12 Nisan 2020 Pazar

Ölüm halayı çeken terör örgütüne CHP desteği

Gurup Yorum Solisti Helin Bölek, ölüm orucunun 288. gününde hayatını
kaybetti. DHKP-C (Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi) terör örgütü
üyeleri cenaze töreninde ölüm halayı çektiler. Video kaydı:

https://twitter.com/idilfosem1/status/1246074632844664834


Türkiye Liseliler Birliği (TLB) Genel Sekreteri Furkan Kaplan'ın yorumu:

"DHKP-C denilen terör tarikatı
- Ölüm orucuyla üyesini öldürüyor
- Salgın ortamında yüzlerce insanı bir araya topluyor
- Cenaze başında halaylarla cinayetini kutluyor
'Gurup Yorum sanatçısı' diye bu teröriste ve bu cinayete 
  sahip çıkanlar da bu tarikat kadar sapkındır."

https://twitter.com/TLBFurkanKaplan/status/1246118135922675718

Helin Bölek ve İbrahim Gökçek hapishanede başlattıkları ölüm orucunu 
tahliye oldukları halde evlerinde devam ettirirken hayatları tehlikeye gir-
diğinden dolayı 11 Mart günü  polis zoru ile evlerinden alınarak Ümraniye 
Devlet Hastanesi'ne yatırılmış, ancak hem kendilerinin, hem de örgüt üye-
leri ve destekçilerinin itirazları üzerine 16 Mart günü taburcu edilmişlerdi.

Şimdi de "Katil devlet Helin'in ölümünden sorumludur" diye feryat ediyorlar.


Vatan Partisi Öncü Kadın Genel Başkanı Meltem Ayvalı, konu ile ilgili
yazısında özetle şöyle diyor:

Bölek'in ölümünden sonra CHP Gurup Başkanvekili Özgür Özel
ölüm orucu taleplerinin karşılanmasını istedi.

O talepler şunlardı:

1
İdil Kültür Merkezi'ne yönelik operasyonların durması
DHKP-C terör örgütünün İstanbul'daki karargahı olarak bilinen merkeze yapılan
operasyonda "sağır oda" denilen gizli bölmede aralarında örgütün genel sekre-
teri ve Türkiye sorumlusunun da olduğu komite toplantısı basılmıştı.

2
Gurup üyelerine yönelik davaların düşürülmesi
Örgütün yurt dışındaki yöneticilerinden talimat alarak eylem yapan Selma Altın,
İnan Altın ve İbrahim Gökçek, İçişleri Bakanlığı'nın gri listesinde idi. İlk ikisi
Fransa'ya iltica etti, Gökçek ise yakalandı.

3
Konser yasaklarının son bulması
Gurup Yorum konserleri, terör örgütü propagandası yapıldığı için yasaklanmıştı.
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ı şehit eden DHKP-C'li terörist 
Şafak Yayla konserlerde alkışlatılmıştı. O Savcı, Berkin Elvan davasını aydın-
latmak üzere idi. Bir polisi şehit eden başka bir terörist için de şarkı bestelenmişti.

Özgür Özel, Meclis'te yaptığı konuşmada, CHP'li Ali Şeker'in ölüm orucu ziya-
retini açıklamaya çalışırken olayı müzik yapmaya indirgeyip masumlaştırdı.

Devlet "DHKP-C'ye özgürlük" talebini kabul etmeliydi.
O zaman gençler ölmeyecekti. 

Bunları söylerken sürekli bağırıyor, yerinden fırlayacak gibi oluyor, ara sıra
boğazı düğümleniyor, sesi titriyordu.

CHP'li vekiller Ali Şeker ve Sezgin Tanrıkulu birlikte Silivri Cezaevi'ne giderek 
Gurup Yorum'un düzenlediği DHKP-C Davası çıkışında yapılan dayanışma
açıklamasına da katılmışlardı. Yani siyaseten aynı cephedeler.

CHP "teröre özgürlük" kampanyasında bazen HDP'yi bile geride bırakıyor.
Muhaliflere, siyasilere, düşünce suçlularına, gazetecilere, şimdi de müzis-
yenlere özgürlük.

Demirtaş muhalif, Yüksekdağ siyasi, Baransu gazeteci olunca liste uzuyor.


Özgür Özel'in ağlamaklı ve bağırmalı konuşmasını dinlerken şunu düşündüm:

Mersin'de terzi çıraklığı yaparak eğitimini tamamlayan ve Berkin Elvan cinayetini
aydınlatmak üzere iken görevi başındayken DHKP-C kurşunuyla şehit edilen
Cumhuriyet Savcısı Kiraz bir an olsun gözlerinin önüne gelmiş midir, vicdanı 
sızlamış mıdır Özgür Özel'in?

"Bir kere konser verdirseydiniz" derken o konserde Savcımızın katilinin 
alkışlanacağını düşünmüş müdür? Ya örgüte özendirilebilecek gençlerimizin
sorumluluğu?

Özgür Özel, PKK'nın katlettiği öğetmenimiz Aybüke Yalçın için Meclis 
kürsüsünden İttifak ortağı HDP'nin gözlerinin içine bakarak "Gençlerimizi
öldürmeyin" diye bağırabilecek kadar da cesur mudur?

Gezgin Milletvekiliniz insan hakları savunucusu Ali Şeker acaba Diyarbakır 
Annelerini ziyaret ederek PKK'nın kaçırdığı çocukların hakkını aramayı dü-
şünür mü? Hiç sanmıyorum.

Ölüm orucu, tasvip edilmesi mümkün olmayan ilkel bir eylem biçimidir.

Bu eylemler üzerinden sonu gelmeyecek taleplerle terörün meşrulaştırılması
kabul edilemez.

Devlet, ölüm orucundakilerin hayatı ile teröre hedef olacakların hayatı arasında
tercih yapmaya mecbur bırakılamaz.

Kaybedilen hayatların sorumlusu, üyelerine ölüm orucunu dayatan terör örgütleridir.

Meltem Ayvalı'nın yazısının tamamı:

https://aydinlik.com.tr/haber/chp-nin-dhkp-c-acilimi-205189

+++

İçişleri Bakanı Soylu'nun Özgür Özel'e yanıtı:

"Hastaneye kaldırıldığı halde DHKP-C'nin talşmatıyla tedavisini engelleyerek
hastaneden çıkartıp ölüme yatıran sizin milletvekilleriniz. Ölümü kutsallaştırıp
DHKP-C'nin değirmenine ölü taşıyan da sizsiniz. Gerçek yüzünüz bir kere daha
görüldü. Örgüt yalakaları."

Özel'in saçma sapan yanıtı için bakınız:
https://t24.com.tr/haber/icisleri-bakani-soylu-ile-chp-li-ozel-arasinda-olum-orucunda-hayatini-kaybeden-helin-bolek-tartismasi,870926

Livaneli ve Balbay bildiğiniz gibi. Aynı tas aynı hamam:


+++

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder