14 Ağustos 2012 Salı

Perinçek: "İntihar ediyorsunuz" -- Ecevit: "İntihar ettik"

Adım adım intiharın öncesi ve sonrası

********
19 Mart 2002, Ankara... 
Amerikan Başkan Yardımcısı Dick Cheney 12 bölge ülkesini ziyaret ettikten
sonra Ankara'ya geldi. Morali bozuktu. 

Zira Irak'ın işgali için umduğu desteği bulamamıştı.Hemen Köşk'e çıktı. 
Cumhurbaşkanı Sezer, tüm dünyaya söylediğini bir de ABD'ye söyledi: 
"Uluslararası oydaşma ararım".

Ardından Başbakanlığa geçti. 
Ecevit, "İşgale karşıyız" dedi. 
Sonra akşam yemeğinde, protokolde olmamasına karşın, ısrar ederek 
Genelkurmay Başkanı Kıvrıkoğlu ile görüştü.
Kıvrıkoğlu, bir Kürt devletinin kurulmasına kesinlikle karşı olduğunu söyledi.
Cheney ertesi sabah yapacağı basın toplantısını iptal etti.
Palas pandıras ABD'ye döndü.
Org. Kıvrıkoğlu, ABD işgali öncesinde Kuzey Irak'a girerek bir güvenlik 
kuşağı oluşturma planı yapmıştı.
Başbakan Ecevit ve Cumhurbaşkanı Sezer, bu planı destekliyorlardı, ve, 
savaşın eşiğinde komutan değiştirmeyi doğru bulmayarak Kıvrıkoğlu'nun 
görev süresini 1 yıl uzatmayı düşünüyorlardı.
Bu durum, Cheney'yi çıldırtmıştı.

********
Ergenekon tertibinin devreye sokulması
Bu durumda, Amerika için, Ergenekon tertibini başlatmaktan başka
çıkar yol kalmamıştı.
MİT  Müsteşarı Şenkal Atasagun'a hazırlattırılan şema devreye konuldu.

2001 yılında Tuncay Güney anlaşmalı olarak sözde gözaltına alınmış,
kendisine ezberlettirilen saçmalıkları anlatmış, bu anlatılanlar "mülakat"
adı altında kayda geçirilmişti.

Daha sonra da Güney'in  MİT - CIA işbirliği ile Amerika'ya iltica etmesi sağlanmıştı.
İşte Atasagun, şimdi "saçmalık" dediği bu mülakatta anlatılanlardan yola çıkarak
bir "Ergenekon Terör Örgütü" şeması yapmıştı..

Bu şemaya göre, Org. Kıvrıkoğlu bu örgütün lideri idi, Doğu Perinçek de üyesi.
Yani İşçi Partisi, bu örgütün siyasi kanadını oluşturuyor.
Atasagun, şimdi "saçmalık" dediği bu şemayı, o günlerde devlet yöneticilerine
"ciddi bilgi" olarak sunmuştu, bunu şemanın ön yazısından anlıyoruz.
MİT Müsteşarı Atasagun, bu şemayı göstererek Ecevit'i ve Necdet Sezer'i 
ikna etti. "Terör Örgütü Başkanı" (!) Org. Kıvrıkoğlu'nun Genelkurmay Başkan-
lığı uzatılmadı. Kıvrıkoğlu'nun önerdiği Org. Aytaç Yalman yerine, 28 Ağustos 
2002'de Org. Hilmi Özkök bu göreve atandı.

Böylece ordunun başına, Kıvrıkoğlu planını uygulamayacak, tam tersine 
ABD planını destekleyecek bir kişi geçiriliyordu.
********
4 Mayıs 2002

Başbakan Ecevit, "bağırsak rahatsızlığı" nedeniyle hastaneye kaldırıldı...
Aylarca hastanede kaldı...

Rahşan Ecevit onu adeta hastaneden kaçırmasa Başbakan ölüyordu.
2001 yılında "ekonomiyi kurtarmaya" ABD'den gelen Kemal Derviş,
basının karşısına çıkıp "siyasal belirsizlik"ten bahsetti.

İsmail Cem de yandan dirsek vurdu... 
Sonra...Devlet Bahçeli, "3 Kasım'da erken seçim" dedi.
********

Mayıs 2002 Paris  Metrosu olayı
MİT'in Şema'yı hazırladığı günlerde, 2002 Mayıs ayında, Org. Kıvrıkoğlu'nun 
resmi Paris Metrosu'na yere serilmişti ki, gelen geçen çiğnesin diye.
Demek ki, içten ve dıştan aynı kuvvet Org Kıvrıkoğlu'na tavır koyuyordu.
İşçi Partisi olayı haber alır almaz hemen metroya koştu ve Org. Kıvrıkoğlu'nun 
resmini boya ile kapattı ki, kimse çiğneyemesin.

********
DSP'li Bakanların Perinçek'e anlattıkları
2002 yılında, iki DSP'li Bakan, "Ecevit'e ordu içinde cuntalar kurulduğu 
yönünde bilgiler geldiğini" Perinçek'e anlattılar.
O tarihte Perinçek de, biz de Ergenekon şemalarını bilmiyorduk doğal olarak.

********
Her şey bitmiş değildi.
Doğu Perinçek'in Ecevit'e önerisi
Evet, Hükümet yıkılmış, Amerika bir muharebeyi kazanmıştı. Ama her şey 
bitmemişti. Yurtseverler, Atatürkçüler, devrimciler birlik halinde seçimlere 
girerlerse, yıllardır böyle bir birliktelik bekleyen geniş kesimlerde bir umut 
yaratılabilir, bu birlikten bir kuvvet doğabilirdi.
İşçi Partisi, AKP iktidarını önlemek için bir Milli Hükümet tasarımı yaptı.
Doğu Perinçek, tasarımı  Ecevit'e iletti.
8 Eylül 2002 günlü 790 sayılı Aydınlık, tasarımı kapaktan açıkladı:

Ecevit önderliğinde Atilla Ateş, Şükrü Sina Gürel, Org. Karadayı, 
Suphi Karaman, Murat Karayalçın, Org. Kıvrıkoğlu, Yekta Güngör Özden, 
Doğu Perinçek, Vural Savaş, Mümtaz Soysal, Sadettin Tantan, 
Zekeriya Temizel gibi isimler DSP adayı gösterilerek çok geniş bir 
yurtsever kitleden tek başına hükümet kurmaya yetecek kadar oy alınabilirdi.

                                                                  Aydınlık, 8 Eylül 2002


Ecevit'in Perinçek'e mektubu
Çok ilginç bir şekilde, Ecevit, bu öneriye yazılı olarak cevap verme 
gereği duydu. Perinçek'e yazdığı mektupta özet olarak şöyle diyordu:
"Ulusal bir hükümetin kurulmasından yanayım, ancak bunun 
demokratik kurallar içinde yapılması gerektiğini düşünüyorum"
Ve bu gerekçe ile, öneriyi ret ediyordu.
Perinçek 10 Ağustos 2012 günlü Aydınlık köşe yazısında diyor ki:
"O zaman çok garibimize gitmişti.Çünkü biz, seçime katılacak bir 
Milli Güçbirliği önermiştik.
Ama zamanla anlaşıldı ki, uydurma Ergenekon şeması yalnız Ordudaki terfi 
sürecine müdahale için değil, Millî Güçbirliğini dinamitlemek için de kullanılmıştı."
********
Perinçek: "İntihar ediyorsunuz Sayın Ecevit"
"O sırada çok sayıda DSP’li Bakan ve çeşitli siyasal parti liderleri, Ecevit’in 
son dakikada Millî Güçbirliğini ilan edeceği kanısındaydılar. Hepsi yaşıyorlar.
Ancak Ecevit, AKP’yi iktidara getiren plana direnemedi. 

Kendisine “İntihar ediyorsunuz Sayın Ecevit” dedim. 
Duraladı ve bir şey söylemedi."

********
Ecevit: "Biz intihar ettik"
Seçim sonuçları ilan edildikten sonra Ecevit, “Biz intihar ettik” 
diye açıklamada bulundu.
Ergenekon tertibinin ilk tarihsel başarısı, 2002 darbesiyle AKP’nin 
iktidara getirilmesidir. ABD’nin Irak işgal takvimi böyle yürütüldü.
Evet, Ecevit kandırılmıştı. 
Şimdi anlıyoruz ki, Ecevit, "Ergenekon Terör Örgütü" (!) üyeleri ile bir güçbirliği
yapmayı demokratik kurallara uygun bulmamıştı.
Onun için, Perinçek'e yazdığı mektupta, "demokratik kurallar içinde" kalmak
gerektiğini yazıyordu.
Doğal olarak, Ergenekon tertibinden haberimiz olmadığı için, bunu o zaman
anlayamamış, "Ecevit ne demek istiyor" diye düşünüp durmuştuk.

********
AKP iktidara gelmeden önce
Ergenekon tertibine, Beşiktaş Adliyesi'nde bir "Beşiktaş Terör Örgütü" 
kurulmasına AKP iktidara gelmeden önce başlanmıştı.
Tayyip Erdoğan bizzat kendisi anlatıyor: (19 Ekim 2008):
  
"Bu işe ben Emniyet'le başladım. Belirli bir evreye geldikten sonra bunu 
Savcılığa verdik.
Ergenekon soruşturması konusunda yargı ile yakın işbirliği içindeyiz.
Bunlar iktidara gelmeden yaptığımız tespitlerdir."

Esasında orduyu yıpratma planları Özal zamanında başlamıştı.
Bu planın bir parçası olarak, Özal döneminde Anayasa'ya aykırı olarak özel TV 
istasyonları kuruldu ve gazeteler holdinglere devredildi.
Gazeteler, televizyonlar böylece gaz tenekesi haline gelecek, Amerika'nın 
Avrupa'nın işareti ile orduya ve yurtseverlere karşı tertibin borazanlığını 
yapacaklardı.

********
Tertipçiler çekinmeden açıklıyor
Tayyip Erdoğan'ın yakın arkadaşı Fehmi Koruoperasyon emrinin Amerika'dan 
geldiğini çekinmeden açıkladı:
"Ergenekon'u tasfiye operasyonu, Buş-Tayyip Erdoğan görüşmesinde kararlaştırıldı"
(Kanal 7 konuşması, 28 Ocak 2008 ve Yeni Şafak'taki yazısı, 1 Şubat 2008)

********
Avrupa Birliği de tertibe dahil
Avrupa Birliği de her zaman olduğu gibi, Türkiye karşıtı koroya katıldı:
"Ergenekon soruşturmasında sonuna kadar gidilsin"
(Avrupa Parlamentosu Türkiye Raporu, Zaman, 13 Mart 2008)

********
PKK da onlardan yana, doğal olarak
DTP Mardin Milletvekili ve Genel Başkan adayı Ahmet Türk:
"Ergenekon soruşturması bir umuttur;  ülkemizi, demokrasiyi zehirleyen 
bu İttihatçı uzantılardan arındırmalıyız."
"Türkiye,  çağdaş demokrasilerde olduğu gibi bir şeffaflaşma sürecine 

girme eğiliminde."
"Geç kalınmış bir süreç olsa da umut vericidir. 
Bu nedenle soruşturmanın derinleştirilmesi demokrasi standartlarımızı yükseltecektir" 


1 yorum:

  1. Önce yok olan millî bayramlarımızı stadyum' larda kutlayalım ve hava alanlarımızı nato vs. ye açmayalım ki kim dost kim düşman belli olsun,gençlik geçen milli mücadele günlerini öğrensin, ilk okul, orta okul ve liselerdeki tüm öğrencilere Atatürk' ün NUTUK isimli kitabı ücretsiz olarak dağıtılsın,
    eğitim müfredatımız da düşüncelerimin paralelinde yapılandırılmalıdır,
    tüm ileriülkeler, özellikle G8 ler millî bayramlarını coşkulu ve tam ülke olarak kutlamaktadırlar,

    saygılarımla - yavuz özler

    YanıtlaSil