25 Haziran 2011 Cumartesi

HEPAR yönetici ve üyelerine çağrımdır

Hak ve Eşitlik Partisi (HEPAR) Genel Başkanı Sayın Osman Pamukoğlu, partiyi kapatma kararını açıklamasında, "Hatları geri çekip, tepelerden boşalttığımız alanı izlemeye devam edeceğiz." demiştir.
Ben de, Sayın Pamukoğlu başta olmak üzere parti yönetici ve üyelerini, alanı izlemek yerine İşçi Partisi'ne katılmaya ve sürece aktif müdahaleye devam etmeye çağırıyorum.
Gerekçem şudur:
HEPAR'ın kurulması yanlış bir tahlil sonucu idi.
İşçi Partisi varken HEPAR niçin kuruldu?
Çünkü,
--İşçi Partisi'nin kamuoyunda olumsuz bir imajı olduğu,
--Doğu Perinçek'in Öcalan ziyaretine ait fotoğrafların çokça yayımlanması sonucu tepki çektiği,
--Perinçek'in bilimsel sosyalist kimliği
gibi olgular sonucu, çok doğru bir programa sahip olmasına rağmen İşçi Partisi'nin oy alamadığı düşünülüyordu.
Bunun için, İşçi Partisi ile temel konularda hemen hemen aynı şeyleri söyleyen ve başında kamuoyunca sevilen bir şahsiyetin bulunduğu bir partinin önemli miktarda oy alabileceği tahlili yapılmıştı.
Ancak, İşçi Partisi'nin hazırlamış olduğu Milli Hükümet Programı'nın bazı maddeleri bu yeni partiye alınmayacaktı. Yoksa "Yahu bu İP'in programı değil mi" diyenler çıkabilirdi.
Bu tahlilin yanlış olduğu, bu tahlil üzerine bina edilen HEPAR'ın da oy alamaması ile görüldü.
Demek ki İşçi Partisi sanıldığı gibi yukarıda belirtilen olgular yüzünden oy alamıyor değildi.
Sayın Pamukoğlu, açıklamasının bir yerinde şöyle diyor:
"İki yılı aşkın zamanda ve özellikle de seçim öncesi son iki ayda, bizi görünce ağlayan, sızlayan, şikayet eden, dizlerini döven, ellerimize sarılan, yağmalarcasına partinin rozetlerine, anahtarlıklarına, şapkalarına sarılanlar, tarım battı, esnaf battı, işçi battı, emekli çöktü, ülke bölünüyor aman mani olun diyenlerin kararları sandıktan Alaaddin’in sihirli lambasından cin gibi çıktı…"
Aynı toplumda doğru çizgiyi savunan birden fazla parti olmaz.
Aksi halde, güçler bölünür.
İyi niyetle öne çıkan HEPAR, bu anlamda bölücü bir rol oynamıştır.
İşçi Partisi'ne yönelen kadrolar, "Bu parti İP ile aynı şeyleri söylüyor, başında da asker var, başarılı olur" diyerek HEPAR'a yönelmişlerdi.
Sizlere Milli Hükümet Programı'nın ana maddelerini özet olarak sunuyorum.
Tekrar inceleyiniz, daha mükemmel bir program yapılamayacağını göreceksiniz.
Bundan dolayı, İP dışında kurulacak olan yurtsever partiler, bu programdan daha iyisini yapamayacakları ve bu programı da aynen alamayacakları için, HEPAR örneğinde görüldüğü gibi, daha eksik bir program yazmak zorunda kalacaklardır.
Tüm yurtseverlerin İşçi Partisi'nde birleşme zorunluluğunun bilimsel açıklaması budur.
İşçi Partisi'nin hazırladığı
Milli Hükümet Programı:
(Özet)
++++++++++++++++++++++++
Türkiye'yi ABD ve AB kıskacından kurtaracak Parti Programı:
1-Avrupa Gümrük Birliği'nden çekileceğiz
2-AB aday üyelik sürecine son vereceğiz
3-AB Aday Üyelik Protokolü, Katılım Ortaklığı Belgesi, Müzakere Çerçeve Belgesi gibi "Yeni Sevr" anlaşmalarını feshedeceğiz.
4-Topraklarımız üzerinde yabancı üs ve asker bulunmasına izin veren tüm ikili anlaşmalar kaldırılacaktır.
5-Türkiye NATO'dan çekilecek ve emperyalist askeri ittifaklara katılmayacaktır
6-KKTC'nin Türkiye ile bütünleşmesi adım adım geçekleştirilecektir. Bir "Kıbrıs Milleti" olmadığı gibi, "Birleşik Kıbrıs" diye bir devletin kurulmasını gerektirecek hiçbir maddi-manevi temel yoktur.
7-Ermenistan'ın işgal ettiği Azerbaycan topraklarından çekilmesi için bütün olanaklar değerlendirilecektir.
8-Şanghay İşbirliği Örgütü ile her alanda işbirliği geliştirilecek, bu sayede Türk Cumhuriyetleri ile yakınlaşma sağlanacaktır.
9-Irak'taki işgalci güçlerin çekilmesi ve Irak'ın toprak bütünlüğünün korunması için çaba harcanacak
10-Suriye,İran,Azerbaycan ile bölgesel ittifak yapılacaktır.
11-Atatürk tarafından 1930larda ortaya konan ve 1937 Anayasası'na kaydedilen Milliyetçilik, Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik ve Devrimcilik ilkeleri (Altı Ok), programımızın temelidir.
12-Haçlı misyoner faaliyetleri yasaklanacaktır
13-Lozan Anlaşması hükümleri çiğnenerek Fener Patrikhanesi'nin "Evrensel" ilan edilmesine izin verilmeyecektir.
14-Genel askerlik ilkesi korunacak, "profesyonel ordu" girişimlerine engel olunacaktır.
15-Milli savunma sanayimiz, bağımsız savunma ihtiyacımızı karşılayacak ve ordumuzu dışa bağımlılıktan kurtaracak şekilde geliştirilecektir.
16-Kamu kesimi öncülüğünde, özel girişimin dinamik katılımıyla, halkçı, planlı, karma ekonomi modeli uygulanacaktır.
17-Kamu öncülüğü ve özel kesim arasındaki uyumun temeli, milletin ihtiyaçlarıdır.
18-Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) yeniden örgütlenecek, uzun süreli ve yıllık kalkınma planları uygulanacaktır.
19-İç Borçlar : Devlet Tahvili ya da Hazine Bonolarından vadesi 10 yıl içinde dolacak olanların ana para ve faiz ödemeleri yeni bir ödeme planıyla 10 yıl takside bağlanacak ve devlet bu sayede borç ve faiz batağından kurtulacaktır. (Küçük tasarruf sahiplerine olan borçlar kapsam dışında tutulacak ve düzenli olarak ödenecektir)
20-Dış Borçlar : Ana para ve faizler için müzakereler yoluyla yeni bir ödeme planı yapılacaktır.
21-IMF'ye olan borç, Merkez Bankası döviz rezervinden derhal ödenerek fon ile bağlantı kesilecektir..
22-Yurt içinde yabancı para kullanımına son vermek amacıyla 1567 sayılı "Türk Parasının Kıymetini koruma Kanunu" ihya edilecek, döviz büfeleri kapatılacak, yurda sermaye giriş-çıkışı ve kısa vadeli para hareketleri denetim altına alınacaktır.
23-Döviz üzerinden işlem ve sözleşme yapmak yasaklanacaktır. (Yetkili merciler haricinde)
24-Döviz mevduat hesapları Türk Lirasına çevrilecek, vatandaşlar ellerindeki dövizi cari kurdan TL'ye çevireceklerdir.
25-İstanbul Menkul Kıymetler Borsası denetim altına alınacak, küçük birikim sahiplerinin kandırılmasına ve kumar benzeri haksız kazançlar sağlanmasına olanak veren, ve en önemlisi, emperyalist para operasyonları ile dışa kaynak aktarılmasına neden olan bugünkü işleyiş tarzına son verilecektir.
26-Servet beyanında beyanı yükümlülüğü getirilecek, "Nereden Buldun" kanunu çıkarılacak ; uyuşturucu ve silah kaçakçılığından elde edilen bütün servetlere ve kirli paraya el konacaktır.
27-Devlet eliyle özel şirketleri ve mafyayı zenginleştiren "teşvik" siyasetlerine son verilecek; kamu kaynakları öncelikle kamu yatırımlarında, kamu hizmetinde, tarım ve sanayinin gelişmesinde kullanılacaktır.
28-Özelleştirme kapsamında bulunan ve yürütülen bütün işlemler derhal durdurulacaktır.
29-Evvelce özelleştirme kapsamına alınan ve özelleştirilen bütün İktisadi Devlet Teşekkülleri, Kamu İktisadi Kuruluşları, Bankalar ve bunların iştirakleri yeniden kamulaştırılacaktır.
30-Özelleştirme ile ilgili geçmişte yapılan işler soruşturulacak ve suçlular cezalandırılacak.
31-Enerji üretim, iletim ve dağıtımı kamulaştırılacaktır. Enerji iletim şebekesi ıslah edilerek kayıplar en aza indirilecek.
32-Belediyelerin şirketleşmesine son verilecek, kamu hizmeti kamu eliyle yapılacak.
33-Başta tarım ürünleri olmak üzere Türkiye'de yeterince üretilebilecek mallar, lüks tüketim malları ve ikame edilebilecek mallar ithal edilmeyecektir.
34-Yabancı hiper ve süpermarketler millileştirilecektir.
35-Çiftçiye, besiciye ve balıkçıya düşük faizli kredi, ucuz yakıt, gübre, tarım ilacı, tarım aleti, tohum ve damızlık sağlanacak
36-Toprak ağalığı, aşiret reisliği, seyhlik, tefecilik gibi ortaçağ kalıntılarını kökünden temizlemek üzere toprak reformu yapılacak.
37-Herhangi bir hüküm veya belge ile veya örf ve adetlerle aşiretlerin şahsiyetine veya onlara dayanılarak reis, bey, ağa ve şeyhlere verilmiş kayıtlı-kayıtsız bütün taşınmazlar, hazine toprakları ve mayından temizlenen araziler, çıkarılacak bir yasa ile, topraksız ve az topraklı köylülere bedelsiz olarak dağıtılacak ve tapuya bağlanacaktır.
38-Toprakların ıslahı, erozyonun önlenmesi, tarım alanlarının açılması, dağlara zeytin ve meyve ağaçları dikilmesi, teraslama, sulama kanalları yapılması, hayvancılığın ıslahı, balıkçılığın modernleştirilmesi, ormanların korunması amacıyla, özellikle üretim kooperatiflerine, gerekli makine, araç,gübre, yem, tohumluk ve kredi sağlanacak.
39-Yabancıya toprak satışını serbest bırakan kanun iptal edilecek
40-Yabancı otomotiv sanayisini destekleyen karayolu yerine demiryolu ve denizyoluna öncelik verilecek
41-Turizm bahanesiyle tarım ve orman alanlarının betonlaşmasına izin verilmeyecek
42-Sağlık hizmetleri 2 yıl içinde parasız hale getirilecek, SSK'lar çökmekten kurtarılacak, hastalıkları önleyici sağlık hizmetlerine öncelik verilecek, hastayı müşteri olarak gören bugünkü sisteme son verilecek.
43-Milli ilaç sanayisini çökerten ve dünya ilaç tekellerinin vurgununa hizmet eden İlaç Patent Anlaşması iptal edilecek, ve, Dünya Sağlık Örgütü'nün 100 temel ilacı ve aşı Türkiye'de üretilecektir.
44-Köyler ve küçük yerleşim birimleri çekici hale getirilerek büyük kentlere yığılma önlenecek.
45-Verimli tarım topraklarında sanayi tesisleri kurulmasına ve betonlaşmaya izin verilmeyecek, kentler ve sanayi merkezleri tarıma elverişsiz yerlerde kurulacaktır.
46-İstanbul Boğazı ön görünüm bölgesindeki betonlaşma derhal yıkılarak, halkın gezme, dinlenme, sağlıklı yaşama ve kültürel ihtiyaçlarının hizmetine sunulacaktır.
47-"Şehit ve Gaziler Kanunu" çıkartılarak mezar ve anıtlar bakımlı hale getirilecek, şehit ve gazi ailelerinin kendilerine yakışan koşullarda geçim ve eğitimleri güvence altına alınacak, dernekleri desteklenecektir.
48-Anaokulundan üniversite sonuna kadar parasız eğitim ve spor hizmetleri sağlanacaktır.
49-Anaokulundan üniversite sonuna kadar eğitim ve öğretim dili Türkçe olacaktır. Yabancı dille eğitim kaldırılacaktır.
50-"Uygarlık dili Türkçe'yi geliştirme Yasası" çıkarılacak, yabancı dillerin Türkçeyi bozan etkileri önlenecek, bütün şirketlerin, basın kuruluşlarının, derneklerin ve diğer kurumların yabancı dillerden isim, unvan, marka kullanmaları yasaklanacaktır.
51-Türkçenin ve Türk kültürünün öğretilmesi için, başta işçilerimizin yaşadığı yerler olmak üzere, diğer ülkelerde "Yunus Emre Enstitüleri" kurulacaktır.
52-Altı Ok ilkelerine uygun tek bir eğitim sistemi uygulanır.
53-Dinler hakkındaki bilgi felsefe, tarih ve sosyoloji derslerinde verilir. Hz. Muhammed'in önderlik ettiği Medeniyet Devrimi'nden sonra kurulan Türk ve İslam uygarlıklarının devlet kuruculuğuna, bilime, bayındırlığa ve uygarlığa katkıların öğretilmesine önem verilir. Halkımız, evrim kuramını Darwin'den çok önce Caiz'in , İbn Miskeveyh'in ve Erzurumlu İbrahim Hakkı Hz.'nin geliştirdiğini, toplumların gelişim kanunlarını Marx'tan yüzyıllar önce İbn Haldun'un keşfettiğini, dünyanın yuvarlak olduğunu ve çevresinin hesabını yapmayı Batı'lılardan yüzyıllar önce Biruni'nin bulduğunu, cebir, kimya, logaritma vs.. gibi bilimlerin Türk İslam bilginlerinin buluşu olduğunu bilmemekte ve Batı hayranı olarak yetiştirilmektedir. Bunun önüne geçilecektir.
54-Cumhuriyet Devrimi kanunları'na göre yasadışı olan tarikat ve vakıf okulları ile mülkleri, bütün özel okullar, özel üniversiteler ve özel eğitim kurumları derhal kamulaştırılarak Eğitimin Birliği (Tevhid-i Tedrisat) sağlanacaktır.
55-Ortaöğretimin amacınınüniversiteye giriş sınavlarını kazanma becerilerinin verilmesine indirgeyen eğitim karşıtı uygulama terk edilecektir.
56-Kürt meselesinde emperyalist müdahaleye son verilecektir. AB macerasından vazgeçtiğimiz için, AB memurları Diyarbakır'lara kışkırtma yapmak için gidemeyecekler, ABD konsolosları Güneydoğu belediyelerinde cirit atamayacaklardır.
57-Kürt meselesine yabancıların karışmasına dayanak sağlayan İkiz sözleşmeler iptal edilecektir.
58-Güneydoğ'da kamu yatırımları ile herkese iş ve aş sağlanarak bölücü teröre karşı mücadelede önemli bir mevzi kazanılacaktır.
36. ve 37. maddelerin uygulanması ile, buradaki vatandaşlarımız ağa, şeyh vs..ye bağlı kul olmaktan kurtarılarak Türkiye Cumhuriyeti'ne bağlı özgür Türk vatandaşları haline getirileceklerdir.
+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder