Batıcılık beyanı için bakınız:
PKK'nın Kandil yöneticilerinden Sabri Ok şöyle buyuruyor:
"AK Parti ve MHP iktidarı dışında 'Bu devlet benim devletimdir' diyen
ve ses çıkaran belli kesimler de var. Bu açıklamayı yapan Amiraller
de öyle bir kesimdir.
Bu Amirallerin dışında devletçi olarak tanımlanacak başka kesimler de
vardır. Devletçi Kemalist kesimler, kendini tarikatlar veya cemaatlerin
etkisinde süründüren ve tekrar eden bir devlet istemiyorlar.
Devletin eski haliyle kalmasını isteyenler sadece emekli Amiraller değil,
ordu içinde de bu anlayışı temsil edenler vardır."
+++
Evet, ABD derin devleti "15 Temmuz 2016'dan sonra tasfiyelerle Türk
Ordusu zayıfladı, tasfiyelerle boşalan görevler için 43.000 (laik olmayan)
yeni askeri personel alınarak ordunun laikliğin koruyucusu rolü
kırılacak" yönünde propaganda yapılmasını önermişti.
Bakınız:
Atlantikçi Amirallerin yazdığı bildiri de, bu bildiriyi desteklerken CHP başta
olmak üzere Biden muhalefetinin ve PKK'nın kullandığı sözcükler de bu
ABD projesini yansıtmaktadır.
PKK özet olarak "Bu bildiriyi devletin tarikat ve cemaat etkisinde sürün-
mesine karşı olan devletçi Kemalist emekli Amiraller yazdı, ordu içinde
de onlardan yana olanlar var" diyerek ABD planını bir adım ileri taşıyor.
Bütün bu deliller karşısında, başta Cem Gürdeniz olmak üzere 90 küsür
Atatürkçü Amiralimiz, bir avuç Atlantikçi Amiral tarafından aldatıldıklarını
anlayarak imzalarını geri çekmek durumundadırlar.
Evet, kandırıldığını kabul etmek zordur, ama delikanlılık yapmak, "attım
imzayı geri dönmek erkekliğe sığmaz" demek doğru bir davranış değildir.
İmzanızı geri çekmemek kendiniz için doğru olabilir, fakat ülkemizin
menfaati için doğrun olan, imzanızı geri çekmektir.
Ki, bir avuç Atlantikçi Amiral günahlarıyla baş başa kalsınlar.
+++
Kandırıldığınızı karşı mahalle bile anladı.
Bakınız, Salih Tuna 22 Nisan günlü SABAH'ta ne diyor:
"Erdoğan nefretiyle gözlerini kör ettikleri sosyolojiyi öyle hale getir-
diler ki, vatan mevzubahis olsa da görecek veya tepki verecek halleri
kalmadı. Erdoğan düşmanlığı, hayatlarının anlamı olmuş neredeyse.
Sosyolojiyi böyle kör ettikten sonra, her gerçeği çarpıtabilir, her yalanı
rahatlıkla yutturabilirsiniz. Mahalle baskısıyla da olmadık insanlara
olmadık şeyler yaptırabilirsiniz.
O kadar ki, vaktiyle Gladyo'nun gadrine uğramış antiemperyalist
yurtseverleri bile amacınıza 'hizmet' ettirirsiniz de farkında olmazlar.
Mesela...
'Erdoğan olmasaydı Mavi Vatanımızı savunmak şöyle dursun,
Akdeniz'e ayağımızı bile sokamazdık' diyen emekli bir Amiralin...
'Montrö'yü araç olarak kullandık' itirafında bulunan, ABD merkezli
CFR (Dış İlişkiler Konseyi) bağlantılı GİF (Global İlişkiler Forumu)
üyesi Ergun Mengi'nin o bildirisinin altına imza atmasının başka
bir anlamı yoktur."
+++
arşiv:
Yobaz pas verdi laik topa vurdu: Amiral Bildirisi - 8. Bölüm
Koramiral Kıyat NATO'ya şantaj ve Mertlik: Amiral Bildirisi - 7. Bölüm
Türker Ertürk NATO Paşa: Amiral Bildirisi - 6. Bölüm
Cem Gürdeniz sorunu: Amiral Bildirisi - 5. Bölüm
Nasıl kandırıldıkları ortaya çıktı: Amiral Bildirisi - 4. Bölüm
Montrö yobazlığı: Amiral Bildirisi - 3. Bölüm
Cehennem Zebanisi Veryansın dedi: Amiral Bildirisi - 2. Bölüm
Batmakta olan Atlantik gemisinin bildirisi - 1. Bölüm
+++
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder