"Biz sanatçıyız, barikata halk
yüklensin, biz arkadan destek olalım" demediler.
Çünkü onlar gerçek sanatçılardı. En
ön safta barikata yaslandılar.
Barikat yıkıldı. Tarık Akan ve Mehmet
Aksoy ak saçları ile yıkılan barikatın üzerine devrildiler.
Günlerden 13 Aralık 2012. Yer:
Silivri Esir Kampı önü.
Tarık Akan, Mehmet Aksoy
Tarık Akan:
"Biraz biber gazı kokladık ama halkı orada gördüğüm zaman çok mutlu oldum.
Benim tanıdığım sanatçı hep önde olur."
Mehmet Aksoy:
"Bu, insan olma meselesi.
Özgürlük için vücudumuzu ortaya koyarız."
Bülent Kayabaş, Rutkay Aziz
Rutkay
Aziz:
"Mustafa Kemal'e ne kadar düşmanlık
yapılırsa o kadar büyüyor Mustafa Kemal."
Aydınlık, 16 Aralık 2012
Levent
Kırca:
"Evden çıkarken gözüm yangın
söndürücü tüpüne takıldı. Şunu da alayım dedim kendi kendime. Onlar bana gaz
sıkarsa ben de onlara püskürtürüm."
"Tarık Akan, Mehmet Aksoy, Rutkay
Aziz, Suzan Aksoy, başka sanatçı dostlar, coşturduk halkı.
Gördüm ki, o bentleri barikatları yıkan halk, gerekirse hapishane duvarlarını
da yıkar ve yurtseverleri alır gider."
"O gün Silivri'ye akın vardı. Belli
ki, güneşin zaptı da yakın...
Halkın, bıçak kemiğine dayanmış,
tepesi atmış bir kere. hakimler, savcılar ne yapacaklarını şaşırmışlar korkudan.
"Bize de anlayş gösterin" diye feryat ediyorlar."
"O sırada barikatlar jandarmanın,
polisin üzerine devrildi. Onlar da gaz sıkarak cevap verdi. Dikkat ediyorum,
gazı yiyenler hiçbir rahatsızlık belirtisi göstermiyor. Anlaşılan bağışıklık
sistemleri gelişmiş.
Bir anda kendimi karga tulumba TGB
Başkanı İlker kardeşimin yanında buldum. Nöbet kulübesinin sacdan çatısındayız.
Çatı piramit biçiminde, ıslandığı için de kayıyor. Söz sırası bende, ayaklarım
kaydıkça step yapıyorum, halk da tempo tutuyor. Can havliyle "Düşmeyelim" diye
bağırdım. Halk hep bir ağızdan "Biz düşmeyiz, onlar düşsün" dedi."
"Başkaldırmış avukatlar, "Söz
istiyoruz" diye. Hakimler söz vermiyor. Avukatlar bağırıyor, milletvekilleri
sıra kapaklarına vuruyor. Hak,mler attırmak istiyor avukatları ama ne mümkün.
Robokoplar içeri, girmişler, ellerinde biber gazı, sıkacaklar avukatlara.
Avukatların umurunda değil. Onlar benim gözümde birer kahraman."
Barikat böyle yıkıldı
Bastil'in zaptı gibiydi.
Yandaş gaz tenekeleri "Kudurdular,
jandarmaya yumruk attılar, sopa ile vurdular" yalanlarını manşetlerine
taşıdılar.
Oysa, yıkılan jandarmayı el verip
ayağa kaldıran bizlerdik. Barikat basınçla yıkıldı. Zor
kullanılmadı.
ZAMAN gaz tenekesi "Duruşmayı basmaya
kalktılar" diye feryat ediyor korkudan.
Barikat yıkılmıştı, duruşma salonuna
hep birlikte girmemizin önünde bir engel kalmamıştı.
Yüzbin kişiyi 60-70 jandarma mı
durduracaktı? Ki onların çoğu da yerlerde, yıkılan barikatların
altındaydı.
İsteseydik ne hakim kalırdı ne savcı.
Ama şimdilik girmedik.
Ama duruşma salonunda sloganlarımız
yankılanıyordu. Bekleme salonunda her zaman yalaka TV kanalını gösteren
ekranlar, o gün Ulusal Kanal'ı gösteriyordu. Duruşma salonundaki izleyiciler,
ara sıra dışarıda neler olup bittiğini canlı yayın yapan Ulusal Kanal'dan
izlemek için salona girip çıkıyorlardı.
Hakimlerin otoritesi sıfıra
indi.
Slogan attıkları için salondan
çıkarılan izleyiciler bir müddet sonra "Hükümet istifa" diye bağırarak salona
doğru ilerlediler. Onların basıncına görevliler karşı koyamadı. Bir barikat daha
yıkılmış oldu. Hakimin dışarı attığı izleyiciler slogan atarak salona geri
döndüler.
Söz istemekte ısrar eden avukatı
dışarı atmak için robokopları çağıran hakimler baltayı taşa vurdular. Tüm
avukatlar etten duvar örerek arkadaşlarını vermediler.
Öğle yemeği arasından sonra
avukatların salona girmesine izin verilmedi. Avukatlar görevlileri önlerine
katıp sürüyerek salona girdiler.
Hakimler robokopları çağırdı.
Avukatlar sıra kapaklarına vurmaya başladılar. Herkes bağırmaya başladı.
Robokoplar ellerindeki biber gazlarını sıkamadılar.
Bu, hakimlerin bittiği
andı.
Mahkeme önü 13 Aralık
Solda caminin önünde tarlaların
içinde Direniş Çadırı
Gişeler yönünde ve Kınalı yönünde
otoyol kenarına park eden otobüsler karşılıklı 5 kilometre kadar
uzuyordu.
Özel arabalar ise otoyolu dik kesen
yolda Silivri yönüne doğru uzayıp gidiyordu.
********
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder