Doğu Perinçek son terör saldırlarını değerlendirdi:
"NATO'ya evet, Mehmetçiğe ihanettir.
Ve: Şehitlere rahmet.
Ne oluyor? NATO'ya devamlı evet diyorlar ve şehitlere rahmet. Bu ikisi birbiri ile buluştu."
"ABD ve NATO'ya bir nota verilmelidir: Türkiye, bundan sonra Mehmetçiğin bir damla kanının dökülmesinden ABD'yi ve NATO'yu sorumlu göreceğini bu nota ile bildirmelidir."
"Dün Erdoğan'ın başkanlığındaki Güvenlik Toplantısı sonrasında yayınlanan bildiride bölücü terörü kaynağında yok etme hedefi açıklandı.
Bu ancak Suriye, Irak, İran ve Rusya ile işbirliği ile olur. Çünkü terörün kaynağı Suriye'nin kuzeyinde. O topraklardaki terörü temizlemek yalnız Mehmetçiğin gücü ile olmaz."
Video kaydı:
Genel Başkanımız Doğu Perinçek:
"NATO Mehmetçiğimizi şehit ediyor. Cumhurbaşkanımız NATO'yu genişletecek protokolü meclise gönderiyor.
Yapılması gereken ise NATO'ya nota vermek ve şunu söylemektir: Mehmetçiğin dökülen bir damla kanından sizi sorumlu görürüz."
+++
"Devletimiz bölücü teröre karşı zaaf içindedir."
Video Kaydı:
Genel Başkanımız Doğu Perinçek:
"Teröre karşı mücadelede Türkiye Cumhuriyeti Devleti zaaf içindedir.
Açılım süreçlerinde, Anayasa Mahkemesi'nin PKK'nın siyasi uzantısı HDP'yi, DEM'i kapatmamasında, hazineden bu partiye para aktarılmasında bu zaafı görüyoruz."
"Hükumet, ABD emperyalizminin ve İsrail’in “Kürdistan” kurma girişimine karşı zaaf içindedir. Teröre karşı mücadele, Mehmetçiğimize havale edilmiştir. Hükümet, Anayasa Mahkemesi, Meclis ve Hükümet, ABD ve İsrail tehdidine karşı dik duramadıkları için, teröre karşı mücadelenin gereklerini yapmıyor.
Zaaf, öncelikle tehdidin arkasındaki gücü belirlemekten sakınan strateji yoksunluğundadır. ABD ve güdümündeki NATO, terör örgütlerini Türkiye’nin üzerine sürüyor. Hükümet, İsveç’in NATO’ya alınması için Meclis'e protokol yolluyor.
Anayasa Mahkemesi çoğunluğu, PKK’nın yasal kolunu kapatmamakta ısrar ediyor, dahası terör örgütüne 2023 yılında 540 Milyon TL ve bu yıl 600 Milyon TL Hazine yardımı yapılmasını sağlıyor. Maliye Bakanlığı parayı ödüyor.
Hükümet, bölücü ve sahte İslamcı terör örgütlerine karşı Vatan Partisi’nin Suriye, Irak, İran ve Rusya ile silahlı işbirliği çözümüne yönelmiyor. ABD baskısına boyun eğerek Teröristan’ın kurulmasını önleyecek biricik uygulamadan kaçınıyor.
Cumhurbaşkanımız Sayın Tayyip Erdoğan, emperyalizme ve bölücü teröre karşı Devletin ve Milletin bütün olanaklarını seferber edecek bir Millî Hükümet kurmaktan kaçınıyor, dahası HÜDA PAR gibi bölücü ve Cumhuriyet karşıtı güçlerle ittifaklar kuruyor."
+++
Genel Başkanımız Doğu Perinçek:
"Güvenlik Toplantısı sonrasındaki bildiride, 'terörün arkasındaki güce bakmak lazım' deniyor. Hala göremediniz mi terörün arkasındaki gücün ABD olduğunu!"
"T.C. Devleti'nin teröre karşı zaaf içinde olması yeni bir şey değil. 1980'lerde Turgut Özal ile bir program dayatıldı: Bu Dünya Ekonomisi ile Bütünleşme Programı Türkiye'yi bölerek uygulanacaktı. Devlet, bölücülüğe karşı (PKK) ve İslam bayrağı altında İslam düşmanlığına karşı (FETÖ, DAEŞ=IŞİD) bir zaafın içine girdi.
Erdoğan'ın yönettiği hükumetler de hep bu zaafın içinde oldu. 2010'larda Kürt açılımları... Biz Ermeni Soykırımı yalanını bitirirken hükumet Ermeni açılımları yapıyor, bizim mücadelemizi baltalıyordu.
Ve ABD'nin dayattığı Kürdistan planı. Bu, devletin tüm kurumlarında görüldü. Yargıtay PKK'nın partisi hakkında kapatma davası açıyor, Anayasa Mahkemesi (AYM) ısrarla kapatmıyor.
Dahası, AYM geçen yıl bölücü terör örgütüne 540 milyon TL verdi. Mehmetçiğe kurşun sıksın, Türkiye'yi bölsün diye.
Yani bölücü terörün finansmanını Türkiye Decleti'nin kaynaklarından sağlıyorlar. Bu, devlet zaafı değil de nedir?"
+++
Video kaydı:
Genel Başkanımız Doğu Perinçek:
"Teröre karşı mücadelede devletimizin zaafını Suriye'de de gördük. ABD'nin Suriye'yi bölme girişimlerine destekte gördük.
DAEŞ benzeri ABD güdümlü, İslam Bayrağı altında İslam düşmanlığı yapan terör örgütleriyle mücadelede, FETÖ ile mücadelede de zaaflar var."
"ABD Suriye'yi bölme planına başlayınca... Bizim hükumetimiz (maalesef başında Erdoğan vardı)... Şimdi bütün kabahati Davutoğlu'nun üzerine yıkıyorlar, evet doğru, ABD'nin içimizdeki adamı idi. Ama onun başında Tayyip Erdoğan yok muydu? Suriye'nin bölünmesini desteklediler. Suriye'ye terör ihracında sorumluluklar üstlendiler.
'Emevi Camisi'nde namaz kılacağız' dediler. Obama ile mi, Netenyahu ile mi kılacaklardı? O zaman 'kılamayacaksınız' dedik, kılamadılar. Ama Türk Devleti'ni zaafa düşürdüler. Bu zaaf, teröre karşı kesin zaferin ayağına takılan bir prangadır.
Bakıyorsunuz Sayın Cumhurbaşkanı seçime bir koalisyonla giriyor, yanında HÜDA PAR var."
+++
Bir ülkede yapılan ve yapılmayan, iyi yapılan ve kötü yapılan her şeyin sorumlusu iktidardır, hükumettir.
Suçu AYM'ye atamaz. AYM "HDP'ye 540 milyon TL verilsin" diyebilir, Hükumet Maliye Bakanı'na emir verir, "HDP kapatma davası sona erene kadar parayı ödeme" diyebilir. Ama Hükumet HDP'ye yani PKK'ya bu parayı ödüyor.
PKK bu parayla mermi alıyor, Mehmetçiği şehit ediyor, Hükumet "Kanları yerde kalmayacak" açıklaması yapıyor, rahmet diliyor.
ABD Büyükelçiliği de açıklama yapıyor, başsağlığı diliyor, "Terörle mücadelede NATO müttefikimiz Türkiye'nin yanındayız" diyor.
PKK'ya on binlerce TIR dolusu silah veren, para veren, eğiten ABD'nin başsağlığı mesajına tepki veriyoruz.
Peki HDP'yi kapatmayan, üstelik geçen sene 540 milyon TL yardım yapan, bu yıl da 600 milyon TL yardım yapmaya hazırlanan Hükumete ne diyelim?
Düşmana para yardımı yapan, düşmanın temsilcilerini Meclis'ine sokan bir devlet bugüne kadar görülmüş müdür?
+++
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder