20 Nisan 2019 Cumartesi

Binali Bey'in iç edilen oyları ve İBB veritabanı

Cep telefonundan okuyorsanız telefonu yan tutunuz

Binali Bey  "Oylarım iç edildi" diye feryat etmişti. İstanbul seçimlerine
asılmanın ve itiraz silsilesinin açıklaması "Suç delillerini yok etmek için
zaman kazanmak" olarak yapılmıştı.


İmamoğlu'nun veri tabanı, alt yapı yedekleri ver log kayıtlarının kopyalanıp
kayıt altına alınması talimatının AKP'li Meclis üyeleri tarafından mahkemeye
başvurularak iptal ettirilmesi, bu açıklamanın doğruluğu hakkında bir karine
oluşturmuştur. Öyle ya,eğer İstanbul'da  25 yıllık AKP yönetiminde kanunsuz
işler yapılmamış olsa, veri tabanının kayıt altına alınması, varsa silinmiş dos-
yaların tekrar yüklenmesi niçin panik yaratsın?


AKP'nin seçimde hile yapıldığı iddiası temelsizdir. Bugüne kadar seçimi kaybe-
den taraflar hep hile iddiası yapmış, SEŞSİS'i, YSK'yı suçlamışlardı.

Bu iddiaların da bir dayanağı yoktur. Seçimlerde bir kere bile sandık görevi
yapmış olanlar, hatta müşahitler, hile yapılmasının olanaksız olduğunu bilir.



BİRİNCİ ADIM

Sandık başında YSK'nın atadığı bir başkan ve partilerin atadığı görevliler ve
müşahitler hazır bulunur.

Sandık başkanı zarfları yek tek açar, sandık görevlilerine gösterir. Oy hangi
partiye verilmişse partilerin görevlileri önlerindeki kağıtlara o parti için bir
çarpı işareti koyar. Oy geçersiz ise "geçersiz oy" bölümüne çarpı koyar.

Sandıktaki oyların sayımı bittiğinde hem sandık başkanı, hem de tüm partile-
rin görevlileri ve varsa müşahitleri ayrı ayrı her partiye verilen oyları hesaplar.

Sandık başkanı kendi hesapladığı sayıları tek tek okur
"A partisi X oy almış" der. A, B, C ve D partilerinin görevlileri "Evet, biz de o
kadar hesapladık" derse bu sayı tutanağa A partisinin oyu olarak yazılır.

A partisinin görevlisi "Hayır, ben partim için X değil, XX oy hesapladım" diye
itiraz ederse sayım baştan yapılır.

Aynı şey B partisinin aldığı Y oyu, C partisinin aldığı W oyu ve D partisinin
aldığı Z oyu ile geçersiz Q oyu için tekrarlanır.

Tüm partilerin görevlilerinin onayladığı sayılar tutanağa geçirilir.

Dolayısıyla, Binali bey'in "Oylarım iç edildi" iddiası dayanıksızdır.
Her sandık başında AKP'li görevli ve müşahitler bulunmaktadır.
Bunlar herhangi bir iç etme (yani AKP oyunun CHP'ye yazılması veya geçersiz
sayılması) teşebbüsüne anında itiraz ederler. Eğer böyle yapmadılar ise, o
AKP görevlileri ya CHP'nin,ya FETÖ'nün, ya PKK'nın ya da ABD'nin elemanı
veya satın aldığı kişi olmasıanlamına gelir ki, böyle bir durum tüm AKP İstanbul
İl Başkanlığı'nı töhmet altına alır. Öyle ya, AKP'li görevli ve müşahitlerin onayı
olmadan bir AKP oyu nasıl CHP adına yazılabilir veya geçersiz sayılabilir?

İKİNCİ ADIM

Tutanak hazırlanınca, o sandıkta görevli olan partilerin görevlileri
- Tutanağın fotokopisini alıp partilerinin İlçe Başkanlığı'na ulaştırırlar
- Tutanağın resmini çekip VATSAP ile İlçe Başkanlığı'na anında gönderirler.

Sandık başkanı da tutanağın aslını İlçe Seçimn Kurulu'na gönderir
Resmini de VATSAP ile ayrıca yollar.

Dolayısıyla, her sandıkta tutanak tutulduktan sonra bunların değiştirilmesi
hiç bir şekilde mümkün değildir

Tutanak tutulup her partinin görevlileri tarafından kopyaları alındıktan sonra
ne İlçe, ne İl ne de Yüksek Seçim Kurulu bunları değiştiremez. Neden?
Çünkü kopyalarını her parti almış da ondan.

ÜÇÜNCÜ ADIM

Tutanakların kopyalarını alan her partinin İlçe Başkanlıkları, o ilçede ne kadar
oy aldıklarını hesaplayıp İl başkanlıklarına bildirir.

İlçelerden sayıları alan her partinin İl Başkanlıkları, o ilde ne kadar oy aldık-
larını partilerinin Genel Merkezlerine bildirir.

Yani, her parti paralel YSK - paralel SEÇSİS olarak çalışır.

Eğer toplama çıkarma diye bir matematik kuralı varsa, yani her parti 2+2=4
olduğunu kabul ediyorsa, her parti hem kendi partisinin, hem de diğer parti-
lerin her ilçe ve ilde ne kadar oy aldığını toplama sonucunda bulur.

Diğer partiler de, YSK da aynı sonuçları bulur.
Çünkü A partisine göre, B partisine göre, YSK'ya göre 2+2=4 tür.

Demek ki, SEÇSİS'te oylar kaydırıldı falan gibi saçma bahaneler yalnızca
bu yukarıda listelediğimiz basit gerçeği anlayamayan seçmenlerin kafasını
karıştırmaya ve kaybettikleri gerçeğini perdelemeye yöneliktir.

GEÇERSİZ OYLARIN YENİDEN SAYIMI

AKP'nin itirazı sonunda geçersiz oylar yeniden sayıldı ve AKP oyları arttı.
Yani geçersiz oyların bir kısmı geçerli sayıldı. "Gördünüz mü nasıl hile yapıl-
mış" açıklamaları yapıldı. Peki, bu nasıl oldu?

Yeniden sayımda hakimler aslında geçersiz olan AKP oylarının geçerli olma-
sını istedi. Mühür gereken yere vurulmamışsa, oy geçersiz sayılır. Vatandaş
"Mührü ampule vur" talimatını AKP logosu olan ampulun üzerine vurmak
olarak anlamış ve doğal olarak oy geçersiz sayılmış. Veya mühür yeri olan
daireden başka yere basılmış.

Böyle olunca, bu şekilde geçersiz sayılmış olan CHP oyları da geçerli sayıl-
maya başlandı. Bu şekilde yeniden sayımda geçerli sayılan geçersiz AKP
oyları geçerli sayılan geçersiz CHP oylarından fazla olunca, fark azaldı.
Bunu "hile yapıldı" olarak göstermek kötü niyetten başka bir şey değil.

SONUÇ

Arkadaş, 17 yıldır yönetimdesiniz. YSK yönetimini siz atadınız. sandık başkan-
larını YSK'nin görevlendirdiği İl ve İlçe Seçim Kurulları atadı. AKP'nin sandık
görevlilerini ve müşahitleri AKP İl ve İlçe yöneticileri atadı.

Şimdi bunların tümü AKP aleyhine mi çalıştı? Bu nasıl olabilir?

Özel olarak AKP İl ve İlçe Başkanlıklarının atadığı sandık görevlileri ve müşa-
hitlerin tümü mü FETÖ'cü idi? Söz gelimi, bir sandıkta AKP görevlisi diğer
sandık görevlileri ve sandık başkanı ile işbirliği yaparak AKP oyunu CHP'ye
veya diğer bir partiye yazdı veya o AKP oyunu geçerli olduğu halde geçer-
siz saydı diyelim, peki bu durumda o sandıktaki AKP müşahitinin itiraz etmesi
gerekmez miydi? Hem AKP sandık görevlisi, hem de müşahitlerin hepsinin
birden FETÖ'cü olması mümkün müdür? Haydi, bir sandıkta böyle oldu diye-
lim, sandıkların tümünde veya çoğunda böyle olması mümkün müdür?

Ya diğer partilerin görevlileri ve sandık başkanı? Bütün insanların kötülükte
ittifak etmeleri insan karakterine uygun mudur? Bir tek vicdanlı kişi yok mu
idi bu sandık kurullarında?

Özel olarak İstanbul seçimini ele alırsak, olmaz ya, velev ki böyle olmuş olsun,
bu durumun tek açıklaması tüm AKP İl yönetiminin ve görevlendirdiği sandık
görevli ve müşahitlerinin FETÖ'cü olmasıdır.

Aynı şeyi Ankara için de söyleyebiliriz.
AKP kodamanlarının "Hile var" demeden önce olaya bir de bu yönden bakma-
ları gerekmektedir. Fazla yaygara, FETÖ'cü suçlaması olarak geri dönebilir.

++++

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder