Sabahattin Önkibar, takas olayına son noktayı
koydu.
4 Temmuz günlü Aydınlık
köşe yazısının başlığı şöyle:
"Öcalan'la Ergenekon ve Balyoz
takası"
Süreç işliyor.
CIA Türkiye İstasyon Şefi'nin talimatı ile Tayyip
Erdoğan'ı selamlayan Leyla Zana, benzer bir mukabeleyi Başbakan'dan aldı ve
makamda ağırlandı.
Leyla Zana'nın telepler listesinin başında
Öcalan'a özgürlük var.
Bunun yol haritası da belli: Önce ev hapsi, ardından af ve
siyaset yapma hakkı.
Buna paralel olarak Ergenekon ve Balyoz
bağlamındaki gelişmeler de ortada.
O yargıçlar, 3-4-5-6 yıldır tutuklu tuttuğu
insanlara nasıl "pardon" der ve suçsuz olsa dahi beraat kararını nasıl
verir?
Kurulan tezgah, bana, Öcalan ile Ergenekon
ve Balyoz'daki isimlerin takas edileceğini çağrıştırıyor.
Evet, Öcalan bırakılırken güya denge
kurulsun diye onları da bırakacaklar.
Soruyorum:
Eğer öyle olursa, bütün o Ergenekon ve Balyoz
tantanalarının TSK'yı çökertmenin yanısıra, Öcalan'a özgürlük için tezgahlandığı
tezini ispatlamayacak mı?
Yeni Anayasa yazılımı sürecinde sürpriz ve dehşet şeylerin
olacağı artık kesinleşmiştir.
Dileriz bu süreç ülkemizi tarumar etmesin ve Sevr hataya
geçirilmesin.
********
Önkibar,
6 Temmuz günlü Aydınlık köşe yazısında
ise, Ankara'nın İnecik Köyü'nde buluştuğu önemli
ismin takas konusunda yaptığı açıklamayı şöyle
veriyor:
(Önemli kişi, haritaların yeniden çizilmesi diyerek Büyük
Kürdistan Projesi'ni işaret etmektedir)
Önemli kişi:
Öcalan'a kademeli bir süreçle af getirilecek.
Önkibar:
Böyle bir şey özel afla olmaz.
Önemli kişi:
Elbette olmaz... Pentagon, Suriye ile İran'da kullanmak
istediği Türk Silahlı Kuvvetleri'ni kafesleme operasyonunun gevşetilmesi
kararını aldı.
Dolayısıyla, Öcalan, Ergenekon ve Balyoz'da
yargılananlarla takas edilecek. Yani genel af gündeme getirilecek.
............
Önkibar:
Nihai hedef nedir?
Önemli kişi:
Suriye'deki isyan projelerine paralel olarak bölgenin
topyekün dizaynı yani haritaların yeniden çizilmesidir.
ABD'deki seçim sonrasında Türkiye'ye Özerk
Kürdistan için baskılar yoğunlaşacak.
Yeni Anayasa bu bakımdan
önemli.
Önkibar:
Nihai amaç Bağımsız Kürt Devleti midir?
Önemli kişi:
Kesin odur, ama, bu paket bir projedir, ve tamamına Büyük
Ortadoğu Projesi deniliyor.
ABD, bölgede Müslüman kimlikli yeni bir
İsrail Devleti istiyor.
Kürtler içindeki mutemedi ya da partneri
ise, gerçekte Musevi kökenli olan Barzani'dir.
********
Siyaset Bilimci Gürbüz
Evren de, tutuklu Milletvekilleri ile Öcalan'a ev hapsi
arasındaki bağlantıyı işaret etmişti:
Gürbüz Evren
"Tutuklu
milletvekillerinin özgürlüğünü doğrudan Abdullah Öcalan’ın durumuyla bağlantılı
kılan hesaplarla karşı karşıya olduğumuzu kanıtlayacak işaretler uzunca bir
süredir geliyordu.
Bilindiği üzere, günlerdir Öcalan nerede? sorusuna yanıt aranıyordu. Buna bağlı olarak da, Abdullah Öcalan için Ev Hapsi talebi gündeme oturmuştu. Son olarak Diyarbakır Milletvekili Leyla Zana’nın Başbakan Erdoğan ile yaptığı 1,5 saatlik görüşmede, Öcalan’a Ev Hapsi konusunun öne çıkması ve iktidar yetkililerinden yumuşak mesajlar gelmesi de, nereye doğru gidildiğinin göstergesiydi.
Bilindiği üzere, günlerdir Öcalan nerede? sorusuna yanıt aranıyordu. Buna bağlı olarak da, Abdullah Öcalan için Ev Hapsi talebi gündeme oturmuştu. Son olarak Diyarbakır Milletvekili Leyla Zana’nın Başbakan Erdoğan ile yaptığı 1,5 saatlik görüşmede, Öcalan’a Ev Hapsi konusunun öne çıkması ve iktidar yetkililerinden yumuşak mesajlar gelmesi de, nereye doğru gidildiğinin göstergesiydi.
Ev Hapsi konusu ısıtılarak, yumuşatılarak,
toplumsal kabule gidişin yolu açıldı.
Bu sürece
muhalefet partilerini çekmenin yolunun da Tutuklu Milletvekillerini işin içine
katmaktan geçtiği görüldü.
Ev Hapsine
destek karşılığında tutuklu milletvekillerinin serbest kalması gerçeği yavaş
yavaş ortaya çıkmaktadır.
Bu formüle
BDP güle oynaya destek verir, ancak CHP ve MHP ne yapacak?
Şimdi bu soru tartışılacak. Zaten
kapalı kapılar ardında tartışılıyor da.
Öcalan’a Ev Hapsinin gündeme getirileceğini, Ergenekon sanıklarının serbest bırakılması konusunun da buna bağlı tartışılacağını, ilk kez Nisan 2009’daki bir televizyon programında söylediğimde, ‘Hadi canım olmaz öyle şey’ diyenler, birkaç gün sonra yazılarında, konuşmalarında savımı, kendi düşünceleriymiş gibi kamuoyuna satmışlardı.
Zaman içinde soruna Tutuklu Milletvekilleri konusu da eklendi.
Öcalan’a Ev Hapsinin gündeme getirileceğini, Ergenekon sanıklarının serbest bırakılması konusunun da buna bağlı tartışılacağını, ilk kez Nisan 2009’daki bir televizyon programında söylediğimde, ‘Hadi canım olmaz öyle şey’ diyenler, birkaç gün sonra yazılarında, konuşmalarında savımı, kendi düşünceleriymiş gibi kamuoyuna satmışlardı.
Zaman içinde soruna Tutuklu Milletvekilleri konusu da eklendi.
Özel Yetkili
Mahkemelerin kapatılmasıyla ilgili yorum yapanlardan:
-- "Öcalan’a Ev Hapsi" önerisinin de
neden aynı anda tartışıldığını,
-- "Öcalan
nerede?" sorusuna yol açan gelişmenin neden bu sırada yaşandığını,
-- Leyla
Zana’nın neden tam da bu sırada Başbakan ile görüştüğünü
sorgulamalarını
bekledim.
Bu tuhaf rastlantıları
irdelemelerini diledim. Ama yine perde arkasını gören çıkmayınca, iş başa düştü."
********
********
Doğu Perinçek
de, bundan iki sene kadar önce, duruşmada hakimlere:
"Öcalan'a af getirecekler, bizim tahliyemizi bu amaçla
kullanacaklar. Bunu kabul etmeyeceğiz. Bu oyuna gelmeyin"
demişti.
********
CHP ve MHP'nin, tutuklu Milletvekilleri için şu ana kadar
niçin dişe dokunur bir eylem yapmadıkları, niçin yandaşlarını ayağa kaldırıp
Silivri duvarlarına dayanmadıkları, ülkenin dört bir yanında yürüyüşler,
mitingler yapmadıkları, siyasi partilerin yapabilecekleri daha bir çok eylemi
niçin yapmadıkları da böylece anlaşılmış oluyor:
Vaşington'daki Beyaz Saray'ın ikinci kat soldan ikinci
odasından uzanan bir el kulaklarını çektiği için...
"Öcalan'ı niçin
bıraktınız?" diye hesap soracak olan yurtseverlere de
"Susun lan. Sizin teröristleri
de bıraktık" diyecekler.
Ergenekon, Balyoz vesaireden tutukladıkları yurtseverlere
niçin "silahlı terör örgütü üyesi" yaftasını taktıkları da böylece anlaşılmış
oluyor.
Onları Öcalan ile aynı suç vasfına, aynı kategoriye sokmak
için.
Belki de Ergenekon, Balyoz vesaire mahkemelerini
bitirmeyecekler.
Zaten şu anda bile, yapılan şişirmelerle bu davalar en az
30 yıl sürer.
Bırakılırlarsa, aklanmadan bırakılmış olacaklar,
alınlarında "terörist" damgası taşıyacaklar.
"Yüce gönüllü AKP, teröristleri affetmiş"
olacak.
Tasarlanan bu. Yapabilirler mi, göreceğiz.
********
