7 Nisan 2014 Pazartesi

F tipi ile de, AKP ile de biz savaşıyoruz

Doğu Perinçek'in Yeni Akit gazetesinde dünyayınlanan söyleşisindeki bazı ifadeler çarpıtıldı. Perinçek, ayrıntıları Aydınlık'a anlattı.


Biz ne Tayyip Erdoğan'la, ne de F tipiyle birlikte oluruz.

Gerçek kavga ikisi arasında değil, bu iki gerici odakla halk arasında yaşanıyor. Biz her zaman halkın yanındayız.

***********

Tayyip Erdoğan F Gladyosu üzerine yürüdüğü zaman, bu önemli bir şey halk için. "Hırsız var" diye Tayyip Erdoğan'ın üzerine yürüdüğün zaman, bu da olumlu.

Burada biz ne Tayyip Erdoğan'ın yanındayız, ne Fethullah Gülen'in yanındayız.
Bazıları Fethullah Gülen'in yanında. Bizim bağımsız halkın gücünü oluşturmamızdan rahatsızlar.

***********

Gülen ile Erdoğan dışında üçüncü güç İşçi Partisi'dir. Başka da bir parti yok. Diğer partilere bakın, ya Erdoğan'ın yanındalar, ya da Gülen'in.

Gülen ile Erdoğan'ın ortaklaşa düşman gördüğü bir örgütüz biz. Yani ABD'nin hedef aldığı örgütüz. Onun için bu kuvvetler bizi yıpratmak için böyle gerçeklere dayanmayan kampanyalar yürütür. Bunlardan korkumuz yok.

Üçüncü güç olmayanlar, Erdoğan-Gülen savaşında bir tarafa yaslananlar, Türkiye halkını yok sayıyorlar. Türkiye halkı ne Tayyip'in yanında, ne Fethullah'ın. İşte biz oradayız.

***********

F Gladyosu, devletin, hükümetin, siyasetin, yargının ve çeşitli devlet kurumlarının içine yerleşmiş. F Gladyo temizlenmeden, milletin egemenliği olmaz. Bunun için, 1970'den bu yana 44 yıldır bunun savaşını veriyoruz. Kontrgerilla ile mücadelede merkez hep bizim partimiz olmuştur.

Şimdi bunların üzerine kim yürür? Kılıçdaroğlu yürüsün, onunla sonuna kadar beraber olurum. Devlet Dahçeli yürüsün, onunla olurum. Türkiye'nin özgürlüğe kavuşmasının önünde engel olan bu gizli örgütlenmenin, yeraltı hükümetinin temizlenmesini istiyoruz.

***********

Tayyip Erdoğan'a karşı mücadelede merkez biziz. Bunu kim söylüyor? Ali Fuat Yılmazer ne dedi? "AKP'nin kapatılmasına engel olmak için İşçi Partisi'ne operasyon yaptık". AKP'nin karşısındaki engel İşçi Partisi'dir.

Erdoğan'ın "Üçe Kapat" yolsuzluklarını geçmiş dönem bir tek İşçi Partisi ortaya koydu. Oğlu ile arasındaki telefon görüşmelerini birçok gazete Aydınlı'tan sonra yayımladı. Onun için bizim burada en ufak bir kendimize güvensizliğimiz yok.

Aydınlık, 7 Nisan 2014

Fethullahçıların yaygarasından etkilenerek "Perinçek Tayyip ile birleşti" diye ortalığı toza dumana bulayanlar, 17 Aralık'tan sonraki Aydınlık manşetlerine, Ulusal Kanal haberlerine ve Perinçek'in günlük yazılarına bakmayı akıl etselerdi -eğer samimi iseler- bu tuzağa düşmeyeceklerdi.

Aslında ona da gerek yok. İşçi Partisi, son ana kadar, CHP ve MHP yönetimlerine: "Ortak adaylar çıkaralım, bizi kabul etmezseniz siz aranızda Atatürkçü adaylar çıkarın, biz destekleyelim" çağrısı yaptığı halde bu istek kabul görmemiş, CHP ve MHP ayrı ayrı adaylar çıkararak AKP karşıtı oyları böldükleri halde İşçi Partisi "oyları bölen" olarak vicdansızca suçlanmıştı.

İşçi Partisi, aynı öneriyi genel seçimlerde de yapmış, o öneri de kabul görmemişti.

Aynı vicdansızlık devam etmekte, AKP'yi geçen genel seçimlerde iktidardan, bu sefer de yerel yönetimlerden düşürecek formülü inatla kabul etmeyerek AKP iktidarının devamını sağlamış olanlar ve onların yaygaralarına kapılanlar, İşçi Partisi'ni "AKP yandaşı" olmakla suçlayacak kadar ileri gidebilmektedirler.

Birleşmeyenler, belediyeleri AKP’ye hediye edenler pir-ü pak, “Birleşin, ortak aday çıkarın, biz de destekleriz, AKP’yi yıkalım” feryatlarına kulak tıkanan İşçi Partisi “AKP yandaşı" ve "Oyları bölen” parti, öyle mi?

İşte Perinçek'in o feryatlarından biri:

İktidar stratejisi - 4 22 Ekim 2013

Feryat etmekle kalmadık. İP Genel Sekreteri Hasan Basri Özbey eşliğindeki heyet CHP Genel Merkezi'ne giderek "Birleşin" önerisini götürdü. "Biz size döneriz" dediler, sessizliğe gömüldüler.

Şimdi; İP bölücü...

Yazıklar olsun

***********
İlgilenenler için birkaç köşe yazısı daha:
***********
Bu kavga AKP-Cemaat kavgası mı? 26 Şubat 2014
***********
Türkiye hırsızlar rejimine mahkum değil 27 Ocak 2014
***********
Türkiye cephesinin öncü partisiyiz. Milli Hükümeti kuracağız 26 Aralık 2013
5. Kimsenin elini tutmayınız yolsuzlukların üzerine gidilsin F örgütünün inlerine girilsin ABD'ye tavır alınsın
Tayyip Erdoğan, kendisine de uzandığı artık apaçık görülen bu uygulama karşısında, ABD'ye işaret eden açıklamalarda bulundu. Hatta ABD Büyükelçisine karşı bazı yaptırımlar uygulayabileceklerini dahi söyledi. Yakın çevresi, Fethullahçı Gladyo'nun millî orduya kumpas kurduğunu belirtti. F Örgütünün inine gireceklerini söylüyorlar. F Gladyosunun kadroları olduğu söylenen 400'ün üzerinde polis görevlerinden alındı. En son Tayip Erdoğan cenahından "İstiklâl Savaşı" beyanatları dahi veriliyor. Bu açıklamalara karşı, "Zaten sen de Amerikancısın", "Kumpası birlikte kurmadınız mı" gibi tavırlarla Millî Hükümet hedefine ilerlenemez. Kim olursa olsun, bırakın ABD emperyalizmine karşı söyleyeceği bir laf varsa söylesin, ağzına tıkmayın. Bırakın yapacağı bir iş varsa yapsın. Bırakın Fethullahçı Gladyo'nun inlerine girecekse girsin. Yolsuzluk operasyonunu yürüten Savcı Zekeriya Öz'ün elini tutuyor muyuz? Peki Tayyip Erdoğan'ın elini niçin tutalım? CHP ve MHP kuyrukçusu olursak, bu tür yanlışlar kaçınılmazdır.
6. Atlantik kamplarından bağımsız Arslanlı Yol'da yürüyoruz
Bugün Türkiye'deki saflaşma, Atlantik içindeki kamplaşamadan ibaret değildir. Tayyip Erdoğan bir tarafta, Gül+Gülen şirketi öbür tarafta, her ikisi de Atlantik işbirlikçileridir. Gladyo-Mafya-Tarikat rejiminin efendileri ikiye bölünmüşlerdir. CHP ve MHP, bu kamplaşmada saf tuttular. Ama tabanları Atlantik içindeki kamplaşmada taraf olamaz. Biz İşçi Partisi olarak Türkiye cephesinin ön siperindeyiz; Arslanlı Yoldayız.
***********
Ne Fethullah ne Tayyip, hedef Milli Hükümet 23 Aralık 2013
Yargıtay'ın da gündeminde
Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, İzmir, 28 Şubat vb. tertiplerin bu Fethullahçı Gladyo tarafından uygulandığını Mahkemelerde belirttik. Sırf bu nedenle şu ana kadar 40 yıla yakın hapis cezası aldık, hepsi Yargıtay'da.
Artık bizlerin, Ergenekon-Balyoz davası savaşçılarının "devletin içine yuvalanmış Gladyo" saptaması herkesin dilindedir. Tayyip Erdoğan'a yakın basın organlarını "Cemaat Kontrgerillası", "Paravan devlet" gibi yeni adlarla anıyorlar.
Fethullahçı Gladyo'nun 'inlerine' giriliyor!
Fethullahçı Gladyo bir Türkiye yarasıdır. Ve o gerçeğin polis, savcılar ve yargıçlar içinde örgütlü olduğunu Tayyip Erdoğan ve çevresi de söylemektedir. Biz "F savcıları" diye kibarca söylemiştik. Onlar bizim kadar nazik değiller, "İnlerine gireceğiz" diyorlar. O "inleri" biliyorlar. Çünkü birlikteydiler.
F örgütü ile dayanışma iktidar ortaklığına dönüşebilir mi?
Fethullahçı Gladyo'nun "inine" girilmesinden rahatsız olanlar var. Bunlar, daha düne kadar, Tayyip Erdoğan ile birlikte "Darbeciler temizlensin" sloganıyla Türk Ordusunun dize getirilmesine ve İşçi Partisi-Aydınlık-Ulusal Kanal yöneticilerinin hapse atılmasına destek olmuşlardır.
Daha önemlisi, CHP ve MHP'nin F örgütüne destekleri, şu anda bir hükümet tasarımı haline getirilmektedir. Türkiye halkı izin verecek olsa, Gül+Gülen+Kılıçdaroğlu hükümeti kuracaklar. Devlet Bahçeli, bu hayali hükümetin neresine konabilir, şu anda berrak değil. Bunun bir anlamı da yok. Çünkü öyle bir hükümet kurulamayacak. Millet ayaktadır!
Fethullahçı polis şeflerinin yakın korumaları
Atlantik gazeteleri şu anda Fethullahçı Gladyo'nun basın bürosu gibi çalışmaktadır. O kadar ki Cumhuriyet, kendisini Fethullahçı Gladyo'ya fedakârca siper ediyor. Fethullahçı Gladyo'nun Emniyet içindeki mensuplarının görevlerinden alınmasına, Ramazan Akyüreklerin "yakın koruması" tavrıyla ateş püskürüyor:
Cumhuriyet'in emniyeti ile Fethullah'ın emniyeti birleştiriliyor. Fethullah ile "Sol cephe" kurmak, Cumhuriyet gazetesinin projesidir.
CHP ve MHP yönetimlerine dost uyarısı ve çağrısı
CHP ve MHP yönetimleri şu an Gül+Gülen ortaklığının hizmetindedirler. Kılıçdaroğlu ve Devlet Bahçeli'yi Fethullahçı Gladyo'dan ayrılmaya ve milletin cephesinde yer almaya çağırıyoruz.
F örgütü ile birleşip yolsuzlukla mücadele edilemez.
Yolsuzlarla birleşip F örgütüne karşı mücadele edilemez.
Her durumda Türkiye cephesinde olacağız.
Türkiye bu rejimle devam etmeyecektir. Sıcak para diktasının sonuna geliyoruz. Bu koşullarda Washington yönetimi sahnededir. İran hedeftir! ABD ile birlikte cephe tutanlar, nereye giderler, göremiyorlar mı?
En başta AKP, CHP ve MHP olmak üzere bütün partileri, kendisini Türkiye'nin bir parçası olarak gören herkesi ABD yetkililerinden uzak durmaya çağırıyoruz.

***********

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder