Aydınlık'a gönderilen mektup, 51 Komutanın ıslak imzasını taşıyor.
Altını çizdiğim cümleler:
"Kendi ülkemizde aylardır esir olarak tutuluyoruz.
Balyoz ve diğer Harekat Planları, seminerdeki konuşmalarla ilişkilendirilmek suretiyle art niyetli guruplarca bilgisayar ortamında hazırlanmıştır.
Seminerde Balyoz, Sakal, Oraj gibi planların adı geçmemiştir.
Örneğin:
--Sözde cami bombalamak için 2003 yılında yapılan keşif raporlarında adı geçen bazı cadde ve sokak isimlerinin 2006 yılında verildiğini gösteren İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin resmi yazısından haberiniz var mı?
--Aksaz'da gizli toplantıda oldukları iddia edilen amirallerin o zaman diliminde yabancı bir limanda olması
--sözde "gözaltına alınacak personel" isim listesindeki üniversite öğrencisi olarak gösterilmiş olanlardan bir kısmının o tarihte ortaöğretim çağında bulunması,
--bazı kurumlarda 2003 yılında çalişiyor gibi gösterilen personelin o kurumlara 2006 yılından sonra girmiş olduklarının resmen tesbit edilmiş olması
--sözde darbe hazırlığı için görev yapan gemilerin o tarihte tersande bakımda olması
gibi daha nice sahtekarlıkları resmi duruşma kayıtlarında bulabilirsiniz.
2008 yılından sonraki bir tarihte 2003'e aitmiş gibi bir plan hazırlamak birçok yalanı bir araya getirmeyi gerektirdiğinden, sahtekarlar tarafından yapılan sözde planlarda 1500'ün üzerinde hata yapılmıştır.
Tüm dünyada: "Türk Ordusu basit bir komplo ile general, amiral ve subayları saf dışı edilebilecek bir ordudur" şeklinde algı yaratılmıştır.
İşte bu, tarihe ve çocuklarımıza bırakabileceğimiz en kötü mirastır ve Türk tarihine ihanettir.
Ülkemizin geleceğini de ipotek altına alabilecek bu durumdan bir an önce kurtulmamız gerekmektedir.
Düzmece olayların ve yalanların yanında saf tutmak, vicdanları kanatan, yanlış ve insanlığa yakışmayan bir davranıştır.
Türk milletinin, her zaman gerçeğin ve doğrunun yanında olan aydın duruşunuza ihtiyacı vardır."
Mektubun tamamı 29 Mart 2012 günlü Aydınlık'ta
Aydınlık, 29 Mart 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder