2 Aralık 2012 Pazar

Düşman İzmir'e karargah kurdu


25 Kasım 2012

Tayyip Erdoğan: "Patriotların nereye konuşlandırılacağına biz karar vereceğiz"
AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik: "Tetik Türk Ordusu'nda olacak"

Ama bu sözler gerçeği yansıtmıyordu.
Yetki de, tetik de, toprak da NATO'nundu.
Ne AKP Hükümeti ne de Türk Ordusu söz sahibi değildi.

İşte gerçekler:
Gazeteci soruyor:
"Patriotlar nereye konuşlanacak, kaç tane gelecek, komuta kimde olacak?"
AKP Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz yanıtlıyor:
"Önümüzdeki hafta NATO Konseyi karar verecek"

FAZ (Frankfurter Algemayne Zaytung) yazıyor:
"Komuta Amerikalı Amiral Stavridis'te olacak"
27 Kasım 2012
Amerikalı General Stavridis, soyadından da anlaşılacağı gibi Yunan asıllı.
Hazret anılarını kitaplaştırmış. Kitabın adı: Destroyer Captain
Bu kitapta, Kurtuluş Savaşımızı "Rumlara karşı etnik temizlik", "Soykırım" olarak suçluyor.

İlgili bölümü kısaltarak veriyorum:
"1920'lerin başında büyükbabam Rumlara karşı yürütülen etnik temizlik harekatının (pogrom diye okuyunuz) bir parçası olarak Türkiye'den sürgün edildi. Bir botla Ellis Adası'na kaçtı. Ama kardeşi onun gibi şanslı değildi ve doğrudan Rum azınlığı hedefleyen şiddet sonucunda öldürüldü."

Stavridis'in burada kullandığı "pogrom" kelimesi, özel olarak Çarlık Rusyası'nda Yahudilere karşı yapılan soykırım için, genel olarak da dinsel ve etnik bir azınlığa karşı uygulanan planlı sistemli bir soykırım için kullanılıyor.

Yani Yunan ordusu sanki İzmir'e çıkmamış, Polatlı'ya kadar ilerlememiş, her yeri yakıp yıkmamış da, Türkler Rumlara soykırım yapmış.
Tıpkı "Ermeni soykırımı" gibi aslı astarı olmayan bir iftira.

İşte hava savunmamız bizi soykırımcı olarak suçlayan bu Generale teslim. İlk Müslüman yöneticilerimiz sayesinde.
Stavridis'in kitabı

Patriotlar yerleştirilince Türkiye'nin hava savunmasında yetki NATO'nun Almanya'daki merkezine geçmiş olacak.

Libya saldırısında donanmamız, Barbaros'un yendiği Haçlı Amirali Andrea Dorya'nın adını taşıyan geminin kumandasına girmişti.
Bu ayıp, bu utanç şimdi ikiye katlandı. İlk Müslüman Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti sayesinde 2 defa Haçlı komutası altına girdik.
Bu kadarla da bitmiyor. Suriye'ye bir saldırı yapılırsa, kara, deniz ve hava kuvvetlerimiz Genelkurmay devre dışı kalacak şekilde Stavridis'in komutası altına girecek.

Hem Türk yetkililer, hem de NATO yetkilileri, patriotların "NATO Hava Savunma Planı" çerçevesinde Türkiye'ye gönderileceğini açıkladılar.
Bunun anlamı: Yetki de, tetik de NATO'da. Yabancı askerlerin Türkiye'ye geliş nedeni de bunları kullanmak.

Suriye sınırında NATO eliyle yapılacak bir provokasyon, bizi savaşa sokabilir.
Ayrıca, patriotlar taşınabilir platformlar üzerinde olduğu için, başka ülkelere karşı da kullanılabilir.

Patriotların konuşlandırılacağı yerleri tespit etmek için NATO askeri - teknik heyeti inceleme yapacak, NATO Konseyi karar verecek, patriotları gönderen ülkenin parlamentosu bu kararı onaylayacak.
Dikkat: Bizim ülkemize yerleştirilecek füzelerin yerlerini bir Haçlı ülkesinin parlamentosu onaylayacak, Türkiye Büyük Millet Meclisi adam hesabına bile alınmıyor.

İşte ilk Müslüman yöneticilerimiz ve getirdikleri ileri demokrasi sayesinde düştüğümüz durum: Adam hesabına bile alınmamak.

28 Kasım 2012:
Rasmussen

"Peygamberimize hakaret eden karikatürleri savunan Rasmussen NATO Genel Sekreteri olamaz" diye yumruğunu masaya vurmuştu Tayyip Bey.
Daha sonra onay verdi ve "Rasmussen'in seçilmesi hayırlı olmuştur" dedi.

İşte bu Rasmussen bir açıklama yaparak Tayyip Bey'i yalancı çıkardı.
Tayyip Bey: "Patriotların tetiği bizde olacak, masrafları NATO karşılayacak. Patriot'a para vermeyi düşünmüyoruz." demişti.
Rasmussen:
"Tetik NATO'da olacak, masrafları ise Türkiye karşılayacak" deyiverdi.

Kürecik radarı olayında da böyle olmuştu. Tayyip Bey "Düğme (buton) bizde olacak" demişti. daha sonra "İsteğimiz oldu, düğme NATO'da" diye övünmüştü.

"Ne işi var NATO'nun Libya'da?" diye gürlemişti. Daha sonra "NATO Libya'ya Libya'nın Libyalılara ait olduğunu tescil etmek için gitti" gibi dünya mizah edebiyatına bir başyapıt olarak geçen açıklamasını yapmıştı.

29 Kasım 2012
NATO askeri heyetini İşçi Partisi karşıladı

İşçi Partisi Kürecik'te

Patriotların kurulacağı yeri tespit etmek için Malatya'ya giden 10 kişilik NATO askeri heyetini Kürecik Karahan Tepesi yamaçlarında İşçi Partisi karşıladı.

İşçi Partisi Malatya İl Başkanı Arif Doğan, "NATO ABD'nin saldırı örgütüdür" dedi. Jandarma engeli eylemi durduramadı.
Tayyip Bey "Kürecik sadece radardır, füze yoktur" demişti. Radarın Akdeniz'de dolaşan ABD gemileri ve İsrail uçakları tarafından atılacak füzelere yol gösterdiğini kimsenin bilmediğini farzediyordu.
Ama işte füzeler de gelmişti. Arif Doğan : "Hani sadece radardı, işte füzeler de geldi. İsrail'e kalkan olmamız istenmektedir. "Bu topraklar NATO'nundur" deme cüretini kimden alıyorsunuz" diye konuştu.
Tayyip Bey "Patriotların konuşlanacağı yerler NATO toprağıdır." demişti.

Amerika'nın Ankara Büyükelçisi Ricciardone de "Suriye'ye karşı NATO Türkiye'nin yanında yer alıyor. Türkiye ile İsrail arasında da devamlı ve verimli bir diyalog olmalı" deyiverdi.

Rusya DışişleriBakanlığı: "Patriot füzelerini Türkiye'ye yerleştirme fikri hoşumuza gitmiyor. Bu fikirde gizli tehdit görüyoruz"

İran'ın dini lideri Ayetullah Hamaney'in baş askeri danışmanı Tuğgeneral Yadullah Cavani: "Ankara şunu bilmelidir: Eğer patriotlar Suriye'ye yapılacak bir müdahale için hazırlık ise, Ankara eskisinden çok daha fazla bedel öder ve büyük zarar görür."

30 Kasım 2012

İşçi Partisi Genel Başkanvekili Av. Hasan Basri Özbey:

"Gladyo, yani SüperNATO iktidardadır. Türkiye Cumhuriyeti ortadan kaldırılmakta, NATO Cumhuriyeti kurulmaktadır.
Bölünme Anayasası, Eyaletler Yasası, Ergenekon ve Balyoz tertipleri, başkanlık sistemi, kamuda Kürtçenin ikinci resmi dil haline getirilmesi, anadilde savunma, füze kalkanı, patriotlar, İzmir'in NATO savaş üssü yapılması, Suriye'ye karşı yıkıcı faaliyet, terör kampları, tekke ve zaviyelerin açılması, ve diğerleri, hepsi Büyük Ortadoğu yani Büyük Kürdistan Projesi uygulamasıdır. Türkiye'yi bölme, Büyük Kürdistan kurma amacına yöneliktir."

"Ama zor oyunu bozacaktır.
Önlenemez çöküşe sürüklenen Amerika, kaybetmeye mahkumdur. Devrimci önderlikle ayağa kalkan Türk Milleti, ABD'yi, NATO'su ile, Eşbaşkanı ile birlikte denize dökecektir."

1 Aralık 2012
NATO Müttefik Kara Komutanlığı, törenle İzmir Şirinyer'de faaliyete geçti.

Komutanlığa atanan Amerikalı Korgeneral Hodges bir soruyu şöyle cevapladı: "Suriye ile savaş durumunda NATO'daki Kara Kuvvetleri komutanlıklarının kontrol, idari ve yönetim merkezi burası olacaktır".

Emekli General Cengiz Aycan, bu sözleri şöyle tercüme etti:
"Savaş çıkarsa Türk Genelkurmayı devre dışı kalacak. Birinci, İkinci ve Üçüncü Ordu Komutanlıkları doğrudan Korgeneral Hodges'in komutası altına girecek."

Genelkurmay Başkanımız Sayın Özel ve Kuvvet Komutanları sigaralarını yakıp viskilerini içerek savaşı televizyondan takip edecekler yani.

İşçi Partisi NATO'nun kapısına dayandı

İP NATO'nun kapısında

NATO töreni öncesi 300 küsur İşçi Partili Şirinyer'de NATO'nun kapısına dayandı.
Polis barikatını farklı bir güzergahtan aşan İP'liler kapıya 50 metre kadar yaklaştı.
"İzmir NATO'ya mezar olacak"
"Yanki go hom"

İP İzmir İl Başkanı Tugay Şen: "Amerika ve acz içindeki BOP Eşbaşkanı ister NATO ile, ister Gladyo ile gelsinler, kaybetmeye mahkumdurlar."
İşçi Partisi eylemi nedeniyle 9:30 da başlaması planlanan NATO töreni 11:00 e ertelendi.

Çevik Kuvvet yetkilileri İşçi Partili gençlere: "Üzerinizdeki gömlekleri çıkarın" dediler. İP İl Başkanı Tugay Şen polislere: "Gömleklerimizdeki "Yaşasın Atatürk Cumhuriyeti" yazısı ve Atatürk resmi sizi niye rahatsız ediyor" diye sordu. Bunun üzerine emniyet yetkilileri bu isteklerinden vazgeçtiler.

Tugay Şen:
"Tayyip Erdoğan "Bu topraklar NATO topraklarıdır" dedi. Böyle bir başbakan olur mu? Demek ki egemenlik hakkınızdan vazgeçmişsiniz. Bu topraklar Türk Milletinindir"

 ********
Niye sadece İşçi Partisi? İhale onlara mı kaldı? Yok mu ülkeyi savunacak başka parti?
********

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder