7 Kasım 2011 Pazartesi

Yalan rüzgarının sonu: Operasyon sona erdi, Barzani PKK'yı korudu

Ali Serdar Bolat   30 Ekim 2011
 
Amerikancı-yandaş-liboş- yobaz basın yalan ötesine geçmişti:
24 şehidin intikamı alınacaktı, Kuzey Irak'a harekat yapıyorduk, tanklarımız Haftanin Kampı'na girmişti, PKK bitirilecekti, Barzani yardımcı olacaktı.
 
İşte yalaka gaz tenekelerinin manşetleri:
 
ZAMAN: Kuzey Irak'a özel harekat
SABAH: 10 bin askerle Irak'tayız
Yeni Şafak: Harekat başladı, netice alınacak
STAR: Sonuç alana kadar
Milliyet: Kamplara kuşatma
Hürriyet: Büyük temizlik
HABER TURK: Mehmetçik Kuzey Irak'a girdi, PKK'yı ablukaya aldı, katiller çemberde
BUGÜN: 55 kilometrelik abluka
Türkiye: 22 taburla kara harekatı
 
Amerikancı holding medyası işi o kadar abarttı ki, Genelkurmay açıklama yapmak zorunda kaldı:
Harekat değil, operasyon yapılmaktaydı. Yani sınır ötesi küçük çapta kovalama.
Tanklarımız ise sınır dışına çıkmamıştı.
Sınır ötesi operasyon bir kaç noktada yapılmaktaydı.
Yani büyük temizlik, kamplara kuşatma, sonuç alana kadar harekat söz konusu değildi.
Hükümet orduya böyle bir emir vermemişti.
 
Gerçeği sadece Aydınlık yazdı:
"Sınır ötesi harekat için Barzani bekleniyor" (21 Ekim 2011)
 
Amerikancı yandaş basın Barzani reklamı yapıyordu, yalan ötesi devam ediyordu:
Neçirvan Barzani başsağlığı dilemek için Ankara'ya gelmişti, "Türkiye'nin yanındayız" demişti, ordumuz Barzani'nin verdiği bilgilerle PKK'yı kovalıyordu, harekata Barzani peşmergeleri de katılacaktı.
 
Halbuki Barzani, Allavi  ve AKP Hükümeti, Irak'taki Maliki Hükümeti'ni devirmek için plan yapmak üzere Ankara'da toplantı yapıyorlardı.
Barzani bunun için gelmişti, başsağlığı için değil.
 
Aynı gün, Barzani'nin sözcülerinden Cebbar Yaver, Peşmerge Bakanlığı'nın Türk Ordusu'nun Kuzey Irak'a girmesine izin vermeyeceğini, bu savaşta tarafsız olduklarını, peşmergenin tüm gücüyle sınırları savunacağını açıkladı. Yaver: "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak'a girdiği haberi doğru değildir. Sınırda bulunan peşmerge güçlerinden bu yolda bir duyum almadık" dedi. (Aydınlık, 21 Ekim 2011). Aynı şeyi bir hafta sonra Mesud Barzani de söyleyecekti.
 
Bir hafta sonra, Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Meclis Başkanı Kemal Kerküki, NTV'nin sorularını şöyle yanıtladı:
"Peşmerge geçmişte PKK'ye karşı savaştı ama bir sonuç alınamadı.
Irak Anayasası da böyle bir hareketi engelliyor, zaten yapılsa bile başarılı olamaz.
AKP'ye bir şans verilmeli.
Anayasanın Kürt sorununa çözüm getirecek şekilde yeniden yazılması taraftarıyız.
Çözüm, Türkiye'nin Öcalan ile konuşmasından geçiyor." (Aydınlık, 29 Ekim 2011)
 
Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani, Al-Arabiya internet sitesine şu açıklamayı yaptı:
"Irak'ın toprak bütünlüpğüne bağlıyız.
Ancak, Kürdistan halkının referandum yoluyla bağımsızlık istemesi halinde koşullar ne olursa olsun destek veririz.
Sonunda savaş bile olsa böyle bir kararın bedelini ödemeye hazırız.
Suriye Kürtleri ile de her yönden dayanışma içindeyiz." (Aydınlık, 29 Ekim 2011)
 
Ertesi gün, Barzani'nin bürokratları Moskova'da RIA Novosti Ajansı'na konuştular:
Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Hukuk Dairesi Başkanı Ali Piştovan:
"PKK'yı terör örgütü olarak görmüyoruz.
Gerçi PKK'nin bazı yanlış mücadele yöntemlerini kınıyoruz.
Ama genel olarak PKK de Kürt halkının çıkarlarını savunuyor.
Türkiye'nin bu taleplere cevap vermesi lazım.
Türkiye ve İran'ın sınırlarımızın ihlal etmesi, Irak yönetimi tarafından önlenmeli.
Bağdat yönetimi ile aramızda sorunlar var. Özellikle petrol ve doğalgaz gelirlerinin paylaşılması konusunda.
Aksi taktirde Irak'tan ayrılarak bağımsız bir devlet kurmak zorunda kalacağız."
 
Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Rusya Temsilcisi Hoşavi Babakr:
"PKK, Kürt halkının çıkarlarını savunan bir örgüttür.
Türk Hükümeti, cezaevlerindeki PKK partizanlarını serbest bırakarak PKK ile görüşmelere başlamalı"
(Aydınlık, 30 Ekim 2011)
 
Barzani'nin bize yardım etmesi bir yana, tam aksine, PKK'ye yardım ettiği böylece bir kere daha ortaya çıkmış, yalan rüzgarının Barzani bölümü sona ermişti.
 
Yalan rüzgarının "Kuzey Irak'a girdik, sonuç alana kadar dönmeyecekler" bölümü de 27 Ekim'de sona erdi: "Harekatın sona erdiği" açıklandı.
 
Aslında harekat falan da yoktu. Belki havadan ve karadan bombalama vardı.
Cebbar Yaver 21 Ekim'de "Türk Ordusu Irak'a girmedi" demişti.
Mesud Barzani, İran gezisinde Tahran'da yaptığı basın toplantısında 30 Ekim'de şunları söyledi:
"İran Cumhuriyeti’nin yardım ve katkılarıyla, Türkiye ile PKK sorununun çözümü için çalışıyoruz.
Irak topraklarına hiçbir Türk askeri giriş yapmadı. Bu konu sadece haber ajanslarında, kitle iletişim araçlarında yer aldı."
 
Sınır ötesi harekat sadece medya aracılığı ile yapılmıştı.
Gaz tenekelerinin "Komutanlar söz verdi, sonuç almadan dönmeyecekler" edebiyatı buhar olup uçmuştu.
 
Şimdi de "Bakın gördünüz mü, harekat yaptık ama ordu PKK'yi bitiremedi, demek silahla olmuyor, özerklik verirsek, Yeni Anayasa yaparsak terörü bitiririz" edebiyatı başlayacak.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder