Ülkemizin 5 astrofizikçisinden biri olan Prof. Dr.
Rennan Pekünlü, sadece Büyük Patlama dayatmasına değil, "Akıllı Tasarım" ve
"Yaratılış Bilimi" safsatalarına da karşı durdu. Hedefe konmasının en büyük
nedenleri bu kararlı tutumu oldu. Türban bahane oldu.
ABD
kuruluşları olan Yaratılış Bilimi Araştırma Merkezi CSRC ve Yaratılış Araştırma
Enstitüsü ICR kaynaklı safsatalar "Evrim Aldatmacası" adlı kitapta Harun Yahya
takma adlı kişi tarafından derlenmişti. Darwin teorisini çökerttiği iddia edilen
bu kitap parasız dağıtılıyordu. 16
Mayıs 2012'de Marmara Üniveristesi'nde yapılan sempozyumda Akıllı Tasarım ve
Yaratılış Bilimi konuları işlenerek bilime karşı bayrak
açılmıştı.
Aynı gün İzmir'de Rennan Hoca Ege Üniversitesi Fen Fakültesi bahçesinde
düzenlenen açık hava panelinde Darwinci evrim kuramını ve materyalizmi anlattı.
Başta ZAMAN olmak üzere yandaş gaz tenekelerinin "Türbanlı öğrencileri
fişledi" diye başlattıkları kampanyada kullandıkları fotoğraf, o gün
çekildi
16 Mayıs 2012 - Rennan Hoca açık hava panelinde Darwin'i anlatıyor.
*********
1981 yılında ABD'li Senatör Aquillard, okullarda evrim teorisi ile
birlikte yaratılış efsanesinin de bilimsel bir teori olarak okutulması için 590
sayılı Yasa Tasarısını hazırladı. Arkansas Valisi tasarıyı onayladı. Tasarıya
karşı çıkanlar Yüksek Mahkeme'ye başvurdu.
*********
ABD Yüksek Mahkemesi'nin tanık olarak
dinlediği Dr. Larry Parker şöyle konuştu:
"Kamuoyu yoklamaları, Amerikan halkının büyük bir çoğunluğunun evrim
öğretiliyorsa yaratılış biliminin de öğretilmesi gerektiğini düşündüğünü ortaya
çıkarmıştır."
*********
ABD Yüksek Mahkemesi Kararı şöyle:
"Amerikalıların önemli bir çoğunluğunun bir yaratıcı kavramına inandığı,
en azından buna karşı çıkmadığı, okul çocuklarına bunun (yaratılışın)
öğretilmesinde yanlış bir taraf görmediği kuşku götürmez."
"Ancak, Anayasa'ya yapılan Birinci Düzeltme İlkelerinin içeriği ve
uygulaması kamuoyu tarafından veya çoğunluğun oyu ile belirlenmemiştir.
Dolayısıyla, 590 Sayılı Yasa Tasarısı'nı savunanların çoğunluk veya azınlık
olmasının, Anayasal bir yönetim sisteminde hiç bir anlamı
yoktur."
"Ne
denli geniş veya dar olursa olsun, herhangi bir kitle, kamu kuruluşlarını
kullanarak, dinsel inançlarını başkalarına dayatamaz. Kamu kuruluşları içindeki
en önde gelen ve en etkili kuruluşlar ise devlet
okullarıdır."
"Yaratılış Bilimi bilim olmadığı için, kaçınılmaz olarak şu sonuca
ulaşıyoruz: 590 sayılı Yasa Tasarısının bir tek gerçek etkisi vardır ki o da bir
dinin yüceltilmesidir."
"Bu
da, Anayasa'nın devletin din işlerine müdahalesini yasaklayan Düzen Maddesi'ne
(Establishment Clause) aykırıdır."
"İnsanlığın başlangıcı ile ilgili tüm teorilerin seküler (Amerikan tipi
laiklik) bir anlayışla okul programlarına yansıtılması bilimin etki alanını
güçlendirecektir."
"Mahkeme, bu görüşünü ünlü Hakim Frankfurter'in şu düşüncesi ile
kapatacaktır:
"Şu
inancımızı yineliyoruz: Ülkemizin varlığını, devletle dinin tamamen ayrılığının
uygunluğu inancı üzerine kuruyoruz. Hem devlet, hem de din için en iyisi
budur."
"590 Sayılı Yasa Tasarısı'nın yasallaşmasını tamamen yasaklayan bir karar
alınmıştır"
*********
Yaratılış Bilimi veya Akıllı Tasarım denilen görüşlerin bilim olmadığı, dinsel görüşler olduğu, bu yüzden devlet okullarında okutulamayacağı ABD Yüksek Mahkemesi tarafından karar altına alınmıştır.
Kararın can alıcı noktası, halkın çoğunluğunun isteğine uyularak Anayasa'nın temel esaslarının değiştirilemeyeceğidir. Çünkü bu esaslar, halkın çoğunluğu tarafından değil, devleti kuran kurucu irade tarafından belirlenmiştir. Ve bu devlet yıkılıp yerine yeni bir devlet kurulmadan, bu esaslar değiştirilemez.
"Halk bizi seçti, istediğimizi yaparız" düşüncesinde olan AKP yöneticilerine ve yandaşlara acı bir haber olarak duyurulur.
*********
Kaynaklar:
Yaratılış Bilim Midir? Aydınlık, 30 Kasım 2014 (internete konulmamış)
*********
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder