CB Erdoğan durup dururken bir "Yeni Anayasa" tartışması başlattı.
Özetle şunları söyledi:
"Sorunların kaynağı 1960'dan beri darbeciler tarafından yapılan
Anayasalardır. Ne kadar değiştirsek de, ruhuna sinmiş olan darbe
ve vesayet izini silmek mümkün olmuyor."
"Daha önce yeni bir Anayasa girişiminde bulunmuştuk. (Meclis'teki)
tüm partilerden eşit temsilcilerle başlatılan çalışmalar CHP'nin süreci
tıkaması nedeniyle neticeye ulaşamadı. Bu yüzden üzüntülüyüz."
"Anayasa çalışması gizli saklı mahfillerde terör örgütü ile irtibatlı
kesimlerin gölgesinde yürütülemez. Milletin temsilcilerinin tamamının
katılımıyla şeffaf bir şekilde yapılması ve milletin takdirine sunulması
gerekmektedir."
"Cumhur İttifakı'ndaki ortağımızla (MHP ile) bu konuda görüş birliğine
varmamız halinde harekete geçebiliriz."
Konuşmayı aşağıdaki bağlantının ilk 5 dakikasında izleyebilirsiniz:
+++
Tayyip Erdoğan son Anayasa değişikliğinin halk oylamasına sunulması
öncesinde "Bu değişiklikler kabul edilirse sorunlar çözülmüş olacak"
demişti. Şimdi sorunlar devam ettiğine göre, demek ki, sorunların nedeni
Anayasa değil, yeni getirilen Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemidir.
Ayrıca, 1982 Anayasası o kadar çok değiştirildi ki, (43 kere) artık iskeleti
bile kalmadı. Cumhurbaşkanlığı yönetim sisteminin kabul edildiği son
değişiklikle birlikte, tamamen yeni bir Anayasa haline geldi. O yüzden
darbe veya vesayet Anayasasından bahsetmek artık anlamsızdır.
+++
Diğer taraftan, bu Meclis Yeni Anayasa yapma yetkisine sahip değildir.
Bu Meclis, mevcut Anayasa çerçevesinde yasalar yapmak ve Anaya-
sa'da değişiklik yapmak üzere seçilmiştir. Bu Meclis ve bu hükumet
meşruiyetini mevcut Anayasa'dan almaktadır. Mevcut Anayasa ortadan
kaldırılırsa, bu meşruiyetler de ortadan kalkar.
Anayasa devlet kurulurken veya bir Kurucu Meclis tarafından yapılır.
Yeni bir Anayasa yapılmak isteniyorsa, bir erken veya normal seçim
öncesinde millete "Bu seçimle gelen Meclis bir Kurucu Meclis olacak
ve üçte iki çoğunluğu sağlayabilirse bir Yeni Anayasa yapacaktır, oyla-
rınızı ona göre verin" denilir. Yeni Anayasa ancak böyle yapılabilir.
+++
Sözünü ettiği Yeni Anayasa Taslağı'nı 2 Ağustos 2007 günü bizzat
Tayyip Erdoğan sunmuştu. Bu taslak, hepsi de Prof: Dr., ve hepsi de
liberal ve batıcı olan Ergun Özbudun, Zühtü Arslan, Yavuz Atar, Fazıl
Hüsnü Erdem, Levent Köker ve Serap Yazıcı tarafından hazırlanmıştı.
Neticeye ulaşmadığı için Tayyip Erdoğan'ın üzüldüğü bu Anayasa Tas-
lağı'nı Dr. Doğu Perinçek o günlerde şöyle eleştirmişti:
1- Milli Egemenlik üst devletlere devrediliyor (Avrupa Birliği)
2- Milletin egemenliği Ortaçağ kurumları ile paylaşılıyor (tarikatlar)
3- Devletin ülke ve milletiyle bütünlüğünün altı oyuluyor (özerklik)
4- Vatandaşlık tanımından Türk sözcüğü çıkarılıyor
5- Türkçeden başka dillerle eğitim öngörülüyor
6- Laiklik ortadan kaldırılıyor
7- Eğitimin birliğine son veriliyor
8- Diyanet İşleri Başkanlığı'nın siyasi ve ideolojik örgütlenmeler
dışında kalma ilkesi ortadan kaldırılıyor
9- Atatürk Devrimi ve İlkeleri Anayasa'dan tasfiye ediliyor
10- Yargı ve hakimler tarafsızlaştırılıyor (Yargı devlet adına ve
kamu yararına yapılır, tarafsız yargı olmaz)
11- TSK'nın Anayasal konumu zayıflatılıyor
12- Kamu mülkiyeti, ekonomisi ve hizmeti tasfiye ediliyor
13- Bölücülüğe ve Cumhuriyet yıkıcılığına özgürlük getiriliyor.
Bu Bölücü - Gerici Anayasa Taslağı'na karşı Vatan (o zaman İşçi)
Partisi tarafından hazırlanan 2012 tarihli Milli Anayasa Taslağı
TBMM Başkanı Cemil Çiçek'e teslim edilmişti.
Geniş bilgi için bakınız.
Türkiye'nin Anayasa Birikimi, Dr. Doğu Perinçek, Kaynak Yayınları
+++
MHP, bu maddelere karşı olduğu halde Meclis'te oluşturulan Yeni
Anayasa Masası'na AKP, CHP ve HDP ile birlikte katılmıştı.
Vatan (İşçi) Partisi MHP'yi şöyle uyarmıştı: Masayı terk edin. Siz
bu maddelere karşı olsanız bile, oy çokluğu ile maddeler kabul
edilecek ve "Tüm partilerin katılımıyla kabul edildi" denilecek.
Yani MHP, masaya katılmakla, Bölücü Anayasa'ya meşruiyet
sağlamış olacak. Ne yazık ki, bu uyarımız dinlenmedi.
+++
Vatan (İşçi) Partisi bu Bölücü - Gerici Anayasa Taslağı'nı eleştirmekle
kalmamış, Milli Anayasa Forumu'nu başlatmış, Milli Merkez'i kurma
çalışmalarında başı çekmişti. Bu hareket, ülkenin dört bir yanında,
illerde, ilçelerde, hatta bazı köylerde Milli Anayasa toplantıları yaparak
Meclis'te çalışmaları yapılan bu Anayasa Taslağı'nın bölücü - gerici
yüzünü halkımıza anlatmıştı.
Milli Merkez'in bu aydınlatıcı çalışmaları sonucunda tüm partiler içinde
karşı çıkışlar başlamış ve bu girişim felce uğratılmıştı.
Yani, Meclis'teki AKP - CHP - HDP - MHP temsilcileri tarafından oluş-
turulan bu Bölücü - Gerici Anayasa Masası'nı CHP değil, Vatan Partisi
devirmişti. Sayın Tayyip Erdoğan'ı hafızası yanıltmaktadır.
Bu konuda ayrıntılı bilgi için bakınız:
Milli Anayasa Kurultayı Ankara 28 Nisan 2012
Milli Merkez iradesi ortaya çıktı 30 Ocak 2013
Milli Merkez kuruluş toplantısı 23 Nisan 2013
Milli Merkez kuruldu 23 Nisan 2013
Bu çalışmalar sonucunda Bölücü - Gerici Anayasa planı püskürtüldü.
+++
Tayyip Erdoğan, aynı Anayasa Taslağı'nı 2 yıl sonra, 2016'da yeniden
gündeme getirdi. Bu defa Milli Anayasa Hareketi kuruldu, yine yurdun
her yerinde toplantılar yapıldı, girişim ikinci kez bozguna uğratıldı.
Bakınız:
"Bölücü Anayasa Yaptırmayacağız" Ankara Kurultayı 30 Mart 2016
"Bölücü Anayasa'ya Hayır" toplantıları 2 Nisan 2016
+++
Tayyip Erdoğan'ın 2007-2013-2016 Anayasa Taslağı'nı gündeme getir-
mesi son derece ilginç, hatta hayret verici bir olaydır.
Çünkü, 2014'ten sonra PKK'nın üzerine silahla yürünmesi, PKK'nın
güneydoğuda hendeklere gömülmesi, 15 Temmuz'dan sonra ABD
Gladyosu olan FETÖ'nün ordu, polis, yargı ve devlet içinden tasfiye
edilmesi, Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı Harekatları ile
Suriye'de ABD Koridoru görevi gören PKK - PYD bölgelerinin temiz-
lenmesi, Kıbrıs'ta federasyondan vaz geçilerek KKTC'nin bağımsız-
lığına vurgu yapılması, Libya ile anlaşma, S-400 alımı, Rusya ve İran
ile Astana Süreci, Batı'dan uzaklaşarak Avrasya'ya yanaşma süreci,
geçmişteki bu Bölücü Anayasa maddelerinin tam tersi bir yola girildi-
ğini göstermektedir.
Dolayısıyla, 2007 Bölücü - Gerici Anayasa girişiminin başarısızlığa
uğramasından dolayı üzüntü duyduğunu söyleyen Tayyip Erdoğan,
büyük bir çelişki içine düşmüştür. Çünkü eğer 2007 Anayasa metni
kabul edilirse, 2014'ten bu yana Erdoğan Hükumetlerinin yaptığı yu-
karıda adı geçen tüm uygulamalardan geri dönülmesi gerekir.
Perinçek, Erdoğan'ın konumunu şöyle yorumladı:
"(2007 Anayasa Teklifi'ndeki maddeleri) unutmuş olabilir. Kim onun
önüne böyle bir formülü koydu? Buna gönderme yapmak çok tehli-
keli. 2014'ten bugüne hükumetin yaptıklarını üstü çiziliyor demektir.
Biden tayfasının Yeni Anayasa gündeminin karşısına 2007 Anayasa
önerisi yaparsan, onların minderinde tuş olursun. Onların istediği
Anayasa hattına girersin."
+++
Tayyip Erdoğan'ın 2007'de açıkladığı Yeni Anayasa Taslağı, geçen
sene CHP - İYİ - HDP - SAADET temsilcilerinin Prof. Dr. Kaboğlu
başkanlığında oluşturdukları heyetin hazırladığı Yeni Anayasa Tas-
lağı ile bire bir örtüşmektedir.
Bakınız:
İYİ Parti'nin HDP yalanları HABERTÜRK'te bozguna uğradı
Dolayısıyla, eğer Erdoğan gerçekten bu öneri ile gelirse CHP hemen
yanaşacak, ancak Cumhur İttifakı çatlayacaktır. Çünkü MHP bu mad-
deleri kabul etmez.
Nitekim, Bahçeli hemen bir açıklama yaparak kırmızı çizgisini ortaya
koydu: Tek millet, tek devlet, tek vatan, tek bayrak, tek dil.
MHP böylece, Erdoğan'ın hayata geçirilmemesinden üzüntü duyduğu
2007 Bölücü Anayasa önerisini o gün olduğu gibi bugün de kabul
etmeyeceğini açıklamış oldu.
+++
Erdoğan'ın MHP ile danışma yapmadan açıklama yapması üzerine
Perinçek şu yorumu yaptı:
"Siyasi nezaket ve ortaklık ilkeleri açısından sakıncalı. Böyle bir açık-
lama ortağa sormadan yapılmaz. Açıklama yapıldığı an ortağa oldu-
bitti, emrivaki yapılmış oluyor. Dikkatsiz bir tavır."
Perinçek'in Yeni Anayasa hakkındaki konuşmasının video kaydı:
+++
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder