11 Aralık 2025 Perşembe

Yerli Malı Haftası'nın içi yeniden nasıl doldurulacak

Tüm okullarda içi boş bir Yerli Malı Haftası daha kutlandı.
Hangi yerli malı? Her taraf ithal mallarla dolmuş durumda.


"Yerli Malı Yurdun Malı Herkes Onu Kullanmalı" sözü geçmişte kalan bir uygulamanın hatırası olarak kalmasın.

Yine yerli malı üretelim, bu sözü güncel olarak kullanma hakkımız olsun. Evet, Yerli Malı Haftası kutlanıyor ama bu gerçekler söylenmiyor, kutlamanın içi boş kalıyor.

+++

Peki, bu nasıl olabilir? İthal mallarla rekabet edemediği için üretimi azalan yerli mallar yeniden nasıl iç piyasaya hakim hale gelebilecek? Yabancı malların saldırısı nasıl duracak?

Yanıtı Vatan Partisi'nin hazırladığı Milli Hükümet Programı veriyor, buyurun görelim:

Madde 42:
Başta tarım ürünleri olmak üzere Türkiye'de yeterince üretilebilecek malların, lüks tüketim maddelerinin ve ikame edilebilecek malların dış alımına (ithal edilmesine) son verilecek.


+++

Turgut Özal - Kenan Evren darbesinin başlattığı  "Dünya Ekonomisi ile Bütünleşme" yani "Türkiye Ekonomisini Emperyalizme Teslim Etme" programı, ENFLASYON ÖCÜSÜ pompalanarak hayata geçirildi.

Aydınlık, 9 Aralık 2025

Emperyalizmin dayatmasına göre, enflasyon bir canavardı. Onu önlemek için maliyetleri düşürmek gerekiyordu. Bunun için de bir mal nerede daha ucuz ise oradan alınmalıydı. Böylece daha ucuza imalat yapılacak ve mallar uluslararası piyasada rekabet edebilecekti.

Pamuk Mısır'da daha ucuzdu. Türk tütününü Yunanistan daha ucuza üretiyordu. Hatta Amerika'daki Virjinya tütünü daha da ucuzdu. Kömür Güney Afrika'da daha ucuzdu.

Örnekler böyle devam edince Türkiye'nin pamuk, mısır, tütün, mercimek, buğday üretmesine gerek yoktu. Böylece tarım üretimimiz azaldı, tarımla uğraşan nüfus azaldı. Muzdan pirince yabancı mallar rafları istila etti. Hatta samanı bile dışarıdan almaya başladık.

Kömürü ucuz diye dışarıdan alınca başta Zonguldak olmak üzere kömür madenlerimizde üretim yok seviyesine düştü. İşçiler işsiz kaldı.

Zonguldak'ta 1,5 milyar ton kömür rezervi var ama Türkiye'nin ihtiyacı olan yıllık 40 milyon ton kömürün 39 milyon tonu ithal ediliyor, ancak 1 milyon tonu Zonguldak'ta üretiliyor. Kömür yalnızca bir örnek. Pamuk, tütün... hep aynı ihanet. 

Ucuza mal edelim, enflasyon düşsün aldatmacasının sonunda enflasyon düşmedi arttı, dış borç tuzağına düştük. Niye mi? Ucuz diye o malları dışarıdan almak için paramız yok, dışarıdan borç aldığımız para ile o malları almaya devam ediyoruz. O borca faiz ödüyoruz, çok borçlu olduğumuz için normalden çok daha yüksek faiz. Dış borcumuz bu yüzden katlanarak artıyor, dolar ve avro bu yüzden yükseliyor, enflasyon bu yüzden daha da artıyor.

Bu kısır döngüden kurtulmak, "enflasyondan korkmuyoruz" demek ve yeniden yerli malı üretimine başlamak, ithalata son vermek için biricik yol Vatan Partisi'nin programını uygulamaktır.


Sendika Başkanı Yeşil "İşçi lazım" diyor.

Ama işin aslı öyle değil. İşçi almak için öncelikle devletin kömür ithaline son verip kömürü Zonguldak'tan çıkarma kararı vermesi gerekir ki üretimi artırmak için yeni işçi alınsın.

Çare Milli Hükümet Programı'nı uygulamaktır.

+++


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder